Gergince saklandığı duvarın arkasında yere çöktü
Yunho'nun gazına gelip bir anda fırlamıştı ama şuan aklı bomboştu
"Ne söyleyeceğimi sandım ki? Tanrım"
Başını ellerinin arasına alıp kendine sinirlenirken ayağa kalktı. Özgüveni tamamen kendini terk etmişti
Duvarın arkasından ayrılıp köşeyi dönünce karşısına çıkan bedenle irkildi
"Hyung? Ne arıyorsun burda"
Siktir, diye geçirdi içinden. Kendisine sorgular gözlerle bakan jongho ile gözleri kocaman açılmış ve bakakalmıştı sadece
Bir süre sessiz kaldıktan sonra derin bir nefes alıp ne olacaksa olsun artık diye araladı dudaklarını
"Sana birşey söylemem lazım"
Jongho'nun gözlerindeki sorgulama yerini beklenti ve meraka bırakmıştı
Yüzü ısınmaya başlarken tekrardan derin bir nefes alıp içinden sakin olması gerektiğini tekrar tekrar vurguladı
Batırırsa, bir daha utançtan çocuğun yüzüne bakabileceğini sanmıyordu çünkü
"Senden hoşlanıyorum"
Tek nefeste söylediği cümle ile rahatlama hissederken bir yandan da gerginliği katlanarak artıyordu
Gözlerini yere diktiğinden karşısındaki çocuğun yüzünü göremiyordu. Ne tepki verdiğini görmek için bakışlarını hızlıca yukarı kaldırdı
Yanakları kızarık bir şekilde kendisine şaşkınca bakan bir jongho görmek kesinlikle düşünceleri arasında yoktu
"Ne? Ne oldu?"
Jongho'nun da kendisi gibi olduğunu gördüğünden gelen rahatlama ile hızlıca sordu
"Hiç sadece, beklemiyordum"
"Yani, iyi anlamda mı kötü anlamda mı?"
Panikle ellerini sallayan çocuk ile dudakları kıvrıldı yukarı doğru. Çok tatlı gözüküyordu şuan
"Hayır hayır, neden kötü olsun ki yani sonuçta kötü birşey değildi kötü olsa bile kötü değildi yani"
Gülümsemesi kıkırtıya dönüşürken saçmaladığını fark eden jongho utanarak susmuştu
"Jongho, çok tatlısın"
Utanan tarafın kendisi olmasını beklerken çekindiği çocuğun kendinden daha da utangaç olması hoşuna gitmişti
"Yakışıklı ve çekiciyi tercih ederim"
Omuz silkti yavaşça
"Benim için gereğinden fazla öylesin"
"Ah şey, öyle olmama sevindim"
İçine kaçtığı özgüveni eskisinden de fazla bir şekilde yerine gelirken aniden çocuğun elini kavramış, spor salonunun çıkışına yürümeye başlamıştı
"Bunu başka yerde konuşmaya devam edelim bence, jelibon"
Aniden kaşları çatılan jongho ile seslice güldü. Gerçekten kendisine öyle denilmesinden hoşlanmıyor olmalıydı
"Ya hyung sen bari deme şunu. Yunho yeteri kadar rezil etmiyormuş gibi. Karizmam çiziliyor ama!"
♡
YA SEN MİNNACİK BİR AYİCİK JELİBONU DEĞİLSİN DE NESİN
Ve gelen kitap gitgide boka sarıyomuş hissi 🤡🤡🤡🤡