soğuk gece

17 2 0
                                    

O an Attion un her bölgesine gelen güneş ışığı sadece bir alanı ısıtamadı o alan , o kadar çok soğuktu ki artık hareket edemeyecek hale gelindi , insanlık şu zamana kadar gelişti ama diğerleri her zaman ilerideydi ve kurtuluş yavaş başlar

" soğuk " 

" uyan almina sabah oldu " violet yengem beni dürttü

" birazcık daha uyusam olmaz mı yaa " yengemin kıkırdamaya başladığını duydum daha gözlerimi bile açamıyordum 

" uyanmalısın , hep birlikte kahvaltı yapalım abinde geldi " bir hışımla yerimden doğruldum

" abim mi , iyimi "

" evet iyi " yengem üzüntülü halinden birazcık da olsa çıkmıştı

" hadi yemek yiyelim " yengem mutluydu ve bende mutluydum ama bu mutluluk ne zamana kadar sürecekti ne zaman kadar mutlu kalabilecektik , ya aramızdan birisine bir şey olursa

" bir şey olmayacak " yengem karamsarlığımı fark etmişti ve kendini mutluymuş gibi göstermeye çalışıyordu

" haklısın olumsuz düşünmemeliyiz " ona doğru döndüm ve tebessüm ettim , ayağa hızlıca kalktığım için başım döndü ama iyiyim ah kendimi avutmayı bırakmalıyım bas baya ölüme gidiyorum off

siyah çadırdan çıktık ve büyük beyaz çadıra girdik çadırın içinde 4 kişilik bir sofra 3 hizmetçi ve 6 muhafız vardı ama en çok göze çarpan kişi kafasında Ermano nun tacını takan kişi oldu , o artık velihat prens değil imparatordu yeşil gözlerimiz sabitlendi birbirimizin gözünün içine bakıyorduk o bir saniye benim için yıllara bedeldi , abim beni baştan aşağı süzdü 

" fiziksel yok ama kalbin de var mı ? " 

" çok derin " bana hüzünlü bir şekilde baktı

" son anları ... nasıldı ? "

" onlar , gülümsüyordu " hızlı cevap verdim ki yalan olduğunu anlamasın , bu cevabım kalbimin içindeki yarayı kanattı yara asla iyileşmeyecekti , iyileşse bile kim iyileştirecek 

abimin yanakları ıslandı başını öne eğdi , o an bir şey fark ettim gözlerinin altı morarmıştı yorgundu acaba ne zamandır uyumuyordu  ve yeniden gözlerimiz kesiştiğine ise ben neden abime doğruyu söylemedim diye pişmanlık içinde kıvranmaya başladım 

" yemeğimizi yiyelim " o sırada çadırın perdeleri açıldı , violet yengem ve ashley geldi abim ashle yi görünce birazcık da olsa yorgunluğu gitmişti ashle yi öpücük yağmuruna tuttu tam o sıra kalbime bir sızı girdi acıttı ama sanki dejavu yaşıyordum ve bu his canımı çok yaktı çadırın perdesi yeniden açıldı içeri zacerion girdi reverans yaptıktan sonra abimin yanına gidip kulağına bir şeyler mırıldandı abimin kaşları çatıldı 

" siz yemeğinizi yiyin ben çok geç kalmam "abim bize tebessüm etti ve zacerion bize tekrar selam verdikten sonra abimle çadırdan ayrıldı bir süre yengemle bakıştık sonra bir sürede yemekle bakıştık 

" haya , haydi yiyyin ( hala , haydi yiyin ) "

" tamam ashley " dedikten sonra çadırda sadece çatal kaşık sesi duyuluyordu ne birbirimize bakıyorduk ne de birbirimizle konuşuyorduk 

yemeğimizi yedikten sonra ashley le oynadık biraz , etraftaki koruyucu şövalyelerde bize katıldı ashley oldukça mutlu görünüyordu o korkmasın diye savaş alanından uzak olan çadırların tarafına gittik 

ashley bir süre sonra çiçek toplamaya gitti ve gözümün önünden saniyeler içerisinde kayboldu şövalyelerle çiçeklerin olduğu bölgeyi ardık ama bulamadık endişeden çıldırmak üzereydim , çok telaş yapmıştım ki

Mavi Ay IşığıWhere stories live. Discover now