18.BÖLÜM

60.6K 3.2K 1.4K
                                    


Güzel bir bölüm ile geldim. Sonu yüzünden söveceksiniz ama olsun.

Okunma oranlarına göre yorum ve oy kısmının az kalması canımı sıktı :( Yorumlarınızı okumayı sevsem de kimseyi yorum yapmak için zorlayamam ama bölümü okuyup oy vermeyi unutan kişiler olduğuna eminim ya da bol bol hayalet okuyucu var.

TİKTOK: solounavidaa_

SINIR GEÇMEDEN BÖLÜM GELMEYECEK

❗️❕SINIR : 1,8K OY/VOTE ❕❗️

İyi okumalar ❤️




18.BÖLÜM

Üzerimdeki bakışların ağırlığının altına saklanan soruları hissetsem de ona sorması için cesaret vermemek amacıyla başımı yaslamış olduğum camdan çekmesem de pek bir işe yaramamıştı. ''Sevgilin mi?''

''Hayır.'' derken göğsümün üzerine bir ağırlık çökmüştü. Onunla birlikte olmak için sözleşme imzalamış biriydim ve beni sevmiyordu bile. Sevgililik bize oldukça uzak bir kavramdı. ''Sadece bir tanıdık.'' derken sesimin titrememesi için büyük bir çaba harcamıştım.

''İstersen bu akşam bizde kal. Annenin sevineceğine eminim.''

''Babamla kalmak istiyorum.'' dedim ve telefonumdan saati kontrol ettim. Babam eve gelmeden ben eve gitmiş olurdum. Annem gittiğinden beri ondan sonra eve geldiğimde gereksiz yere öfkeleniyordu.

Trafik olmadığı için hızlı bir şekilde geldiğimizde ''Ara sokaklara girmene gerek yok. Ben burada ineyim. Babam senin bıraktığını görmesin.'' dediğimde anlayışla başını olumlu anlamda salladı.

Deniz başıyla selam verdikten sonra arabası ile uzaklaşmıştı. Üşümeme rağmen ceketimi giymek yerine elimde taşımayı tercih etmiştim. Yorgun bakışlarım etraftaki insanların üzerinde gezinirken telefonumun kilidini isteksiz bir şekilde açarak rehbere girdim. Bazı şeyleri yoluna koymak zorundaydım ve bunu benden başka da kimse yapmayacaktı. İnsanlar beni hayatında istesin diye çabalayacağıma kendim için çabalamalıydım. Bunun uzun zamandır farkında olsam da şuan ki gibi kendimi cesur hissedememiştim. Kaybedeceğim hiçbir şey kalmadığı için kendimi daha cesur hissediyordum. Dün bana kartını veren psikoloğun numarasını yazdıktan sonra ara tuşuna bastığımda iç çektim.

''Merhaba.''

''Merhaba. Ben Arven dün hastanede konuşmuştuk.''

''Hatırladım. Nasılsın Arven?''

''İyiyim, siz nasılsınız?''

''Bende iyiyim. Şey randevu almak için aradım aslında. Sanırım sizinle tekrar konuşmalıyım.''

Birkaç kağıt sesi duyduğumda sokağın köşesinden dönüyordum ve ekranım gelen mesaj bildirimlerinden dolayı yanıp sönüyordu.

''Yarın öğlen bir saatlik boşluğum var.''

''Saat kaçta?''

''Bir gibi gelebilirsin. İsmini not alayım mı? Kesin gelecek misin?''

''Geleceğim.''

''Peki, bilmem gereken bir şey var mı? Fikrini ne değiştirdi? Açıkçası arayacağını düşünmemiştim.''

Berceste + 18Where stories live. Discover now