19.Bölüm..

40 4 1
                                    

Yüreğimdeki acıyı tarif edemezdim insan sevdiklerini kaybedince değerini o zaman anlarmış kelebeğin ömrü nasıl kısaysa insanoğlu un ömrüde bir o kadar uzun Ben de sevdiklerimi zamansız bir anda kaybettim annemin kokusunu bilmeden,babamın o güçlü sesini duymadan onları kaybettim..Benim onlara biçtiğim değer uzaktan sevmekti onların beni gökyüzunden izliyor olmaları bile içimde ki mutluluğa eriyor du...Ben de isterdim onların yanımız da olmasını bizlere her daim sahip çıkmalarını keşke öyle bir mucize olsa ben annemle beraber alışveriş yapıp onunla istediğim yerlere gitsem mesela simdi olsa annemle parka gidip oraya çocukluğumu onunla oraya yaşasam...Yağız da babamla sahada maçlara gitse gecenin yarısına kadar gelmeseler...Fakat biz bunların hiçbirini yaşayamıyoruz Dedemin kini ve nefreti yüzünden ben ve Yağız yetim kalmıştık...sürekli düşünüyorum kafamda dedeme beddua etmekle Hatami ediyorum diyorum...sonra Aklıma annemle babamın ölümü geliyor aklıma...

Kendimle olan duygusal savaşım bitmek bilmiyor du ailemden bana kalan tek hatıra onların resimleriydi bir tanesinde Annem bana hamileyken çekilmiş bir resimdi...bir tanesi ise yağız a hamileyken...onları daha tanımasam da kokularını bilmesem de özlüyor dum...Şimdi burda bile korkuyu hissediyordum hıçkırıklarim ve çırpınıslarim bir fayda etmiyor du...Bugün ben burak hocanın ölümünü duymuştum bunun bir kabus olmasını dilerken..ama hayır bu gerçekti öyle olsa o bizi bulurdu derdiki...Neden hala buradasınız gencler hadi evinize gidin diyip bize şakayla kızardı....Onun ölüsünü gören damlayken ben ise kulakrimla şahit olmuştum yanımdaki polis memurları onu görmeme izin vermiyorlardı Ben ne kadar onu görmek istediğimi söylesem de izin vermiyorlar dı...fakat ben pes etmeyip Burak hocayı görmek için kollarımı ve bedenimi onlardan kurtarmaya çalışıyor dum bunu yapan bir tek bendim...Arkamda film izler gibi bakan diğer öğrenciler hem korkuyla ve hem de fisildasarak konuşuyorlar dı..

Burak hoca benim neyim oluyor du..o benim sadece hocamdı..peki neden onun ölümü,beni bu kadar sarstı...değer verdiğim bir kişimiydi yoksa sevdiğim biri veya yakınımmiy dı..benim neyim vardi böyle...delirmiş gibi hissediyorum kendimi...Allah ım lütfen burda yaşananlar bir rüya olsun ben burak hocayı kaybetmek istemiyorum...Ben onu daha yeni tanımaya başlamıştım...Eğer Ben onun bizim için yaptılarına karşı yanından gitmeseydim biraz cık daha onu tanıma fırsatım olsaydı..belki daha başka şeyler olabilir di....

Arem denen o katil herif beni tehlikeli oyunlarıyla kandırıyordu her şeyi o planladi bundan adım kadar eminim...Bedenimin yorulduğunu hissedip arkamda belime ağlayarak sarılmış olan selin ,Kağan ve,Yağız la sonun da pes ederek kendimi yere attım...bir takım sesler duysam da bana dokunduklarını sarılmaya çalıştıklarını hissetsem de ben kendimde değildim...Artık her şey açıktı kalbimin burak hocanın yanında nasıl heyecanlanip içimdeki kelebeklerin uçması nin nedeni onu seviyor olmamdı belki o yaşadığinda bunu fark edebilseydim ona itiraf ederdim ne kadar yasak ve İmkansız olsada...

Bedenimin tutulup birinin beni kucağına aldığını hissediyordum o anla başım onun göğsüne düşerken bunun emirin kokusu olduğunu anladım beni neden kucağına almıştı bilmiyorum hiç bir şeye adapte olamıyor dum zaten bir insan olduğumu biliyor olsamda sanki yaşamıyor dum...Teyzem..Teyzem nerdeydi şimdi iyimiydi...kulağıma gelen sesler endişe verici ve üzücü idi...son duyduğum ses ise ve birde saçlarıma konan bir öpücük tü..

"Ben yanındayım.."

Emirin sesi bana daima kendimi iyi hissettiriyor du ama şimdi ben Ölüden farksız dım...bedenimdeki soğuk üşüdüğüm için kendimi sarmaya yeltensem de olmuyordu bedenim sanki uyuşmuş gibiydi...bir arabada olduğumu anlayıp gözlerimi yavaşca kapattım...ve sesleri dinlemeye başladım..

"Cennet perişan oldu...burak hocanın ölümü onu çok sarstı..aslı teyze sen de artık ağlama nolur..kendini suçlama Artık...bu durumun tek suçlusu var oda manyak bir katilin...merak etme elbet onu yakalicaklar.."

ZORBAWhere stories live. Discover now