Tıpkı bir melek gibi masum ve güzel.

Yatağın üstünde ki yorganı açtım ve elindeki kalemi yavaşça aldıktan sonra kucağıma alıp yatağına yatırdım.

Üstüne yorganı iyice çektikten sonra uyanma ihtimalini göze alaraktan yanağına , alnına ve minik tatlı burnunun ucuna küçük öpücükler bıraktım.

Neyseki uyanmamıştı

Uyansaydı ne derdim ki

Odadan çıktıktan sonra telefonumun sesini duymamla hızla kendi odama girip açtım neyseki çok fazla çalmadan açabilmiştim yoksa güzelim uyanabilirdi.

Telefonu kapattıktan sonra aşağı inip mutfağa gittim arayan ablamdı.

Yeğenim ve eniştem ile birlikte buraya geleceklerdi.

Bugün olanlardan sonra aklımdan çıkmış.

Ablam evleneli 5 yıl oluyor ve evlendikten sonra eniştemin işinden dolayı Kanadaya taşınmışlardı.

Evlendikten 3 yıl sonra da hamile olduğunu haber vererek anne , babamı ve beni çok mutlu etmişti.

Yeğenimi görmek için can atıyorum.

Ve bu hafta içinde temelli olarak koreye geri dönmüşlerdi bende jisung'a daha önceden ablamdan bahsetmediğim için sürpriz yapacaktım taki yanlış anlayana kadar.

Dolaba kısa bir göz gezdirdikten sonra yapacağım yemeklere karar verdim ve malzemeleri çıkardım.

Bütün yemekler hazır olduktan sonra rahatça bir nefes verdim az da olsa yorulmuştum.

Saate baktığımda gelmelerine yarım saat kaldığını fark ettim ve odama gidip yemek kokusunun sindiği kıyafetlerimi değiştirdim.

Şimdi ise jisung'u uyandırmalıyım.

Mışıl mışıl uyumaya devam ediyordu.

Bugün olanlar ikimizi de epeyce üzmüştü ve şuan uykusunda oldukça huzurlu görünüyor.

İyi ama uyandırmaya nasıl kıyacağım ?

Uyandırmasam da olmaz ki ablamlar gelecek ayıp olur.

Hala uyandırmaya kıyamazken güzel yüzüne kapılıp gitmiştim.

Aniden zilin çalması ile panikle kenarına oturduğum yataktan kalktım.

Yarım saat ne de çabuk geçmişti.

Jisung'un odasının kapısını kapattıktan sonra aşağı inip kapıyı açmak için gittim.

Kapıyı açtığım zaman gülen yüzleri görmemle bende gülümsedim.

Minho: hoş geldiniz

Ji-eun: hoş bulduk tatlım

Seonjin: seni tekrardan görmek güzel minho

Minho: seni de enişte

Hana: opa

Yeğenimin kucağıma gelmek için kollarını uzatması ile yanaşıp aldım.

Minho: bebeğim sen çok büyümüşsün

Yanaklarına öpücük kondurup ablam ve eniştemi içeri davet ettim.

Minho: hanacım şimdi benim küçük bir işim var hemen geleceğim tamam mı?

Hana: omazz opa

(Opa derken oppa demek istiyor)

Ji-eun: bebeğim hadi gel bana oppan hemen gelecek

Hana: hayıy gitmeşin

Seonjin: bebeğim cebimde ne var biliyor musun?

Close •♥︎• minsungWhere stories live. Discover now