Queen - Ryomen Sukuna

13

___________________

"O adamın son olanlardan sonra bırak tapınaktan çıkarmak, odadan bile çıkaracağını düşünmüyordum."

Açlıktan ağrıyan karnımı ovuşturarak uzandığım çimenlerden kalkıp Uraume'ye döndüm.

Temiz havanın baş ağrıma iyi gelmesi mükemmeldi. Kütüphanede geçirdiğim baygınlık sonrası ihtiyacım olan tek şeydi.

Sabahın ilk saatlerinde Sukuna beni uyandırmış ve kendisine göre fazla yumuşak tavırlarla aklımı bulandırmak istercesine Uraume'yle dışarı çıkabileceğimi söylemişti.

O kadar güçten düşmüstüm ki gelip uyandırmasa daha uzun süre uyuyacağımdan emindim.

Düne göre Sukuna'da gariplikler vardı. Garip olan kısım düne oranla daha yumuşak olan tavırları ve onsuz dışarı çıkmama bir şey dememesiydi. Bir şeyler kurcalıyordu ve bunun için aklımı bulandırıp, dikkatimi dağıtmaktan çekinmiyordu.

Tapınağa daha fazla lanet çekmek için mi beni gönderdi? Bunu yaparsa o yoğun enerjide lanetlerle uğraşamaz ve odaya kısılıp kalırdım.

Belki de tapınaktaki lanetli enerjinin seviyesini arttırıp birden beni içeri aldıktan sonra daha da çıkmamam için yeni şeyler mi yapıyordu?

Düşüncelerim tamamiyle benim için kötü olacak senaryolarla doluydu.

"Sukuna-sama iyiliğinizi düşündüğünden böyle güzel bir havada içeride kalmanızı istememiştir."

Düşünceli bir ruh halinde gibiydi ve bu hali istemsizce hiç istemediğim o tapınağa gidip Sukuna'nın yanından bir saniye bile ayrılmak istememe isteğimi harekete geçiriyordu.

Bir yandan ise hazır dışarıda ve Sukuna'nın kontrol sağladığı alanların dışına bu kadar yakınken her yeri incelemem gereken bir avantajdaydım. Bir anda koşmaya başlasam Uraume beni durdurabilir miydi?

Güzel kokulu çimlerin üzerinde rahat bir şekilde oturup dizimi dirseğime ve yanağımı da avuç içime yaslayarak dik bakışlarla Uraume'yi izledim. Sukuna'nın her zaman yaptığı hareket alışkanlık yaratmıştı.

Uraume'yle, Sukuna'nın sadık hizmetkârı olması dışında bir sorunum yoktu. Özellikle benimle iyi geçinmeye çalışmış ve Sukuna'nın isteği üzerine benimle antrenman yapmıştı.

Gözlerim ince parmaklı ellerine kaydı. O ellerle büyük bir buz kütlesi oluşturabiliyordu ve şu zamana kadar gördüğüm en kullanışlı tekniklerdendi.

Kaçmaya başladığım an çekinmeden beni dondurabilirdi.

Benim boylarımdaydı. Erkek olmasına rağmen fizik yapısı bile benimle aynıyken, fiziksel olarak benden çok daha güçlüydü. Sukuna'yla yaşıt olduğu düşünülünce belki de yılların tecrübesiyle bu hale gelmişti.