Chapter Two ⚘ Men's Club

280 25 141
                                    

İKİNCİ BÖLÜM: ERKEKLER KULÜBÜ

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İKİNCİ BÖLÜM: ERKEKLER KULÜBÜ

"Bir düğüm daha atmamız gerekiyor, Bayan Bridgerton."

"Yeterince sıkı oldu zaten!" diyerek zorla nefes almaya çalıştı Grace. Bir düğüm daha demek, korsesinin artık derisiyle bütünleşmesi demek olurdu. Dakikalardır bu işkenceye katlanıyor, kız kardeşi Eloise için panik yaratmak üzerine tepkiler veriyordu.

"Korsenin gevşememesi için yapmak zorundayız. Son düğüm. Sabredin."

Grace Bridgerton derin bir nefes daha almak istemişti ama imkânsızdı. Teni, yeni korsesinin kusursuz dikişleriyle ve beyaz kumaşı ile birleşmişti sanki.

Terzi dükkânında, içeride başka kızlar varken bu hâlde olmaktan yana epey dertliydi. Önüne konulmuş askılıktan destek alarak sırtını dik tuttu ve korse onun ölüm sebebi olmadan önce bu işkencenin bitmesini diledi. Annesine baktığında, Dul Vikontes'in dikkatli ve kızı hakkındaki endişeli ifadesinin de açıkça görüldüğünü fark etti. Grace'in bu sezon yaratacağı kargaşaları ya da yine korsesini parçalayacağını hayal ederken, gergin eli çay fincanındaydı. Oturduğu köşede kumaşlarla ilgilenip seçmeye çalışıyor gibi rol yapsa da bir gözü hep büyük kızının üzerindeydi.

Eloise Bridgerton ise kaçmak için yol arıyor gibi askılıkların arasında adım atarak kaybolmaya çalışıyordu. Grace ile göz göze geldiler. Ablasının kırmızı saçları ile aynı renge bürünmüş yüzü, Eloise için ağlama isteği yaratıyordu. Kumaş taşıyan terzi yardımcısından ona arka kapıyı göstermesini isterken annelerine yakalandı ve yerine tıpış tıpış geri dönmek zorunda kaldı. İki kız kardeşin de evlilikte gözü yoktu. Eloise gelecekte bir Jane Austen olup kitaplar yazmak istiyordu. Grace'in ise tek derdi rahat bırakılmaktı. Ama bu durumda, sezon boyunca başına büyük bir bela almadan baharı sona erdirmenin yollarını düşünmeliydi. Erkekleri savuşturmak kolaydı ancak inatçı çıkacaklara karşı Eloise ile bir takım olmalılardı.

Dükkana Leydi Featherington ve ona benzeyen üç kızının girdiğini gördüğü sırada, Grace'in kaburga kemiklerini zorlayan etkenler vardı.

"Kaburgalarım kırılsın diye uğraşmak keyifli mi, Madam Delacroix?"

"İnanın benim için en zor kısmı bir hanımefendiye korse giydirmektir, Bayan Bridgerton. Nefes alın." dedi Madam Delacroix. İpleri sertçe çekip Grace'in neredeyse son nefesini alma riskini ortaya çıkarttı. Bridgerton'un acı çeken ifadesine karşılık, Delacroix özür diler gibi mırıldandı. Çünkü genç hanım bayılacak gibi görünüyordu.

"Çok zarif oldu, değil mi?" diye sordu Dul Vikontes Bridgerton. Terzi, kadını hemen onayladıktan sonra elbisenin getirilmesi için yardımcısına seslendi. Grace ise askılığı tutmayı bırakmış ve Madam Delacroix'in onu yönlendirme çabalarına rağmen yerinden ayrılma isteği göstermemişti. Ayna önündeydi. Ne diyeceğini merakla bekleyen anne Bridgerton'a bakıyordu.

wild, beautiful and scandalous ❥ bridgerton × matt smithWhere stories live. Discover now