Bölüm 17

9.1K 313 115
                                    

Öncelikle kitabımızın ve bölüm kapağımızı tasarlayan pandayladans okuyucuma çok çok teşekkür ediyor bu bölümü ona hediye ediyorum 🤍

Sen ki cehennem bataklığımdaki lotus,söylesene seni kirletip yok etmenin bir yolu var mı?
Yok olmazsan,öylece içimde kalıp büyümeye devam edersen ben yoluma nasıl devam edeyim?

"Egeeeeeeeeeeeee.

Egeeeeee koş egeeeeeeeeeee. Egeeeeeeeeeeee."

"Yağmur ne oluy-. Kızım Alin noldu Yağmur Alin'e ne oldu."

"Bi-bilmi-"

"Lan ne demek bilmiyorum neden bu halde kızım."

"Ege'cim yediği birşey dokunmuş olabilir mi?"

"Ne yedirdin kızıma? Konuş ne yedirdin?"

"Kahvaltıda her zaman yedikleri sonra meyve yedirdim. Bide muhallebi."

"Bana sakın muhallebiye Antep fıstığı koydum deme."


"Koydum."

"Allah belanı versin Uygar arabayı hazırla hemen."

Ege beni ittirerek kızımı kucağımdan alarak koşmaya başladı. Ne olmuştu hiçbirşey anlamıştım. Hızlıca yerden kalkarak bende peşlerinden gittim. Ben bahçeye çıkmadan onlar çoktan evden çıkış yapmışlardı. Gizem, Ege, Uygar. Hızlıca üst kata çıkarak arabamın anahtarını ve telefonumu alarak aşağı indim. Garajdan kendi arabamı alarak evden çıktım. Annesiydim yaa ben onun Ege ne kadar bilmese bile bakıcısıydım da nasıl beni bırakıp Gizem ile giderdi. Yola odaklanmışken çalan telefonuma bakarak açtım.

"Kuşummm napıyorsunuz?"

"Yoldayım Aslı hastaneye gidiyorum."

"Ne hastanesi ne oldu Yağmur iyi misin?"

"Alin Alin'e birşey oldu Ege ile Uygar hastaneye götürdü bende arkalarından gidiyorum."

"Tamam bende geliyorum hemen sakinleş tamam mı sakin ol sana da birşey olmasın kuşum."

"Tamam Aslı kapatmam lazım şimdi."

Telefonu kapatarak tekrardan yola odaklanmıştım. Allah'ım lütfen kızıma birşey olmasın. Daha tam anlamı ile kavuşamamıştım bile. Hastaneye gelmem ile direkt olarak acilden girerek etrafıma bakındım. Benden en fazla on dakika önce gelmiş olmalılardı neredelerdi.

"Yağmur?"

"Benim de siz "?

"Hatırlamadınız galiba gerçi gayet normal Yavuz ben Ege'nin arkadaşı."

"Kusura bakmayın tanıyamadım Ege'ye baktım ben Alin'i hastaneye getirmişlerdi."

"Evet yukarı odaya aldım. Alin'in ilacını ve havasını verdik birazdan kendisine gelir."

"Beni onlara götürür müsün lütfen."

"Tabii buyrun burdan."

"Yağmurrrrrrr."

"Aslı."

"Gördün mü Alin'i nesi varmış ne olmuş."

"Bilmiyor muydun Alin'in Antep fıstığına alerjisi var sanırım sizde muhallebi yedirmişsiniz."

MaFyaNıN KaRıSıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin