"Hayır kızar diye takmadım"

"Aferin iyi yaptın"

"Ne yapalım polisi arayalım mı"

"Olmaz arayamayız"

"Başka ne yapabiliriz"

"Eğer Kumsal orada olursa bile polisler yakalarsa fena olur"

"Tamam işte bizde polislerle gideriz sonra Kumsalı buluruz"

"Ne diyeceğiz polislere"

"Çatışma var diyeceğiz"

"Tamam sen dur ben ararım"

"Tamam sende hazırlan geliyorum seni almaya"

Laleyi almak için ofisten çıktım...


Lalenin anlatımıyla;

3 Hafta önce

"Kerem seni çok özlüyorum  sensiz dayanamıyorum lütfen geri gel lütfen"

Evet yine gelmiştim Keremin yanına mezarına gelmiştim ve yine ağlıyordum.

"Sen gittikten sonra bizde bittik artık bir araya bile gelemiyoruz sen olsan bizi bir şekilde bir araya toplardın ama şimdi sende yoksun bizde"

Ses yoktu ne bekliyordum ki kalkıp bana sarılıp ağlamasını mı.

"Kalk haydi kalk yine  beni kıskan yine bana karış yine bu elbise kısa değiştir de telefonumu her hafta kontrol et yemin ederim tek kelime etmeyeceğim ne olur kalk yeter ki kalk sen"

Omuzum da bir el hissettim bir an Kerem zannettim hızla arkama döndüm.

"Kerem"

Ama Kerem değildi bir yabancıydı tanımıyordum ben bu adamı hemen geri bir adım attım.

"Pardon pardon sizi korkutmak istemezdim ben sadece iyi misiniz diye sormak istedim ağladığınızı görünce gerçi insan sevdiğinin mezarı başına gelince ağlamaması mümkün değil"

"İyiyim sağ olun"

"Neyiniz oluyor"

"Abim, kardeşim, sırdaşım, arkadaşım kısacası her şeyim"

"Başınız sağ olsun"

"Sağ  olun"

Elini uzattı.

"Bu arada ben Aziz Sancak"

 Bu soyad Oğuzla aynıydı acaba bir akrabalıkları var mıydı. Adamın  havada kalan elini sıktım o an karnıma bir sancı girdi  midem yanmaya başladı neden böyle oldum ki heyecanlandım galiba.

"Merhaba bende Lale"

"Memnun oldum Lale hanım bir kahve içelim mi isterseniz  hem kafanı da dağıtmış olursunuz"

Ne diyeceğimi bilemedim çünkü bu adamı tanımıyordum ve tanımadığım bir adam ile kahve mi içecektim etrafımızda onca düşman varken ama kalbim git git diyordu.

"Olur"

Neden kabul ettiğimi bile bilmeden bir adamla kahve içmeye gidecektim.

"Tamam o zaman buyurun Lale hanım"

O gün Azizle çok güzel vakit geçirmiştim  ve o son görüşmemiz olmamıştı aksine bir kaç gün daha buluşmuştuk kalbimde bir şeyler oluyordu galiba aşık oluyordum tabi o gün Kumsalın evine gelip bize silah çekene kadar her şeyin bir oyun olduğunu anladım Kumsala ulaşmak için beni kullanmıştı bu beni daha kötü hissettiriyordu Kumsala ihanet etmiştim. Ve o şerefsiz Kumsala bir şey yapacaktı eminim ve benim bir an önce Kumsalla konuşup olayları anlatmam lazımdı ama korkuyordum ama Kumsal anlayışlı biriydi eminim beni anlayışla karşılardı. Kumsalı bulmak için hemen Atlas eniştemi aradım çünkü o bize yardımcı olurdu eminim.

Eniştemmm aranıyor...

"Alo efendim Lale"

"Enişte ne yapıyorsun"

"Çalışıyorum karakoldayım"

"Kumsala aranız bozuk mu hayla"

"Bilmiyorum Lale galiba boşanacağız"

"Enişte lütfen bundan önce benimle buluşur musun çünkü sana önemli bir şey söyleyeceğim ikinizin hakkında"

İkisinin birbirlerini delice severken ayrılmalarına asla ama asla izin veremezdim hemde Dilan hanım yüzünden Kumsal her ne kadar bana kızacak olsa da bunu olayların hepsini Atlas enişteme anlatmam lazımdı nede olsa kocasıydı bütün olanı biteni öğrenmek onun en doğal hakkıydı.

"Tamam bir şey mi oldu aradın sen inşallah kötü bir şey yoktur"

"Şey enişte bu mezarlığın ilerisinde ki orman var ya orada silah sesleri geliyor korktum acaba ne oluyor sana haber vermek istedim"

"Emin misin"

"Evet"

"Sen nereden biliyorsun"

"Şey ya ben Keremin yanına gittim de sesler gelince aklıma sen geldin"

"Tamam Lale sen evine geç biz gidiyoruz bu arada Kumsal nerede "

"Kumsal mı şey biz zaten onun evine gideceğiz bu akşam bir kız kıza eğlenelim Kumsalda kafasını dağıtmış olur"

"Neden"

"Nasıl neden enişte kız gelip senden özür diliyor ama sen kıza kalkıp boşanalım diyorsun elbet kız üzülür"

"Üzülüyor mu cidden"

"Evet enişte ne sandın kızın kalbi taştan mı"

"Neyse biz çıkıyoruz"

"Tamam enişte bizi de haberdar et"

"Tamam"

Telefonu kapatıp hemen hırkamı giydim birde bazı malzemeler aldım her ihtimale karşı Kara beni çoktan aşağıda bekliyordu. 

"Ne yapacağız şimdi"

"Polisler oraya gidecek bizde arka yol var oradan gireceğiz ve kumsalı arayacağız sen arabada kal ben arayacağım"

"Olmaz bende geleceğim"

"Lale seni tehlikeye atamam"

"Bir şey olmaz bana"

"Bak polisler geleceği için bizim çok hızlı hareket etmemiz lazım şimdi sen gelsen Allah korusun Kumsal yaralı ise dayanamayacaksın ağlarsın ve bu bizi yavaşlatır ben iki dakika içinde Kumsalı aramaya gideceğim bulup geleceğim ki hızla oradan uzaklaşalım eğer ben 10 dakika içinde gelemez isem bas gaza git tamam mı"

"Tamam"

Eveeet bir bölümün daha sonuna geldik umarım beğenmişsinizdir. Yorumlarınızı bekliyorum aynı zamanda desteklerinizide. Hepinizi çok seviyorum 💖✨

BEYAZ SİYAHWhere stories live. Discover now