AKŞAM YEMEĞİ

134 7 40
                                    

*Anurak'ın Ağzından*

- Nick, o gece bütün bu olanlar olurken duyduğun sesi hatırlıyor musun? Konuşması nasıldı?

Nick, bir süre elleri ile oynadı. Düşünüyor ama işin içinden çıkamıyor gibiydi. En sonunda bir şey demesi gerekiyordu.

- Bakın Bay Anurak, size defalarca dedim konuşmamızı hatırlıyorum ama nasıl bir sesi vardı bilmiyorum. Boyunu ve vücut yapısını görmeseydim eğer bir kız ile mi yoksa erkek ile mi konuştuğumu hatırlayamazdım. Üzgünüm. Amacınızı biliyorum peltek mi aksanı ne bunları öğrenmek istiyorsunuz ancak benim zihnim hâlâ çok bulanık.

Yerimden kalktım. İlerideki sehpaya ilerledim ve üzerinde duran bardağa biraz su doldurup Nick 'e uzattım. Ardından yerime geçip oturdum.

- Nick, sürekli bu ofiste aynı ortamda olmak bizi kısır bir döngüye sokuyor gibi. Ne dersin? Arada dışarıda ya da farklı ortamlarda bu konuşmaları yapabiliriz. Terapist- Hasta ilişkisinden daha çok arkadaş gibi.

- Aslında çok iyi olur. O günden sonra kapalı alanlara karşı tedirginliğim başladı. Biraz zor duruyorum.

- Anlıyorum bunu da aşacağız merak etme. Bu yolda seninle yürüyeceğim.

- Teşekkür ederim.

Terapi saat 13.00 da bitmişti. Nick, onu alması için Bay Sakda'yı bekliyordu. Bu durum beni epeyce germişti çünkü birkaç gündür rüyalarım hep Onunla ilgiliydi. Saçma bir şekilde zihnimde dolanıyordu. Bugün için başka bir seansım yoktu. Bu sebeple Nick ile beraber bir fincan çay eşliğinde Sakda'yı beklemeye başladım. Yaklaşık yarım saat geçti ve ofisin zili çaldı. Yerimden kalkıp kapıyı açtım. Sakda karşımda duruyordu. O an ne yapacağımı bilemedim. Onun geldiğini kapıyı açmadan önce biliyordum ama garip bir şekilde elim ayağıma dolanmıştı.

- Bay Anurak? Nasılsınız?

- A-a şey ben iyiyim. Siz nasılsınız?

Sakda yarım bir gülüş ile bana baktı. Sikiyim Anurak ne diye kekeliyorsun?

- İyiyim , Nick ile işiniz bittiyse Onu alabilir miyim?

( Anurak'ı alsana amk Nick'i napcan?)

Geriye çekilip Sakda'yı içeriye davet ettim.

- Tabi, buyurun.

Sakda içeriye girdi ve Nickin yanına geçti. Nick Onu görünce kocaman bir gülümseme ile baktı ve ayağa kalkıp Sakda'ya sarıldı.
Sevgililer galiba, diye düşündüm. Şuna bak hastamin sevgilisini arzuluyorum ne kadar iğrenç diye düşünmeden edemedim.
O ikisi ayrılıp bir süre konuştular ardından Sakda bana döndü.

- Anurak işin yoksa bu akşam yemeğinde bize katıl.

Hiç beklemediğim bir davetti. Ne diyeceğim bilemedim. Daha yeni tanışmıştık ama Nick için biraz daha konuşmak belki iyi olurdu. Gerçi bunun için Nick ile başbaşa olmak daha iyi olurdu. Aman ya itiraf ediyorum gerçekten sevgililer mi onu öğrenmek için gitmek istiyorum.

- Olur yani fark etmez.

- Çok iyi o zaman saat 20.30 da evimde görüşürüz.

Sakda ve Nick ofisten ayrıldılar. Çok geçmeden nick bana Sakda'nın evinin konumunu attı.


*SAKDA'NIN AĞZINDAN*

Anurak'ın ofisinden ayrılıp ilk iş Nick'i evine bıraktım. Annesi gelmişti. Akşam yemeğine kadar Onunla vakit geçirmek istiyordu. Nick'i bırakıp önce kendi ofisime ve atölyeme geçtim. 2 saatlik bir çalışmam vardı. Yeni bir model de bulmalıydım. Nick defile temposunu kaldiramazdı. Birkaç modele mail atarak yemek yapmak üzere eve geçtim.
Akşam yemeğinde bana eşlik edecek olan özel misafirlerim için en sevdiğim ve özel bulduğum yemeklerden birisini seçtim. Yemek benim için çok önemliydi. Kokusu, görüntüsü, mücadelesi...
Tarif defterimden birkaç sayfa karıştırdım ve istediğim yemeği buldum: Potage Borscht ( Rus sebze çorbası) ve Biftek...

*ANURAK'IN AĞZINDAN*

Saat 20.00 da hazır bir şekilde oturma odamda beklemeye başladım.  Gergindim. Yeni tanıdığım insanlardı. Bir yetişkin olarak bu duyguya kapılmış olmak beni sinir ediyordu. Ayağa kalkıp lavaboya geçtim ve elimi yüzümü yıkadım. Ardından telefonumdan konuma tekrar baktım ve evden ayrıldım. Yol üzerinde bulduğum bir yerden hediye olarak bir şişe şarap aldım. Yemeğe yakışır bir şişeydi. Çok geçmeden konuma vardım. Arabanın aynasından kendime baktım.

- Sakin ol Anurak sakiiiin....

Araçtan inerek şarabı aldım ve karşımda duran eve doğru yürüdüm. Kapıyı tıklatarak beklemeye başladım. Kısa bir süre sonra Sakda kapıyı açtı. Onu gördüğüm an nefesim kesilir gibi oldu. Çok yakışıklı görünüyordu.

- Hoş geldiniz.

Gülümseyerek beni içeriye davet etti. Salon olduğunu düşündüğüm bir odaya geçtim. Evi sanat ile dönsenmisti. Gerçi asıl sanat Sakda'nın ta kendisiydi.

- Bay Sakda, eviniz çok hoş gerçekten. Ne iş ile meşgulsünüz?

Sakda oturduğum koltuğun karşısında bulunan kanepeye yerleşti.

- tasarımcıyım... moda tasarımı

- Ah ne güzel sizin gibi biriyle arkadaş olduğuma sevindim bu aralar yeni bir takıma ihtiyacım var.

Şakaya vurup gülerek Sakda'ya baktım. O benim aksime masum olmayan bir sırıtma ile bana bakıyordu.

- Sana özel bir takım tasarlamayı çok isterim.

Kalbim... Sakda'nın mimikleri, konuşması beni iyice etkisi altına almaya başlamıştı. Ben kendime değilken O ayağa kalktı.

- Nick gelmeden bir lavaboya gideyim. Sen evinmis gibi takıl.

- Ah tamam

Sakda gidince ayağa kalktım. Duvarda bulunan birkaç tabloya baktım. Vazolar ve köşede duran bir piyano... Evin büyüsüne kapılmış adımlarımı fark etmeden atarken birden ayağım sendeledi ve kendimi Sakda'nın kollarında buldum. Başımı kaldırıp Ona baktığımda şaşkınlıkla bana bakıyordu.
Belimde duran kolu ve yüzünün yakın olması... umarım kalp atışlarımı duymuyordur...

- Ah özür dilerim

- Dikkatli ol bir şey sormak için dönmüş olmasam başını vurabilirdin.

- Teşekkür ederim

Yavaşça doğruldum. Kalkarken Sakda'nın t-shirtünde bir leke olduğunu fark ettim. Kahverengi bir renkti. Tam ne olduğunu soracağım anda O lafa girdi.

- Ah ne diyeceğimi unuttum neyse aklıma gelince söylerim.

Benim bir şey dememi beklemeden tekrar lavaboya doğru gitti. O leke neydi? Merakla Sakda'nın arkasından ilerledim. Nedense bunu gizli yapmak istemiştim. Banyo kapısı hafif aralıktı. İçeriye baktığım zaman sakda'nın üstü çıplaktı ve.... olmaz!

" .... çıplaktı ve belinde bir yara vardı. Sağ tarafta..."

Nick'in sözleri Sakda'nın belinde gördüğüm yara ile bütün olmuştu. Kafamdan kaynar sular döküldü. Bu mümkün olabilir miydi? Sakda...Sakda aranan o kişi olabilir miydi?
.
.
.
.

.

Hikaye çok içime sinmiyor aslında aklımda iyi şeyler var ama beğenmeler az teşvik olmuyor benim için. Yazım hatalarını umursamıyorum. Takılmayın. İyi okumalar💚

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 15, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

FK⁸⁸ (+18)Where stories live. Discover now