25. bölüm

185 21 17
                                    

Türkiye'nin gözünden

İsveç'e terör konusunda büyük katkım dokunuyordu. Bizim Kürtler Türkleri görünce korkudan kaçıyordu. İsveç halkının hepsi kaçmıştı farklı Avrupa ülkelerindeydi. Sadece çok azı Türkiye'de

Türkiye'de olanlar daha şanslı AMK. Türkiye'ye giden İsveçlilerin sayıları artıyordu.(Omg) benim mülteci kampı diye birşey olmadığı için. Hepsini Türkiye'deki İsveç köyüne yerleştirdim. Demirbaş sağolsun

Sınırımı korumaya aldım. Hatta ülkemden asker çağırdım. Asker türk kadınları İyi nişancı. Hatta beceriksiz Kürt kadınları bile Arap kadını gibi kaçıyordu 🤣🤣🤣 birde I*İD ve teröre karşı geliyormuş ayyy

İsveç halkı tüm gerçekleri öğrendi. Birde grev yaptı ve K*rdistan ve P*K paçavralarını yaktı. İlk başta gurur duydum ama sonra işler kontrolden çıktı.

Mesela İsveç'te kalan Halk İsveç Kürtleri'ni 2. Dünya savaşında N@zi Almanyasında yaşıyormuş'sun gibi yapıyordu. İsveç Kürtleri'ni Yahudiler gibi diri diri yakıyordular yada evleri kundaklama yada en kötüsü bütün teröristleri 2. Dünya savaşında kafa kesme adında bir makinede ehh ediyordular.

İşin en kötüsü İsveç bu yapılan vahşi şeylere ses bile çıkarmıyordu. Yani terörist yada Kürt olsun bu biraz fazla gibiydi? Neyse İsveç ile görüşmeye gitmem lazım. Kaç hafta sınırında bekçi köpek gibi dikiliyorum.

Birkaç dakika sonra

İsveç'in odasının kapısını çalarım.

🇸🇪:" Gir!"

İçeri girerim beni görünce hemen ayağı kalkıp yanıma gelir

🇸🇪:" Türkiye geldin'mi? Şey açmı'sın? Yada yorgun?"

🇹🇷:" Hayır bunun için gelmedim"

🇸🇪:" Oh, şey Avrupa ülkeleri terör konusunda asker getirecek ülkemde terör sıkıntısı azaldı diye"

Bütün herşeyi bana yaptırın sonra

🇹🇷:" Bu harika! Benim demek'ki işim kalmadı "

Tam arkamı döndüm. İsveç eli ile kolumu sıkıca tuttu.

🇹🇷:"Ne oldu?"

🇸🇪:" Türkiye lütfen gitme! Beni bu haldemi bırakacaksın?"

🇹🇷:" Birden fazla Avrupa ülkeleri koruyacak daha ne istiyorsun? Hem boğazları açtım ve NATO'ya bile girebileceksin"

🇸🇪:" Ama onlar senin gibi koruyamaz"

Birazcık şok oldum doğrusu

🇹🇷:" Bende gitmek zorunda -"

🇸🇪:" Değilsin!"

🇹🇷:" ...."

İsveç'i ilk defa sinirli görüyorum. Derin bir soluk ile bir elini arkamdaki dolapa koyar. Diğer elinide dolapa koyar. Ben kaçamayım diye. Yüzüm kızardı bu banamı asılıyor? İsveç sırıtmaya başla

🇹🇷:" İsveç ne yapıyorsun?!"

🇸🇪:" Senin gibi kediyi sevmeye çalışıyorum ~
🇹🇷:"İsveç benden uzak dur! "

🇸🇪:" bu kadar vahşi olma ~sadece seni sevmeye çalışıyorum ~"

🇹🇷:" Sevme beni! "

🇸🇪:" Ömür boyu yalnız olamazsın! Ben varım ~"

🇹🇷:" Yalnız başına ayakta dimdik durdum "

🇸🇪:" Hadi Türki~benimle akşam yemeği ye ~"

🇹🇷:" Acaba akşam yemeğimi yoksa randevumu? "

🇸🇪:" Ne önemi var sen sadece kabul et "

🇹🇷:" Hayır desem? "

🇸🇪:" Böyle bir seçeneğin yok! "

İsveç sınırı aşıp dizi ile ayağımın arasını açtı ve vücudu benim eteğimin olduğu tarafa sürtmeye başladı. Lan! Sırf bu durumdan kurtulmak için kabul ettim. Utancımdan öldüm

🇹🇷:" T-tamam! "

İsveç birden durur

🇸🇪:" Yani kabul ediyorsun? "

Kafa sallarım

🇸🇪:" Akşam 20:00 seni alırım kedicik ~"

Yanağıma bir öpücük kondurdu. Ve odadan çıkıp aşağı indi.

10 Oy!
(Oy oranını artırmak için yaptım yoksa genelde 5 Oy. Bende bu kitapa emek harcıyorum)

꧁♡𝑺𝒉𝒂𝒅𝒐𝒘♡꧂Where stories live. Discover now