Haber alsın saflığın ışığında geceyi arayan
Ebedi konuğumdur göğümde karanlık
Zamanı peyder peyder geçer sanan genç
Nedir bu ölümle aranda ki yakınlık..
Silik tavan buğulu güneş
Bu mevsimde; soluklar intiharmış
Sönse yağmuru bilmeyen ateş
Sanki cehennemden ödünç alınmış
yanmalar...yanmalar
Karalanmakta alnım silinmekte cümleler
Toza bulandı yarın düne döndü seyirler
Görmekteyim önümde katre katre yaş
Ne akıl kaldı idrağa ne hayat dolu baş
Kurtul aşırlaşmış gölgelerden mana,
Yalnızlığımın mezar görmemiş haliyle kuçaklaş kuçaklaş...
Kopsa elinde kıyamet,üflense sur'am
Yeter ki bürünsen tene bir kez sarılsam
Okunmayı bekleyen mezar taşları
Toprağın sırrına vakıf tabutlar
Sabredin harfleri öğrensin gözler
Okusun yalnız dil ve kemik
Manasına varmadan körler...
Gidilsin gidilsin mahşere
Kader diyerek diller;
Gidilsin yalın ve sade,
Asra lahzâ derken ölüler;
Yürüsün bilmelerden uzak,
Manayı dûçar eylemişken öteler....
Yürüsün yürüsün kemik yığını ölüler..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÂHİB-İ MELÂHAT ( DÜZENLENİYOR )
PoetryBiz eksik kalacağız hep Ne kimsenin kavuşmayı dilediği biri Ne kimsenin gecelerinde bir parça hüzün Ne dinlediği şarkıda akla gelen düş Ne de bir kağıt parçasında şiir Ne de keşkelerinde bir ihtimal olacağız Biz eksik kalacağız Hep kayıp olacak bir...
