0-Tanıtım

45 11 4
                                    

Yoğun bir baş ağrısıyla söverek yatağımdan kalktım. Ama keşke kalkmasaymışım. Kalktığım gibi ayağım halıya dolanarak yere kapaklandım. Yeri öpmek o kadarda kötü değildi aslında.

Hâlâ yerdeyken çekmecemin üstünden telefonumu aldım. Saat 10.30 tamam ya o kadarda geç kalmamış- hasiktir iki saat okula geç kalmışım.

Aniden tüm yorgunluğumu yitirip hızla doğruldum. Banyoya koşarak hızla elimi yüzümü yıkayıp dişimi fırçaladım. Normalde duş alırdım ama vakit sınırlı olduğu için şimdilik es geçtim.

Normal okul formamı giydim. Üstüme de bir hırka aldım ilkbahar olmasına rağmen bazen çok soğuk olabiliyordu. Telefonumu, cüzdanımı ve anahtarımı alıp evden uçarcasına koştum.

Okulum eve yakın olduğu için her gün yürüyerek gidiyordum. Tabi bugün hariç. 

Okulumun oraya geldiğimde hızlıca merdivenleri çıkarak sınıfa girdim. Hocaya bir özür mırıldanıp, her zaman ki yerim Arda'nın yanına oturdum. "Olum nerde kaldın lan?"

"Bir de soruyor musun Arda? İnsan bir arar bir mesaj atar, uyuya kalmışım."

"E abi ben seni aradım ki."

"Nasıl lan?" hızlıca telefonumu açıp aramalara baktım. Arda on üç kere aramıştı. Demek sabah mallığıyla görmemişim. "Demek ki yeteri kadar aramamışsın Arda." Evet suçlu ben olsamda katiyyen altta kalamazdım.

"Lan sende tüm gün camış gibi yatıp sinirini benden çıkarma. Hem sen gelene kadar bir sürü not tuttuk. Ben sana nahh veririm. Sonra gelipde bana zırlama Murat. "

"İyi be iyi kalmadık sana da notlarına da. Hem başım çatlıyo muhattap olma beniml-"

"Arka taraf sesiz ol."

Hocanın uyarmasıyla sustum. Allah'ın keltoşu koca, sınıfta bir ben batıyorum değil mi sana?!

Neyse güne ne kadar kötü başlasam da bu tüm gün kötü gitmesi gerektiği anlamına gelmez.

Yaşlı kel hocamız yazacağımız notları anlattıktan sonra sınavlara da değinmişti. Bir de proje ödevi verdi.

Lise üçüncü sınıf öğrencisiydim. Ama gerçekten zorluyorlardı. Sonunda bittiğinde arada Arda'yı da sürükleyerek zorla kafeteryaya getirmiştim. Yemek yiyip bir ağrı kesici alsam iyi olurdu.

Patatesli poğaça ve çay aldım. Arda sabahları kahve içmeyi tercih ediyordu. Poğaçamı yerken Arda'nın konuşması üzere odağımı ona çevirdim. "Geçen bizim mahallede Haluk abiyi haşat etmişler."

"Aa n'olmuş lan?"

"Dört beş kişi laf atıp kışkırtmış. Haluk abide haliyle dayanamamış."

"Haluk abi tek miymiş?"

Arda kafasını sallayıp 'hıhı' deyince üzüntüyle ona baktım.

"Tüh lan kötü olmuş. Keşke yanında bizde olsaydık."

"Keşke."

Ayağa kalkınca Arda 'nereye' gibisinden kafasını sallayınca, "lavaboya gidiyorum. Beş dakikaya gelirim." dedim. Cevap beklemeden tuvaletin yolunu tuttum.

İşimi hallettikten sonra ellerimi yıkayıp tekrar masamıza doğru yürümeye başladım.

Yolda omuzuma birisi çarpınca hafif sendeleyip geriye gittim. Canım gerçekten acımıştı ama belli etmedim. "Ne yapıyosun lan pezevenk!"

"Ağzını topla almayayım seni ayağımın altına. Haluk abinize yaptıklarımdan sonra bir daha diklenmezsiniz diyorduk."Ahanda şimdi şalterlerim atmıştı. Cem itinin yanına gelip yakalarına yapıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 21, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kedi Adam - BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin