𝗮𝘆𝗿ı𝗹ı𝗸¹⁴

1.6K 226 130
                                    

Günler sonra olay kapandığında okula gitmek için hazırlanıyordum. Bir anda Minho'nun aramasıyla hazırladığım çantamı bırakıp telefonumu aldım.

"Alo?"

"Jisung."

"Efendim Minho?"

"Nasılsın? Ne yapıyorsun?"

"İyiyim, okula hazırlanıyorum da ne oldu?"

"Uzatmadan konuya geçmek istiyorum. Birkaç gün ara vermeliyiz."

Her şey buraya kadar mıydı? Arkadaşlarımdan biliyordum, ilişki uzmanlarıydım. Ara verdikten maksimum 5-6 gün sonra ayrılıyorlardı. Bizde de böyle mi olacaktı? Düşüncelere daldığımı fark etmemiş ve Minho'ya cevap vermeyi unutmuştum. Minho benden ses alamayınca tekrar konuştu.

"Jisung?"

"Peki. Peki ama neden?"

"Sebebini zamanı geldiğinde öğreneceksin Jisung."

Cevap vermeden telefonu yüzüne kapattım.

Tekrar aradığında telefonu sessize aldım ve masamın üzerine bıraktım.

İlk dersimiz Minho'ylaydı. Okula gitmeyecektim, üzerimdekileri çıkarıp dolabıma sokuşturdum. Çantamı da yere atıp yatağıma girdim. Önceki akşam Felix bizde kalmaya geldiği için onunla beraber çıkmayı planlamıştım ama okula gitmeyeceğim için onu tek gönderecektim.

Felix kapıyı çalmadan odama girdi.

"Hazır mıs- Jisung? Uyuyor musun hâlâ?"

Benden cevap alamayınca yatağımın yanına geldi ve oturdu. Saçımı okşadı.

"Jisung? İyi misin? Normalde sende kaldığım günler erken uyanıyordun."

Daha fazla devam ettiremeyeceğimi anladım.

"Uyumak istiyorum, yorgun ve halsizim Felix. Okula tek gitsen olmaz mı?"

"Minho hoca seni merak e-"

"Felix. Zorlama."

Bir şeyler olduğunu anlamıştı ama zorlamadan kalktı ve odadan çıkıp kapıyı kapattı. O odadan çıkınca fazla sıcak olduğunu düşünüp pencereyi açtım. Kapı sesini duyduğumda Felix'in evden çıktığını anlamıştım. Yaklaşık 5-6 dakika sonra açık olan penceremden duyulan seslerle başımı pencereden çıkardım.

"Jisung! Telefonuna baksana! Bin kere aradım. İngilizce defterimi unuttum, atar mısın pencereden?"

İngilizce.

Cevap vermeden başımı pencereden çektim ve Felix'in kaldığı odaya gidip defterini aldım. Pencereden ona atıp yeniden yatağıma gidecektim ama dediği şeyi hatırladım. Telefonuna bak demişti. Acaba Minho yazmış mıydı?

Düşünceme gözümü devirip yatağıma girdim. Pencereyi kapatıp üstümü örttüm ve sıcaklamayı umursamayarak uyudum.

***

Beni uyandıran şey Felix'in eve gelmesi ve odama girmesi oldu. Ne kadar uyumuştum? Okul mu bitmişti? Kalkıp saate baktım, 16:47'ydi. Okul biteli 17 dakika olmuştu. 7:30 gibi hazırlandığımı hatırlıyorum, 8'de uyuduğumu düşünürsek 8 saattir uyuyordum.

Fazla terlemiştim, soğuk bir duş almalıydım.

"Çok terlemişsin, kaç saat uyudun?"

"Galiba 8 saat uyumuşum"

"Oha! Hiç mi uyanmadın? Aç mısın? Ben gittiğimde bir şeyler yedin mi?"

Kocam // MinsungWo Geschichten leben. Entdecke jetzt