🍁6🍁

1.1K 139 14
                                    

Gidenin yokluğu en çok kalana koyardı. Olduğu yerdeki boşluk, sessizliğini sesli gürültüsü, dokunulamayışının yarattığı o karıncalı hissiyat... Hepsi en çok kalana koyardı.

Aras elini uzattığın abisine ulaşamıyor, abi diye seslendiği evin içinde yanıt alamıyor ve çok özlüyordu. Aras, Cem yokken çok özledi onu. O kadar özledi ki yüreğinde taşıyamadı,kendi içinde yaşayamadı bunu. Herkes anladı, herkes anladı da kimse anlamadı işte.

Aras çok hırçınlaştı, abisinin olmayışının acısını insanlardan çıkardı. Ailesi ne yap dediyse o tersini yaptı. Yapma dedikleri her şeyi yaptı Aras. Hep sorun çıkardı, kimseyi dinlemedi. Ders çalışmadı, arkadaşı olmadı, abisi yokken kimsesiz kaldı.

Hepsini de abisinden alacağı ufak bir nasihat, yiyeceği minik bir azar için yaptı. Cem'in ilgisine muhtaç bir çocuktu, muhtaç ne kelime ilgisizlikten ölecek raddeye geldiği her seferde bir sorun çıkardı.

Bir gün dayak yedi geldi, abisi aradı hemen. Endişeli hali yüreğine su serpti. Diğer gün ailesi ile kavga etti arayı bulmak için aradı. Konuştu güzel güzel, o konuşurken mest oldu Aras, başka bir gün başka bir şey. Sesini duymak için, hala daha onunla ilgilendiğini görmek için türlü şeyler yaptı.

O yokken onu aradı, yokluğunda kalanlara tutundu. Abisi gittikten sonra hiç kendi yatağına yatmadı Aras, abisi yokken onun yatağı ona yuva oldu. Abisini özlediğinde yastığına sarıldı, dayanamayıp ağladığında gözyaşları onun çarşafını ıslattı. Aras çok üzüldü, o kadar üzüldü ki bir süre sonra bunu gizlemeyi öğrendi.

Ayrılık içini yakarken, seneler geçerken gizledi her şeyi. Ergenliğe girdi, arkadaşları oldu, ailesi ile uzaklaştı. Abisini daha az anar oldu. İlgisi için delirsede yalvarmayı kesti. Abisini aramayı kesti, o ararsa konuşur oldu. Herkes ergenliğe bağladı bunu ama tek sebebi özlemdi. Çünkü Cem dediğinin aksine eve gelmedi. Hep bir bahane buldu. Sınavı vardı, dersten kalmıştı, çalışıyordu, grubu ile sahne alıyordu...Seneler geçti Cem gelmedi.

Aras o kadar özledi ki, nereye koyacağını bilemedi bu özlemi o da öfkeye koydu, kırgınlığı koydu. Koydukça taştı o da devam etti. Biraz yalnızlığa, çaresizliğe derken bir süre sonra taşmayı kesti.

Abisinin yokluğunu onunla doldurdu. Onun gitar çalışına hayrandı, gitar çalmaya başladı. Çok kavgacı bir çocuktu, herkes ona tavır alır oldu. Bu yüzden kendini korumak için dövüş sanatları öğrendi. Yüzmede mükemmeldi, boyu uzadı basketbol oynamaya başladı. Derslerini düzeltti, kariyer hedefi belirledi.

Ne yaptıysa onun için yaptı. Abisi gözünde tanrıça gibiydi. Güzeldi, her şeyiyle mükemmeldi. Ona yaraşır olmak istedi.

Her şeyi mükemmel yaptı da ailesi ile arası asla mükemmel olmadı.

Annesi her gün yalvardı oğluna. Konuşmak için, ne olduysa halletmek için ama asla olmadı. Aras'ın derdi vardı, hem abisiyle hem ailesiyle çok büyük bir derdi vardı. Onunki hasret meselesiydi. Ailesi abisini elinden almış, abisi kendisini mahrum bırakmıştı. Aras'ın adalet anlayışında en ağır suç buydu, Cem'sizlik. Ona bunu yaşatanları affetmeyecekti. Tabi onu affederdi, Cem, Aras'ın anayasasında ilk maddede yer alıyordu.

1. Aras'ın dünyasında Cem her zaman birinci sıradaydı. O her zaman tapılırcasına sevilir, affedilir ve beklenirdi.

Aras ise her sene farklı anlamlar içinde bekledi. Çok sevdiği abisini görmek için, özlediği abisini görmek için, özleminden geberdiği, sevgiden delirdiği o kişiyi görmek için...

On altı yaşının sonuna doğru Arası'ın yaşı değişti, görünüşü değişti, kişiliği değişti... O yıl her şey değişti. İçinde değişmeyen şeyler sadece kendi içinde saklı kaldı. Kimse görmedi, hasretinden tutuşan çocuğun her gün boğuldunu kimse görmedi. Daha sonra Aras da görmemeyi seçti. Madem onu kimse görmüyordu ve bu özlem dolu kazanda kendi başına kaynıyordu o da kimseyi görmemeyi seçti.

Ma Boy | bxbWhere stories live. Discover now