actor || Taekook⊀

7

.
.
.

2 yıl önce

Jungkook'tan

"Mükemmel oldun Jungoo!"

"Evet evet! Kesinlikle bunu seçmelisin."

Bana fikir sunan arkadaşlarım ve hyunglarım ile onlara döndüm. Okulun düzenlediği tiyatro gösterisi için kostüm seçiyordum. Onlar ise bana fikir sunuyordu.

Çocukluğumdan beri oyunculuğa olan ilgim üst seviyelerdeydi. Bu yüzden oyuncu olacaktım.

Her zaman olan oyunculuğa karşı ilgimi arkadaşlarım da biliyordu, ve beni destekliyorlardı.

Onlar benim en büyük destekçilerimdi.

Şuanda bulunduğum rol ise Romeo'ydu. Juliet ise üst sınıflardan Han So Hee olacaktı. Anladığım kadarıyla o da benim kadar oyunculuğa meraklı biriydi ve oyuncu olacaktı.

"Tamam o zaman! Bence kesinlikle bunu giymelisin. Sahnede parlayacaksın!"

Hevesle konuşan Wooyoung'a karşı güldüm.

Namjoon hyung yanıma gelip bir elini omzuma attı ve konuştu,

"Wooyo, o her zaman parlıyor zaten!"

Dediği şeyle daha da güldüm. Hepimiz hevesliydik. Çünkü bu benim için önemli bir şeydi. Arkadaşlarımın hevesli olma nedenleri ise dediğim gibi onların en büyük destekçilerim olmalarıydı. Onları gerçekten çok seviyordum.

Ki onların da bana olan sevgilerini hissediyordum.

"Ee, diyorum ki bugün bir gezmemiz yok mu?"

Hoseok hyung her zamanki neşesiyle konuştu.

"Bence olur!"

"Tabii, neden olmasın."

"Bence de."

Ardından bakışlar bana döndü. Konuşmam gerektiğini hissettiğimde konuştum,

"Sizi kıracak değilim!"

"İşte bu! Gelin sizi mükemmel bir mekana götüreceğim."

.
.
.

Mekana geldiğimizden beri etrafı süzüyordum. Burası oldukça lüks ve ihtişamlı bir yerdi. Büyülenmiş gözlerle etrafı incelemeye devam ederken bir garsonun bizim masaya doğru geldiğini gördüm.

Bu garson diğerlerine göre biraz daha... Garipti?

Neden diye sorarsanız, üstündeki garson kıyafetlerinde ufak ufak kanlar vardı. Yüzünde ise yara izleri...

"Hoş geldiniz. Siparişlerinizi alabilir miyim lütfen?"

Hepimiz teker teker siparişlerimizi verdiğimizde garson elindeki deftere not ediyordu.

"Bir kaç dakikaya hazır olur efendim."

Teşekkür edip beklemeye başladık. O sırada arkadaşlarım adeta haykırarak gülüyor, birbirlerine komik anılarını anlatıyorlardı.

Peki ya ben? Benim aklım ise ondaydı...

Kim Taehyung.

Bir kaç gün önce aşık olduğumu anladığım adam... Onu çok seviyordum. Her bir zerresine ayrıca aşıktım.

Onunla yakın temas kuruncu aklıma benim için çok anlamlı olan bir sözcük geliyordu...