Hava çok soğuk değildi. Bu nedenden dolayı da üzerime siyah bir büstiyer altıma da beyaz bol bir pantolon giymiştim. Ne olur ne olmaz diye yanıma hırka aldım. Makyajımı yaptıktan sonra da çantamı ayarlayarak evden çıktım. 

Annemle babam birkaç gün izin almıştı. Ben de evde olmayacağım için, onlar da gezmeye gitmişlerdi. Evimin yakınlarında bir kafede oturacağımız için arabaya da gerek kalmamıştı. Yürümeye başladığımda, telefonumu çıkararak Alperene mesaj attım. Belki uyuyor olabilirdi. 

Siz: Sevgilim, uyanık mısın?

Alperen: Arıyorum. 

Saniyelerin ardından görüntülü konuşma isteği ekrana düştüğünde vakit kaybetmeden açtım. Islak saçlarıyla karşımda belirdiğinde, kamerayı biraz ileri iterek onu biraz daha görmeme yardımcı oldu. Gri renkteki havluyla saçlarını kurulamaya başlarken bu sırada da dudaklarını araladı.

"Günaydın, güzelim."

"Günaydın, ne yapıyorsun?"

"Yeni uykudan kalktım, o yüzden bir duş alayım dedim. Bedenim kasım kasım kasılmış."

"Duş iyi gelmiştir o zaman?"

"Senin parmakların daha iyi gelebilirdi."

Dudaklarımda gülümsemeyi bastıramadım. Yine ve yeniden Alperen ve sözleriydi.

"Beni bu kadar özlediğini belli etme." dediğimde pis bir sırıtış dudaklarında yer edindi. 

"Bir çaba sarf etmiyorum."

"Öyle mi beyefendi?"

"Öyle yavrum." Saçlarındaki havluyu bıraktığında, adımları açık bir alana gitti. Sanırım balkona geçmişti. Gözleri kısıldığında, ekrana bakmaya devam etti.

"Sen dışarıdasın, nereye gidiyorsun?"

"Kızlarla buluşacağım. Hatta şimdi gelmek üzereyim."

"İyi yavrum, selam söyle."

"Söylerim. Sen de saçlarını iyice kurut."

"Yavrum Adanalıyım ben."

"Biliyorum sevgilim de bu hasta olmayacağın anlamına gelmez."

"Hava sıcak burada, ama sen istiyorsan yaparım güzelim."

"Helal be gözüme girmediğin an yok, maşallah."

"Senin de yok. Ama benimki farklı bir anlamdan dolayı daha çok."

"Benim de o anlamdan çok giriyorsun."

"Ah be yavrum benim daha fazla ağzımın bağı çözülmeden sen kapat."

Gülerek yanıtladım onu. "Tamam kapatıyorum, görüşürüz."

"Görüşürüz."

Kafeden içeriye girdiğimde, kızların hepsi cam kenarında bir masaya geçmişti. Adımlarımı oraya yönelterek boş olan kısma oturduğumda "Günaydın." dedim.

 Hep bir ağızdan karşılık verdiklerinde, genç bir kız siparişlerimizi almış ve yanımızdan uzaklaşmıştı. Siparişleri verdikten sonra hepsinin gözlerine baktım ve o soruyu sordum.

"Görüşmediğimiz süre boyunca bana anlatmadığınız en büyük olay?"

Kısa bir sessizlik ardından sesleri senkronize olmuş şekilde çıktığında söyledikleri kelimeler şunlardı;

Flörtüm var. 

BÖLÜM SONU

Şaşırdık mı? Bence hayır

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Şaşırdık mı? Bence hayır.

Bölüm nasıldı?

Sormak istediklerinizi sorabilirsiniz?

Yanlış Pasaport|Yarı TextingWhere stories live. Discover now