49.Bölüm *LEGO HOUSE*

Start from the beginning
                                    

"Edward denilen çocuk mu yine" başını olumlu anlamda sallayıp dudaklarını büktü."Onun yüzünden bana garip maymun diyorlar"

"Vay pislik" geçmişimi bilmediği için garipliğin bizde genetik bir şey olduğunu bilmiyordu."Garip lakabı bence havalı seni özel biri yapıyor"

"Ama kimse benimle konuşmuyor" gözleri kızarmıştı."Annen delilerle değil seninle uğraşsın diyorlar"

"Yarın o sözleri söyleyenleri bana göster ailelerine özel seanslar ayarlıyayım"

"Edward'ı sen döver misin anne babam yürüyemiyor artık"

"Baban sadece bir süreliğine ayağa kalkamıyacak abartma"

"Babam dedi ki-"

"Ne demiştik baban bazen çok konuşuyor onun değil annenin sözlerine inan"

"Pekala.Edwar'dı dövecek misin"

"Onun annesinin mesleği ne biliyormusun"

"Pastaneleri var hep annesiyle pasta yapıp hava atıyor...neden sende pastane açmıyorsun anne"

"Sana bir sır büyüğünüzde sen insanlarla nasıl konuşacağını bileceksin hatta tüm kızlar peşinde koşacak sayemde.Ama Edward erkeklerin peşinde koşacak pastacı annesi yüzünden"

"Edward erkek anne"

"Biliyorum"dedim göz kırpıp."Sana bir daha garip derse sende ona gey de tamam mı anlamını bilmiyorsa annem senin geleceğini gördü dersin"

"Gey ne demek ki"

"Kim dondurma yemek ister"

"Ben" diye bağırdı sevinçle.Beş yaşında ki bir çocuğa konuyu kapatmak için dondurma demeniz yetiyor.Konuşulan konuyu hemen unutuyorlar.

"Bandanayı boynuna dolama boğulacaksın...hayır diyorum sana" bandanayı kafasına yarım yamalak dolayıp yamuk dişleriyle gülümsedi.

"Küçük Caniff seni"

****
Dondurmacıda oturup dondurmalarımızı beklerken merakla bana baktı."Anne"dedi "Ben büyüdüğüm de senin gibi mi olucam"

"Bilmem sen ister misin bana benzemek"

"Senin gibi insanları gözlerimle sustutarabileceksem.Evet istiyorum"

Bu zamana kadar kimsenin bana süper kahramanım Katy demesini istemezdim.Hatta onları döverdim ama şimdi oğlumun süperkahramanı olmak gurur vericiydi.

"Akşam çizgi film izleyebilirim miyim"

"Cezalısın.Eğer uslu durursan cezanı üç haftaya indiririm" sert bir anne miydim.Eh fazlasıyla.

Dondurmalarımızı yerken bandanası sürekli kafasından düşüp gözüne geliyordu."Bandananı çıkar"

"Ben böyle iyiyim"

"Öldürücü bakış istemiyorsan çıkar onu" kafasından bandanasını çıkartıp elime uzattı.

Elimde ki bandanaya bakıp gülümsedim.

"Black...cidden bitleneceksin"

Bitli olmayan ama bitli bandana.

Düşüncelerimden oğlumun sesi sayesinde uzaklaştım."Anne" masada ki peçetelikle oynayıp utangaç bir tavırla "Babam nasıl biriydi"

"Bu soruyu sormamanı söylemiştim Alexander büyüdüğünde her şeyi anlatıcam sana"

Tam cevap vereceği sırada teleonumun kurtuluş sesi yankılandı.Zaman kaybetmeden telefonu açtım."Seni dinliyorum Cara"

THE DRUG /DallasWhere stories live. Discover now