Asker Falan İşte /texting/

45

SELAMMM

Bebeklerimmm

Kuzularımm

Sizi çokkk özledimmm

Sonunda bitti sınav haftam çok şükürrrr

Artık tamamen buradayımmm

Ayrıcaaaaa

1 MİLYON OLDUKKKKK

Hatta geçti bile 1 Milyonu😢😢

Çok mutluyum ve gururluyumm

Hepsi sizin sayenizdeee

Sizi çoook seviyorummm

İyi ki💦

Bölüme geçelimmm

___

"Ya abla gülmeyi kessene!" Batu'nun bana karşı sinirli sinirli konuşmasıyla elimdeki buz torbasını gülerek gözünün altından çektim.

"Batu kusura bakma ama çok güzel dövmüş Aris seni." Hâla kıkırdamama hakim olamazken Batu sinirle elimdeki buz torbasını aldı ve gözünün altındaki morluğa tuttu.

"İyi dövdü şimdi birşey diyemiyorum." Onun bu depresif cevabıyla artık tutamadığım bir kahkaha attım.

"Ya sen de mal mısın? Niye herkesin gözü önünde cilveleşiyorsun Elisle."

"Ne bileyim ben ya! Seninledir zannediyordum Aris abiyi." Başımı geriye doğru atarak önüme gelen perçemleri yüzümden çektim.

Aris ile, Batu ve Elisi görmemizin ardından Aris sadece konuşacağını söyleyip Batuyu kolundan tuttuğu gibi ağaçlıkların oraya sürüklemişti.Tabii ben bu "konuşacağız" kelimesine hiç inanmadığım için onlar iyice gözden kaybolunca arkalarından gitmemle Aris'in Batuya yumruk attığını görmem bir oldu.

Olaya hemen müdahale etmiştim ama Batu iyi dayak yemişdi.Ben hemen Batuyu kolundan tuttuğum gibi kampa getirmişdim ve şimdi de yüzüne pansuman yapıyordum.

Batu oflayarak buzu gözünün altından indirdi.

"Ya bu adam ne istiyor benden! Sizde sevgilisiniz ben bişey diyormuyum kardeşin olarak!" Batu isyankar bir şekilde konuştu.

"Diyemezsin de zaten canım, ama haklısın yani Aris abartıyor." Oturduğum yerden kalkarak Batuya döndüm.

"Şimdi ablan halledecek bebeğim bunları kafana takma sen."

"Helal lan Yusufii." Batuya göz kırparak kamp alanına doğru ilerledim.

Kamp yerinde bizim dışımızdada kamp yapan insanlar olduğu için oldukça kalabalıktı. Aslında sadece bizim ekip olarak plan yapmışlardı ama benim kamptan ölümüne korktuğumu daha net anladıkları için daha kalabalık ve etkinlikli bir kamp alanına gelmek zorunda kalmışlardı.

Sinirli sinirli gözlerim Aris'i ararken onu ağaca yaslanmış ve askeriyede gördüğüm birkaç askerle ciddi bir yüz ifadesiyle konuştuğunu gördüm.Kaşları çatık bir şekilde elindeki sigarayı dudaklarının arasına götürmüştü ve pür dikkat karşısındakini dinliyordu.Aris'i daha net görmemle adımlarımı yavaşlatıp yanına doğru yürüdüm.Ara ara diğer elindeki çakmakla oynuyordu.

Aris dudaklarının arasından sigara dumanını üflediğinde yanlarına oldukça yaklaşmıştım.Beni fark eden Aris'in gözleri birkaç saniye yüzüme değindi ve bakışları hâlâ benim üzerimdeyken karşısındaki askerlere birşeyler söyledi. Askerler onun lafının ardından hızlıca durdukları yerden ayrılıp Aris'i yalnız bıraktılar.