MAFYANIN KIZLARI(ASKIYA ALINDI)

Sadist Sima

"Sonunda uyandın omzum rahat mı ?" dedi. Gözümü açtığımda omzunda uyuduğumu fark ettim "Özür dilerim" dedim."Önemli değil şeyy benim adım Aras"dedi. "Hı he şey benim adım Sima"dedim."Bunlarda benim arkadaşlarım Özgür,Yankı ve Umut"dedi."Merhaba benim adımda Sima tanıştığıma memnun oldum"dedim.Yankı "Sima sana bir soru sormak istiyorum"dedi. "Tabi sor Yankı"dedim. "Sima uyurken yapmayın lütfen yapmayın hepsi benim yüzümden diyordun bir sıkıntı mı var?Birde sen şeyin kızı mısın?" dedi. Aras sahte bir öksürükle "Yankı,abi çok konuştun bence sus sorularınla kız bunaldı"dedi. "Yok bunalmadım evet ben Ufuk Atasoy'un kızıyım rüya da ben 9 yaşındaydım annemle babam yemeğe gitmişlerdi. " dedim.Umut "Sima anlatma Yankı'nın dengesizliklerini boş ver"dedi.Kimse üstelemedi Yankı "Sima özür dilerim"dedi. "Önemli değil nereden bilebilirdin ki"dedim.Tam Özgür ağzını açacaktı ki hostes "Uçağımız kalkacaktır lütfen kemerinizi takın" dedi.Kemeri takmaya çalışıyorum ama takamıyorum.Sonra Aras yanıma yaklaştı  bende dayanamayıp tokadı yapıştırdım. "Dibime girdin Aras" dedim.Özgür Yankı ve Umut gülme krizine girmişlerdi.Arasın tokadı yapıştırdığım an çenesi kasıldı boynundaki damar belirginleşti elini yumruk yaptı sonra derin bir nefes alıp"Sima kemerini bağlıyordum"dedi."Allah razı olsun ama ben bağlayabilirdim"dedim.Arkadan Özgür "yiğidi öldür hakkını ver Sima Arasa çok pis vurdu şuan eminim Aras sinirden kıza dokunmamak için kedini zor tutuyordur."dedi Yankı"Oğlum Sima kimsenin konuşmaya cesaret edemediği adamla konuştu ve Osmanlı tokadı yapıştırdı. Bunları da gördüm ya ölsem de gam yemem" dedi. Tam arkamı dönüp neden kimse Aras ile konuşmaya cesaret edemiyor diye soracaktım ama vazgeçtim.Sonra uçak indi uçakta indim.Özgür Yankı Umut'un yanına gittim "Sizinle tanışmak güzeldi görüşürüz"dedim Özgür" Görüşürüz Sima"dedi. Sonra valizimi aldım yola çıkıp taksi çağırdım kafasında ilginç bir şapka vardı .Arabaya bindim adam bana nereye gidiyorsunuz demeden sürdü beni bizim eve getirdi bu adam bizim evi nereden biliyordu iç sesim halıydı. "Beyefendi siz bizim evi nereden biliyorsunuz"dedim. Adam kafasında ki şapkayı çıkardı.Senin burada ne işin var kuzi bu ne hal"dedi. Yiğit gülerek "Kuzi özledim geldim"dedi. Peki benden nasıl erken geldin"dedim "Sima unuttun galiba benim helikopterim var belki pilotla konuşup biraz uçağı geç kaldırmış olabilir.Ya bunları boş ver hadi bakalım eve geçelim"dedi.Eve girdik görmeyeli ev değişmiş.Yiğit"Kuzi yorgunsun git duş al üstünü değiştir dinlen akşam birlikte dışarı çıkarız ne dersin?"dedi. "Tamam kuzim ben odama çıkıyorum"dedim."Odada siyah renk hakimdi bir tek yatağım siyahtı odanın içinde bir oda daha vardı o odada ayakkabılarım vardı ayakkabı odasının içinde gizli bir oda var o odayı benden başka kimse bilmiyor bilse bile giremez çünkü oda parmak izimle açılıyor. Banyoya ilerledim aynada kendime baktım.Eminim şuan kızlar beni bu halde görse öldürürler çünkü gözlerim şişmiş gözlerimin altıda morarmıştı.Direk banyoya girdim 1 2 saat suyla oyalandım sonra kahverengi saçlarıma şampuanı boca ettim sonra çikolatalı duş jelini sürdüm ve biraz köpürdükten sonra durulandım. Ellerim buruş buruş olana kadar suyun içinde kaldım.Sonra Yiğitle yemeğe gideceğimiz ve beni beklediği aklıma geldi.Hemen banyodan çıkıp üstümü giydim(medyada)saçlarım kıvırcık olduğu için saçlarıma krem sürdüm ve çıktım.Allah kahretsin nasıl bir yaratığım silahımı almadan nasıl dışarı çıkıyorum tamam silahsız da halledebilirim ama insan yoruluyor direk silah odama girip tabancamı 4 tane de şarjör aldım ve çantama koydum.Odamdan çıktım Yiğit" Kuzi ağaç oldum meyve veriyorum meyveler olgunlaşmadan gel topla"dedi."Uff kuzi çatlama geldim"dedim. Yiğit ıslık çaldı"Kuzi baya güzel olmuşsun yanına silahını aldın demi bak yemin ediyorum İzmir'de olduğu gibi sana sarkarsa sen halledersin Sana sarkanları dövdüm diye 1 ay benle konuşmadın bu sefer ben yokum"dedi."Tamam kuzi sağlamım merak etme kimse bana yaklaşamaz"dedim.Sonra Yiğit'e baktım takım elbise giymişti fazlasıyla yakışıklı olmuştu "Kuzi sen bana laf söyleyeceğine kendine bak yemin ediyorum kızların dibi düşecek bak kızlar sana sarkarsa öldürürüm haberin olsun"dedim. Yiğit gülümseyerek "Vay be kuzim beni kıskanıyor gel buraya minik aslancık"dedi.Ve kolunu omzuma attı ve arabaya bindik."Kuzi artık şu yavruyu değiştirelim baksana hurda oldu"dedim. Yiğit "Kuzi bir ara düşünürüz"dedi."Kuzi nereye gidiyoruz yemeğe gideceğiz o kesin ama başka bir yerlere falan gitmiyor muyuz?"dedim yiğit "Kuzi yemeğe gideceğiz doğru tespit yemekten sonra bara oradan da benim tayfanın mekanına gidiyoruz"dedi "Vay güzel plan kuzim benim kim bu it veya itler ne yaptılar da cezasını bana verdireceksin?"dedim. Yiğit "Kuzi bu it senin yetimhanedeki kıza tecavüz eden "dedi."Ne o iti buldun ve bana haber vermedin he hangi ara buldunuz şerefsizi?"dedim "Kuzim benim zaten benimde yeni haberim oldu duyunca hemen getirdim bardan sonra depoya gideceğiz "dedi."Ya kuzi ilk depoya gitsek olmaz mı?" dedim."Olamaz ilk alıştırma yapsınlar üstünde şimdi direk oraya gidersek olmaz çocuğun bünyesi bir anda senin işkencelerine dayanamaz hemen geberir"dedi."Tamam kuzi bana uyar"dedim.Araba bir anda sakinleşti dayanamadım yine dayanamadım sessizlikten nefret ederim "Kuzi sana bir sorum var ama cevaplayacaksın söz ver"dedim."Tamam söz minik aslancık"dedi."Şeyy söz verdin bak sorduğun soruya hemen konuyu kapatalım falan yok tamam mı?"dedim."Ya çok uzattın tamam ya tamam"dedi."Gizemle ne oldu? Neden ayrıldınız ve sen neden 3 ay ortalıklardan kayboldun? hepsinin cevabını istiyorum"dedim."Kuzi bu konuyu kapatsak"dedi."Bana söz verdin"dedim."Gizem beni aldattı"dedi."Ne Gizem seni mi aldattı?"dedim.Yiğit derin bir nefes aldı."Sima senle depoya gittik ya Gizem beni aradı niye gelmiyorsun? falan dedi bende bir anlık sinirle Gizemi tersledim sonra telefonu kapattı.Ben de Gizeme fazla bağırıp üzdüğümü düşündüm.Sonra ona çiçek aldım.Eve girdiğimde Gizem ile Görkemin öpüşürken gördüm"dedi.O kadar sinirliydi ki  direksiyonu sıka sıka elleri bembeyaz oldu."Yiğit istersen anlatma ya kuzi özür dilerim bilmiyordum gerçekten"dedim."Önemli değil Sima sen nereden bilebilirdin?"dedi."3 ay nerede olduğumu soruyordun ya Brezilyadaydım  bizim gibi kafa dengi insanlarla tanıştım.Onların işi çıkmasaydı geleceklerdi ama işleri çıktı."dedi ve sahte bir gülümseme takındı."Yiğit seni çok seviyorum"dedim. bir anda bana bakıp bir elini saçının arasına sokup "Tamam kuzi yakışıklı olduğumu biliyorum söylemene gerek yok bütün kızlar bana bunu söyler"dedi.Ve  sırıttı  "Ne benden başka hangi kız sana çok yakışıklısın dedi lan cevap ver"dedim.Bana bakıp pis pis sırıttı "Cevap ver başka kim sana çok yakışıklısın dedi"dedim."Şaka yaptım ya"dedi.Sonra yola bakmaya devam etti.Bende etrafıma baktım İstanbul gerçekten harika bir şehir sonra bir anda kızlar aklıma geldi.Telefonumu çıkarıp kızları aradım.Dolunay telefonu açtı ilk küçük bir çığlık attı sonra"Kızlar koşun Sima arıyor ee Sima nasılsın?Şuan ne yapıyorsun?"dedi."Kızlar bir nefes alın iyiyim şuan Yiğitle birlikte yemeğe gidiyoruz siz ne yapıyorsunuz?"dedim."Hiç her neyse iyi eğlenmeler görüşürüz"dedi."Kızlar bir sorun mu var?"dedim.Daha doğrusu diyemeden telefonu yüzüme kapattılar.Ardından tekrar aradım ama açan olmadı. "Kuziii açlıktan ölüyorum daha gelmedik mi?" Yiğit bir anlığına gözlerini yoldan ayırıp Simaya baktı.Sonra araba durdu. "İşte geldik küçük hanım"dedi. Arabadan inip koluna girdim.Masamıza doğru ilerledik.Masamız harika bir yerdeydi.Manzaraya yakındı ilk defa Yiğit bu kadar kibardı sandalyemi çekti ve oturmamı bekledi.Sonra kendisi oturdu.Bir süre birbirimizle bakıştık. Yiğit'in gözlerinde acı nefret ve huzur vardı.Nasıl duygularını belli etmiyor? Belki de Yiğit'in küçük yaşta Murat amcamı Sevgi yengemi ve erkek kardeşi Buğrayı gözlerinin önünde öldürülmesiydi.Belki de Gizemin Yiğit'i aldatmasıydı.İlk defa Yiğit bu kadar acı çekiyordu.Gizeme nasıl acı çektirebilirim?diye düşünürken"Sima uçtun Sima dünyaya geri dön"dedi. Yiğit gülümseyerek" Nereye daldın? Garson siparişini bekliyor.Açıklıktan öleceğim hadi Sima"dedi.Siparişler geldi."Kuzi bir sıkıntı mı var?"dedim."Sima nereden çıkardın?"dedi."Ben kuzimi tanıyorsam asla bu kadar sabırsız  söyle sende rahatla bende rahatlayayım"dedim"Sima ben 2 gün sonra Brezilya'ya gidiyorum. Şirkette bir kaç aksilik var onları halledeceğim seni de İstanbul'da  bırakmak istemiyorum ama mecbur "dedi."Tamam kuzi sıkıntı değil ama çabuk gel. "dedim  "Eee yemek bittiyse bara gidelim bir şeyler içeriz"dedi. Hesabı ödedikten sonra arabaya binip bara gittik. Dışarıdan bar eski püskü yıkık dökük bir yer gibi ama içerisi deri koltuklarla döşenmiş içeride deli gibi dans edenler öpüşenler kendilerine zarar verenler   ile doluydu.İçeri girdiğimizde bir anlık sessizlik oluştu herkes Yiğit'e bakıyordu. Barmenin önünde içki içen adam Yiğit'e kafasıyla selam verdikten sonra herkes eskisi gibi oldu.Bir yer boştu galiba orası Yiğit'in yeriydi.Yiğit ile oturunca hemen masamıza 2 adam geldi. Araf "Vayyyy Yiğit efendi buralara uğrar mıydınız? Yanınızda ki küçük hanım kim?dedi. Yiğit bana baktı sonra "Araf abi bir ton işim vardı ondan gelemedim.Devam edecekti ama "Araf bey misiniz nesiniz bana asla küçük hanım demeyin"dedim.Yiğit bana bakıp Araf ile gülüştüler. "Araf bu benim kuzenim Sima"dedi."Yiğit şu meşhur Sima bu Sima mı?"dedi. dayanamayıp "İlk olarak ne meşhurluğu?İkincisi  beğenemediniz mi? Araf Bey"dedim "Hayır Sima sadece bu kadar sadist olup sevimli görünmen kafamı karıştırdı da her neyse İstanbul'a gelmene sevindim"dedi. Sima kuzi Araf'a güvenebilirsin ben olmadığımda" Araf sana yardımcı olacaktır biliyorum senin yardıma ihtiyacın yok ama olursa da yanında" dedi.Sonra barmene 2 viski istedi. İçkilerimizi içerken 2 adam beni yiyecek gibi bakıyorlardı hiç bozuntuya vermeden Yiğitle konuşuyordum.Sonra Yiğit'in telefonu çaldı "Sima benim acil işim çıktı istersen seni de bırakayım"dedi. "Yiğit gerek yok bende birazdan çıkarım" dedim . "Tamam o zaman ama dikkatli ol"dedi. Sonra bardan çıktı.Bana yiyecek gibi bakan iki it havaya ateş etti . Sarışın olan "Ooo güzellik Yiğitle işin bittiğine göre bize de gelsene"dedi.Sonra herkes gülmeye başladı. Arkadan "Offf hadi ya nazını çekemeyiz bak hadi bekliyoruz"dedi.Sarışın olanın masasına ilerledim "Seni öldürmem için bana bir sebep söyle "dedi. "Oooo hatun sert çıktı bu daha iyi"dedi. Ayağa kalktı yaklaştı tam öpecekken kafa attım yere düştü sonra diğer masada laf eden çocuğun kafasına belimdeki silahı dayadım."Beni asla şu tetiğe basmaya mecbur etmeyin"dedim. Sarışın olan "Kızım sen Yiğit'e verirken sıkıntı yok bize verirken neden böyle"dedi.Boğazından tutup kafasını duvara vurdum."Sima dur"arkamı dönüğüm de Araf barı boşaltmış sadece ben Araf ve 3 it Araf hepsini barın deposuna götürdü.Sadece Sarışın olan kalmıştı "Kızım anlamıyorsun galiba seni istiyorum"dedi." Bence son duanı et"dedim. Sonra saçlarından tuttuğum gibi barın masasına vurdum sonra Araf'ın gittiği yere iti götürdüm.Araf itler ve 3 adam daha sarışın olan çocuğu yere attım Araf adamlara işaret verdi. Tam silahı çıkarıp tetiği çekecekken "Dur şu iti de bağlayın gerisini bana bırakın"dedim. Adamlar dediğim gibi adamı bağlayıp çıktılar. Yerde bıçak gördüm ilk olarak şah damarına yakın yerlere bir kaç bıçak darbesi attım hepsi acıyla inlerken Adamlara kezzap getirmelerini söyledim. Kestiğim yerlerin üzerine kezzap döktüm. Hepsinin kesik kesik inlemeleri odada yankılanırken Araf ve ben kahkaha atıyorduk Araf elindeki kerpetenle adamın tırnaklarını teker teker kesip üstüne kezzap döktü. Artık adamlar acıdan yarı baygın inlemeleri yok olmuştu artık ses çıkmıyordu. Araf'ın adamlarına taksi çağırdılar. Eve girdiğimde yorgunluktan ölüyordum.Odama çıkıp duş aldım. Mutfağa ilerledim.Dolaptan tencere çıkarıp makarna yaptım. Televizyonu açtım.Kapı çaldı kapıyı açtığımda onları gördüm.   

  SİZİ BEKLETTİĞİM İÇİN ÇOK AMA ÇOK ÖZÜR DİLERİM UMARIM BEKLEDİĞİNİZE DEĞMİŞTİR 

* Sizce bu bölüm nasıl olmuştu?

* Sima sizce kimi gördü? Beklediğinize değdi mi?

*ithaf isteyen varsa yorumlara yazabilir