"yerinde dur aptal"

"ta-tamam" dedim sadece.

Kısa süre sonra eline ilk yardım çantasıyla gelen bir adet Emir gördüm.

Ayak bileğimi hafifce masaj yaptı ve krem sürdü. Ama üzerimde bir pantalon vardı ve çıkartmam gerekiyordu .

"ar-kan-ı dö-n"

"hala dilini kesebilirim" sadece ofladım sonra üstüme hiç dokunmadan elbise giydim pantalonumu çıkardım ve şort giyip elbisemi çıkardım.

Sonra Emir'e döndüm. Gülmemek için kendini zor tutuyordu belli.

"ne var"

"dükkan açık"

"ne " dedim. Yanıma geldi ve açık olduğunu bilmediğim şortumun düğmesini kapattı.

"off am-a bu hak-sızlık o ka-dar uğra-şmış-tım."

"her neyse gel dizini saralım." sesi normal çıktı. Bu sinir bozucuydu.

"Ger-ek yok"

"Eylül" bağırmaya başlarsa kötü olurdu bu yüzden daha üstelemedim

"Off tama-m" eli dizime değiyordu. Bu farklı bir duyguydu.

"yet-er bu kad-ar" dedim.

"tamam ama hala o dil meselesini unutmadım."

"unut-ma zaten m-erak etme bu-rdan yarın gidiyo-rum"

"sen bilirsin" ama okuduğum wattpat hikayelerinde böyle olumuyordu. Aman banane!!!

"tabi-kide gidi-cem ne bekliyo-rsun?"

"neyse boşver"

"ne ol-du sö-yle" sinirleniyordum artık ve bu sesime de yansımıştı.

"sen bana emir mi veriyorsun aptal"

"evet veri-yorum mafy-asın diye seni tanıdığımdan beri başı-ma gelm-edik kalm-adı. Send-en nefret ediy-orum. Yarın gidiyo-rum ve sen-den kurtul-uyorum" nefes borum acıyordu ve nefes borumun üzerine yumruk attım. Dahada acıdı. Normalde Emir'e söylerdim ama işte söyleyemem. Allahdan arkası dönüktü ve beni görmüyordu. Çıkmadan önceki tek sözü ise,

"asıl ben senden kurtuluyorum" kalbimi fazla acıtmıştı.

ERTESİ GÜN

Sabah uyandığımda kimsenin uyanmamış olduğunu gördüm ve hemen bavulumu topladım. İçine şort, bustiyer, pantalon, bluz ve diğer tüm kıyafetlerimi koydum. Hazırlarken yine o nefes borumdaki ağrı başladı. Üstüme beyaz bustiyer altıma mini etek ve bustiyerimin üstüne kareli gömlek giydim saçımı tarayıp açık bıraktım. Emirin odasına girdiğimde mışıl mışıl uyuyordu. Doğum günümde Demir'in bana aldığı fotoğraf makinesini aldım ve Emir'in fotoğrafını çektim. Yatağına oturdum ve ikimizi çektim. Aşağıya indim çantamı ve bavulumu aldım. Ayağıma sıradan converse giydim ve evden çıktım....

EMİR'İN GÖZÜNDEN

Uyandığımda odamda çilek kokusu hissettim. Eylül odama gelmişti. Bu onun kendine has çilek kokusuydu. Odasına girdim. Her yer buram buram Eylül kokuyordu. Dün ne demişti o?

'unutma zaten merak etme yarın bu evden gidiyorum'

Gitmişti o değil mi? Neyse gelene merhaba gidene elveda demek kalır. Birden telefonum çaldı. Demir arıyordu açmamalıydım. Merak ettim ve açtım.

"abi nerdesin sen"

"bana abi deme ne oldu?"

"abi Eylül..."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 21, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Mafya AşkımWhere stories live. Discover now