Bad habits ~°[yeongyu/beomjun]°

7. BÖLÜM

"ben hazırım hadi gidelim" dedi

"tamam hadi" kainin annesiyle vedalaşıp binadan çıktık ben yine kainin koluna girdim ve markete doğru yürümeye başladık

--------------

Kaiyle marketin önüne geldiğimizde kapıyı açıp içeri girdik.Birlikte direk abur cubur reyonuna daldık elimdeki market sepetine cips atarken kai bana seslendi

"kolamı fantamı"

"her zamanki"

Dediğimle kai eline aldığı iki buçuk litrelik coca colayı sepete koydu

"başka ne alak"

"çekirdek alak "

"lan hatırlatmasan unutmuştum zeka küpü"

"estağfurullah görevimiz" kainin dediğiyle ikimizde kıkırdadık ardından çekirdeğin olduğu reyona yöneldim ve özellikle bol tuzlu olandan iki paket sepete koydum

"beom mük fikrim var"

"gene hangi saçma salak fikir aklına geldi" dedim ellerimi belime koyarak

"sepete atla sürim seni"

"valla mı"

"valla"

Sırıtarak market sepetinin içine oturdum ayaklarımı ise sepetten sarkıttım ellerimi ise sepetin yanlarına yerleştirdim

"hadi sür o zaman"

Dediğim şey ile kai gülerek sepetin kulplarından tuttu ve itmeye başladı marketi turluyorduk ben ise sadece gülüyordum kaide güldüğümü görüp kahkaha atıyordu. 5 dakikaya yakın bir süre kai bıkmadan beni sürdü bense bunun keyfini çıkardım

"kai yeter daha alıcağımız şeyler var"

"tamam daha ne alıcaz sen söyle ben sepete koyayım"

"tamam sayıyorum iyi dinle bak,marsmallow,uzun jelibon,çikolata,balık kıraker ha bide ülker çikolatalı gofret"

"tamamda bu kadar şeyi kim yicek"

"erdoğan yiyecek biz yiyecez mal başka kim yiyecek" dediğimle kai güldü ve ben sepette otururken oda beni sürerek dediklerimi tek tek sepete koydu ardından kasada ödeyip poşetlere koyduk bir poşeti ben bir poşeti kai taşıyordu marketten çıkar çıkmaz ben her zamanki yerimi alıp kainin koluna girdim hava çokdan kararmıştı yıldızlar gözüküyordu sokak nedense olduğundan daha sessizdi açıkçası bu beni korkutmuştu bu yüzden kainin kolundan çekiştirerek adımlarını hızlandırdım

"beom bi bekle ne bu acele"

"kai hızlı hızlı gidelim bak iti var sapığı var hadi hızlı ol korkuyorum"

"tamam o zaman bunu sen istedin" ben kainin ne dediğini anlayamadan kai elimi tutup koşmaya başladı  aşta afallasamda sonrasında gülerek ona ayak uydurmaya çalışıyordum ama yok çocuk malezya çitası gibi mübarek beni resmen arkasında sürüklüyordu 

"yaa bi dur düşücem"

"düşmezsin düşmezsin" 

İkiside koşup eyleniyordu tabi onları izleyen soobin ve yeonjunda bir haber olarak

------------

Selam bölüm nasıldı biraz kısa oldu farkındayım ama bundan sonra bolümler uzun olucak birde ben dershaneye gitmeye başladım o yüzden bölümler geç gelebilir kuşu bakmayın yb 29 ağustosta gelicek görüşürüz