SEXKOLİK (KRAY FANFİC +17) (✓)

13

" Noona. Saçımı kesmeden sakızı çıkaramaz mıyız? "

" O'nu kafana sakız yapıştırmadan önce düşünseydin. Keseceğiz o kadar! Joon-nie nerede? "

" Yine mi kayboldu bu? Ikinize birden bakamıyorum! Birinize tasma takacağım artık! Burada bekle küçük Joon-nie'yi bulup geliyorum. Bak, buradan bir yere ayrılma. "

Yixing, kendini otelin girişindeki koltuklara atarak beklemeye başladı. Bu tatilin kendisine iyi geleceğini düşünmüştü. O halde neden hata yapmış gibi hissediyordu. Sanki, sanki bir şey unutmuş gibiydi. Önemli bir şey fakat; ne olduğunu bilmiyordu.. Gözlerine kapanan ellerle irkildi. Ellerini gözlerinin üzerindeki ellerin üzerine yerleştirdi Yixing. Soğuktu.. Parmak uçlarına kadar.. Tuba'nın elleri değildi. O'nunki her zaman sıcak ve yumuşaktı. Lee Joon olabilirdi.

" Yaaa! Barbie! Noonam seni aramaya gitti, benimle oyun oynayacağına noonamı bulmaya git! Senin yüzünden tekrar tek ayak üzerinde durmam. "

" Sana diyorum! Çek ellerini! "

Yixing, gözlerini hafifçe araladı. Göz bebekleri büyümüştü hızla. Yüzüne eğilen yüze bakıyordu donuk bakışlarla. Rüya olmalıydı. Başka açıklaması olamazdı. Kaçmak istediği, saklanmak istediği kişinin gözlerinin içine bakıyordu. Bu imkansızdı, bu olmamalıydı. Aniden doğruldu.. Kalp atışları hızlanmış, nefesi düzensizleşmişti.

" Burada n'apıyorsun? "

" Tatile geldim. "

* Tut götür Yi Fan.. *

Yixing, neye uğradığını şaşırmıştı. Yi Fan'ın dar kotundan belirgin olan dolgun kalçalarına bakarken bulmuştu kendini. Kafası Yi Fan'ın hızlı adımlarıyla sallanıyor ve kalçasına çarpıyordu.

" Yaaaaa! Se-n nap-tığ-ını san-ı-yor-sun? "

" Ahhh! Acıdı! "

Yixing, kalçasına inen şaplakla bağırmıştı. Yanıyordu kalçası ve acı tüm vücuduna yayılıyordu.

" Seni dava edeceğim! Beni yine kaçırıyorsun! "

" Unuttun mu? Ben seni kaçırmadım sen kendin geldin! "

Yi Fan, alayla taklit etmişti Yixing'in ses tonunu. Evinde söylediği şeyi kast ettiğini anlayacak kadar zekiydi Yixing. Bedeni hızla inmişti Yi Fan'ın omzundan, korku tünelinin arkasına. Yi Fan'a doğru bir adım atmıştı hızla. Yi Fan o'ndan daha hızlıydı, Yixing'i bileklerinden tutarak yapıştırmıştı taş duvara. Tek eli içine almıştı Yixing'in bileklerini; kafasının üzerine sabitlemişti. Diğer eliyle Yixing'in açık olan gömlek düğmelerinin arasından tenini okşadı.

" Aa aa! Sakın! Sakın bağırmayı düşünme.. Sakın tekmeleyip kacmayı da düşünme. Korkma, sana bir şey yapmayacağım. "

* Şimdilik *

" Ne-ne istiyorsun öyleyse? "

Elleri hızla çözmüştü Yixing'in iki dügmesini daha.

" Şhhhş, sakin ol! Korkma.. "

Yi Fan, yavaşça itmişti Yixing'in korkuyla bileğine doladı ellerini. Sadece Yixing'i kontrol ediyordu. Tenine bakıyordu. Teninin dokusuna, yumuşaklığına. Dudakları yavaşça ilerlemişyi boynuna. Göğsüne kinan ellerle beklemişti..

" Dur! N'apıyorsun? Ba-ba-bana tecavüz mü edeceksin? Sanırım burası çığlık atmam gereken yer. "

" Sadece kontrol ediyorum. Zamanı geldiğinde sende bir sorun olmadığını anlamam için. Az sonra duyacakların seni korkutabilir, kaçabilirsin de. Ama kabul edersen.. Kabul edersen sana hayal edemeyeceğin bir rüya yaşatırım. Inkar etme.. Internetten araştırdım. Şuanda kalp atışların hızlandı, nefesin düzensizleşti. Midenden tüm vücuduna bir his yayılıyor. Sana her yaklaşışımda miden kasılıyor ve bulaniyor. Göz bebeklerin büyümüş.. Bunlar arzuladığın kişi sana yaklaştığında hissettiğin duygular. Ben de daha farklı bir tepki oluyor. "