Kırık

84 10 22
                                    


5

"O, ayın en güzel gecesiydi, gecenin kızıydı"


Sevmek,
Sevdiğin kişiyle birlikte olmak değildir unutma!
Çünkü aşk;
Onunla yaşamak değil,
Onu yaşatmaktır aslında...

~ Nazım Hikmet ~

Nehir'in gittiği o günün üzerinden tam bir ay geçmişti. Kapatmıştım kendimi. Eski Atlas’a dönerken her gece şarkımızı dinliyordum çünkü ne zaman düşersek bu şarkıda buluşacaktık ama o yoktu. Gelmiyordu. Çaresizce belki arar diye sürekli telefonuma bakıyordum. Biliyorum gelecekti ve bana tekrar geldiği gün ben burada olacaktım. Yaralı kalpler birbirini incitmezdi. Onun yaralı kalbi benim kalbimi yarım bırakmaya dayanamazdı.

Onun olmadığı her günün gecesinde ona özel olan defterime hislerimi anlatan bir şiir yazıyor ve nasıl sevdiğimi söylüyordum. Belki okur umuduyla yazmaya devam edecektim. Uygulamada hesabını kapatmamıştı ama gittiğinden beri hiç çevrimiçi olmamıştı. Bekleyeceğim Nehir yaralı kalbin bana gelene kadar bekleyeceğim. Korkuyordu tekrar güvendiği biri tarafından incinmekten biliyordum. Ama onun bilmediği bir şey vardı ben ondan daha çok korkuyordum bana güvenirken inciteceğim diye. Söylediğim bir cümle, bir kelime onu kırar diye deli gibi korkuyordum.

Onun ruhu bir ihtiyar kadın kadar yorgundu…

İşte tam o gün umudumun tükendiği anda tekrar girmişti hayatıma ve ben o gün anlamıştım umutsuz kalbimin Nehir’e tutunduğunu. O gün anlamıştım çok sevdiğimi. Nehir Özbay hayatımın en güzel parçasıydı.

13 AĞOSTOS 2021

İşten çıkıp eve gitmek için motoruma bindim. Kaskı taktıktan sonra bugün kaçıncı kez yaptığımı umursamayarak tekrar uygulamaya girdim. Her gün uygulamaya girip girmediğine bakıyordum. Gördüğüm şeyle dona kalmıştım. Şuan, tam şuanda çevrimiçiydi. Gelmişti. Nehir gelmişti. Geri dönmüştü. Bir süre öylece kalıp çevrimiçi oluşunu seyrettim. Hemen ona yazmak isterken durdum. Ya giderse ya bu sefer yazdım diye rahatsız olup asla dönmezse. Vazgeçmiştim. O bana gelene kadar bekleyecektim sadece.

Telefonu cebime koyup hızla eve doğru yol aldım. Eve girdiğimde tekrar kendimi koltuğa attım. Nehir gittiğinden beri yatağımda uyumuyordum sadece o bana alıştırmıştı yatağımda huzurlu bir uykuyu. O gidince tekrar eskisi gibi koltukta uyumaya devam ediyordum. Odamız gökyüzü yatağımız bulut olacaktı. Her gece gökyüzünde buluşmak için söz vermiştik. Ama o yoktu ve gelmiyordu. Gökyüzü Nehir olmadan anlamsızdı. Uygulamaya girdiğimde gelen bildirimle tekrar kalbim deli gibi atmaya başlamıştı.

Nehirnaz36 bir gönderi paylaştı.

Bildirime dokunduğumda çıkan paylaşımla yüzümde tebessüm oluşmuştu.

Nehirnaz36 (20.30)
Her gece benimle; pera – uyu bebeğim

Biliyordum işte. Hissediyorum. O da benim gibi her gece dinliyordu yaralı kalbimizin şarkısını. Birbirimizden habersiz şarkımızda buluşuyorduk her gece. Dayanamayıp tereddütle gönderinin altına yazdım.

Şarkıda dediği gibi odamız gökyüzü, yatağımız bulut olsun. Çünkü biz gökyüzünden vazgeçersek…

Devamını getirmesi umuduyla öylece gönderdim yazdığımı. Kalbim o gelince durmadı tekrar attı onunla yaşamak için. Ama bu sefer tek bir fark vardı. Bu sefer daha hızlı, daha özlemli ve umut dolu atıyordu kalbim.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 12, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Yaralı KalplerWhere stories live. Discover now