4. BÖLÜM

193 117 3
                                    




*

Gökçe Atasoy'dan

İ-nan-mı-yo-rum

Şu an ki durumuma kesinlikle inanamıyordum!

Barkın' ı yıllar sonra tekrar göreceğimi hiç düşünmemiştim ama o buradaydı, karşımda durmuş  kısık gözleriyle bana gülümsüyordu.

"Dur bir dakika!" dedi hızla, kıstığı gözleriyle bana bakmayı sürdürdü "Gökçe?! Bu sen misin? Şu tesadüfe bak!" derken devamında kısa bir kahkaha attı.

"Evet" derken ben de şaşkınca gülümsedim "Selam"

"Vay canına....selam" derken gözleri üstümden bir kere bile ayırmadı.

Gerçekten de beni gördüğüne inanamıyor gibiydi.

Tamam, bu gericiydi işte..

Neden onu görünce aklıma hoşlandığım zaman ki halim gelmişti, o halimi hatırlayınca sanki ondan hala hoşlanıyor hissine kapılmıştım birden.

Nasıl hissettiğimi anlamak için sonra tekrar düşünmem benim için iyi olacaktı sanırım.

Çok heyecanlı gözüküyordu. 

Eskiden Barkın'ın ilk aşkım olduğunu düşünürdüm.

Sonra aklıma gelen bir diğer şey ile içim daraldı.

Ortaokuldun üçüncü senesinde yakın arkadaşım olmadı hiç, daha doğrusu arkadaşım diyeceğim kimse olmamıştı.

O zaman çok utangaç ve çekingendim, sınıftakiler kendi aleminde takılıyordu, herkes grup şeklinde oturuyordu konuşmayı başlatacak cesaret olmuyordu içimde o yüzden, ben de sıramda tek başıma oturup sıkıntıdan ders kitaplarını incelerdim.

"Şöyle dersem yanlış olur mu? Beni yanlış anlarlar mı? Ya aptal gibi görünürsem?" gibi düşünceler beynimi esir alırdı bu yüzden de bir türlü rahat olamayıp konuşmayı başlatan taraf olmamıştım.

Kimseyle düzgün konuşamıyordum, eski özgüvenli ben bir anda yok olmuştu sanki.

Eski özgüvenli ben...

Aslında bakarsanız ailemle ortaokulun üçüncü senesine kadar Mersin'de yaşıyorduk fakat sonra aniden taşındık.

O zamanlarda beraber oyunlar oynadığım bir arkadaşım vardı.

Adı Barış Eren'di

Birden taşınınca ona veda bile edememiştim.

Neden taşındığımızı da pek hatırlamıyordum, belki evimizin durumu iyi değildi ya da başka bir sebep vardı.

Taşındıktan sonra nedendir bilinmez iletişimimiz de kopmuştu.

Ona hep ulaşmak istemiştim ama o sadece evimizin yakınındaki parkta tanıştığım bir çocuktu.

Telefonum yoktu küçük olduğum için, onun da yoktu haliyle.

Keşke onunla hiç ayrılmasaydım. 

Keşke annesinin telefonunu alıp annemin telefonuna kaydetseydim.

Yaşayacağımız yeni yere gelince sanki hayatımda yeni bir sayfa açılmış gibi olmuştu.

DİLEK FENERİ Where stories live. Discover now