28

809 34 10
                                    

"Baba!Nerdesin!"

Oğlumu benden alacak başka kimse yoktu.Fazla düşünmeden babamın evine gelmiştim.

"Baba!Dışarı çık!"

"Amir bey,hoş-"

Önüme dikilen korumanın yakasını kavradım.Dişlerimi sıkarak etrafa baktım.

"Oğlum nerde!"

Yüzüme bakıp susunca sinirime hakim olamayıp yumruğumu yüzüne geçirmiştim.

"Nerde oğlum!"

"Baba!"

Merdivenlerde duran oğluma baktım.Koşarak kucağıma gelmişti.Kokusunu içime çekip iyi olduğunu kabullendim.Baba olmak bu kadar zorsa anne olmayı tahmin bile edemiyordum.

"Ryan,iyi misin?"

Onayı alınca saçlarına öpücük kondurup bir kez daha sarıldım.Nefes alamadım oğlum.Seni kaybettiğimi düşünüp durdum.

"Dedesinin yanında neden kötü olsun?"

Baba...Senin yanında ben bile güvende değilken oğlumu sana nasıl emanet ederim?

"Nick!Ryanı arabaya bindir."

Ryana gülümseyip Nickin elini tutmasına izin verdim.Babamla yalnız konuşacaktım.

"Oğlumu kaçırmak ne demek?!"

Kanepeye oturup sigara yakmıştı.Ben burda sinirden ölüyordum!

"Kaçırdığımı kim söyledi?Torunumla zaman geçirmek istedim."

"Annesine söylemeden oğlumu okulundan almışsın!"

"Torunumu görmem için kimsenin iznine ihtiyacım yok."

"Benim iznime ihtiyacın var!Babasıyım ben onun!"

"Sen daha kendinle ilgilenemiyorsun!Karşıma geçmiş çocuk için hesap mı soruyorsun?!"

"O benim oğlum!Sakın!Bir daha sakın!Yemin ederim bu evi yakarım!Senle birlikte."

Kahvaltıda omlet yiyen birine göre fazla iddialıydım.O zaman fark ettim.Ben sekiz yıl önce babamın karşısına neden böyle dikilmedim?Neden kaderimi sorgulamadan kabul ettim?Sonra düşünecektim bunları.Evi terk edip arabama bindim.

"Dedenle ne yaptınız oğlum?"

"Baba biliyor musun,dedemin silah koleksiyonu var!"

Küçücük çocuğa gösterdiği şeye bak.Oğlumu kendisine benzetmeye çalışıyordu.

"Gördüklerini unut Ryan.Birde annene söyleme."

"Tamam baba..."

Yüzü düşünce camdan dışarıya baktım.Üzgünüm oğlum.Şimdi susup oturursam geleceğin i kurtaramazdım..

"Efendim,takip ediliyoruz."

"Tanıyorum devam et."

Peşimden gelen İsaktı.İçerden sağ çıkmazsam babamı öldüreceğini söylemişti.Onu zorla dışarıda tutup içeri girmiştim.Belkide onun yanımda olmasıydı beni cesaretlendiren.Kendi kendime düşünürken telefonuma gelen mesaja baktım.

İsak

İyi misin?

Amir

İyiyiz.Merak etme.Sen şirkete git.

İsak

Dinlen,işleri ben hallederim.

Ryanı arabadan indirip elini tuttum.Minik parmakları ellerimin arasında kayboluyordu.Kapıdan girer girmez Julia koşarak Ryana sarılmıştı.Benim gibi öğlumuzu öpüp kokluyordu.

"Nerdeydin oğlum..."

Hıçkırıklarını boğmaya çalışan eşimin gözyaşlarını sildim.Bana ne olduğunu soran gözlerle bakıyordu.

"Dedesi torununun hasretine dayanamamış."

"B-bize haber vermeden?"

Babam olmandan utanıyordum.Juliayı kafamla onaylayıp odama geçmiştim.Komikti.Babam oğlumu kaçırmış beni korkutmaya çalışıyordu.Tüm bunların tek sebebi bendim.İsak burda ve bana yakın diye yapıyordu.Peki ben ne yapmalıydım?Oğlumu babamın ellerine mi bırakayım?Sekiz yıl sonra gelen aşkımın peşinden mi gideyim?

"Hepsi İsak yüzünden dimi?"

"Özür dilerim."

"Bizi gönder Amir.Londra,Paris neresi olursa olsun!Bizi hemen gönder."

"Sizi burda bile koruyamıyorum.Orda nasıl koruyacağım?"

İşte ben bu kadar acizdim.Daha kendi aileme sahip çıkamıyordum.Aşk benim neyime...

"Oğlumuz Amir!Seçim yapman gerekirse tek seçenek oğlumuz!"

Benim için hiç başka seçenek olmadı.Şıklarda ben dışında herkes vardı.Tabii ki ne olursa olsun ilk ve tek seçeneğim Rynandı.Belki İsak bu yüzden beni yine terk ederdi.Ama baba olunca beni anlayacağına emindim.




Amirin durumu çok karışık



Beyaz GeceWhere stories live. Discover now