bir teklif, 11

11 2 4
                                    

çok çok hoş geldiniz yeni bölüme!!

farkındaysanız 10 bölümü devirdik ve 11'e geldik, çok duygusallaştım şuan bi sn. (sanki ellinci bölümü yazıyorum hallere bak)

bölüm şarkısı,
lana del rey- paris,texas

iyi okumalar, satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

iyi okumalar, satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen.

🩰

Sağ kolumun üzerine güzelce uzanmış olduğum sıradan zilin çalması ile bile kalkmak istemiyordum. Mike aptalı yüzünden her ne kadar umursamıyor gibi görünsem de çok sinirlerim bozulmuştu ve yarışma olayında kendime verdiğim 'artık onunla muhatap olmayacağım' sözünü bozmuştum. Tabii onu bozmam yeniden vermemem için bir sebep değildi. Her şeyin sebebi olan bu çocuk hâlâ bir şeyleri benim iyiliğim için yaptığını söylüyor ama nedenini ya da iyilikten kastını asla anlatmıyordu.

Öyle olsundu.

Benim de umrumda değildi artık, önüme bakacaktım. Özellikle de yaklaşık 25 dakika önümdeki geometri sınavına. Aniden aklımda belirmesiyle önceki akşam defterime not aldığım soruları açtım, sınavda bu tarz çıkacak diyerek bize verilen soruları bir bir not almıştım, öğle arasında olduğumuzdan daha 25 dakikam vardı ve sonraki ders olacak geometri sınavı yüzünden abartısız bir şekilde ellerim titriyordu. Aniden önüme konan Berry Hibiscusu görünce bir anda şaşırdım, kafamı kaldırdığımda onu koyanın tam o an bana gülümseyerek bakan İvan olduğunu gördüğümde ben de gülümsemeye başlamıştım.

"Yardıma ihtiyacın var mı? Verilen sorulardan anlamadığın varsa anlatabilirim, biliyorsun ki mutluluk duyarım, Anastasia." yüzümdeki gülümseme söyledikleriyle ve göz kırpmasıyla büyürken aniden sandalyesini ittiren yan sıradaki Mike'a gözlerim dönünce doğal olarak büyüyen gülümsemem biraz solmuştu. Onu umursamadım, İvan'ın kendisinden rahatsız olduğumu düşünmesini istemezdim.

"Hayır yok, çoğu soruyu neredeyse ezberledim zaten, tamamen sınavda göreceğiz artık. Ayrıca bana Stacy diyebilirsin bence... Aramızdaki resmiyet kalksın diye söylüyorum." Yüzü şaşkın bir hâle bürünürken gülmemek mümkün değildi. "Ah, beni de sana Stacy diyebilecek kadar yakın gördüğüne şaşırdım şuanda." Kaşlarım çatıldı. "Değil miyiz yoksa?" Söylediklerimle İvan korkmuş gibi hızla başını iki yana salladı. "Saçmalama lütfen! Tabii ki öyleyiz, daha doğrusu ben seni kendime zaten yakın görüyordum ama bilirsin..." Elini ensesine attığımda kaşlarım biraz çatılmıştı. "Neyi bilirim?"

"Biraz aşılması zor duvarları olan birisin, çok iyisin tabii ki ama dışarıdan bakıldığında çevresi az olan ve herkesin yaklaşamayacağı biri gibi görünüyorsun. Tabii sana yaklaşana da gerçekten kutlar gibi bakıyorlar." Hafifçe güldüğünde ben de gülmüştüm, dışarıdan öyle görünsem de kesinlikle öyle olmadığımı düşünüyordum, bir kere kimsenin kalbini kırmaktan hoşlanmayacağımdan yanıma iyi niyetle gelen herhangi biriyle bile arkadaş olabilirdim ben. O Olive aptalı gibi kişiler dışında tabii.

Goodbye KissDonde viven las historias. Descúbrelo ahora