6> Kızgınlık

771 68 13
                                    

Uyarı : İlerdeki zamanlar da kelimeler ve cümleler değişebilir. (Eklenebilir ve ya çıkarabilir)

Uğur Narin

Neredeyse 3 hafta oldu ve okula o kadar çok alıştım ki okuldaki alfaların kokusu beni rahatsız etmiyor ve alfalar bile benim kokumu alıştı. Tabi bana yürüyen alfaları unutmamak lazım ama onları kafaya takmıyorum.

Bir keresinde odamın önünde bir sürü hediyeler vardı ama onları sadece 1 kere gördüm sonra bir daha görmedim. İlk başta Faruk'un parmağı olduğunu düşündüm ama hediyeler hakkında bir bilgisi olmadığını söylemişti ve bizde buna inandık peh. Bu odaya girmeyi kimse cesaret edemiyor ve kapının önünde bir şey varsa hayatta dokunmuyorlar. Nasıl bilmiyor olabilir ki neyse zaten bazıları çok kötü, bazıları da şehirden aldıkları bir kaç hediyeydi.

1 haftada 2 gün şehire gitmemize izin vardı hatta gitmek isteyen sabah otobüse binip gidiliyordu. Ben gitmedim gitmekte istemedim. Kızgınlık ilaçlarım yanımda var hem yedeklerin bile yedeği var. Eyvah! Gerdanlığı unuttum yani tasma. Tasma, azgın alfalardan mühür yerimi koruyor yani mühür yerimi kapatıyor.

Şuan bahçedeki oturma yerlerine oturmuş Rüzgar ve Rüzgar'ın başka sınıftaki alfa arkadaşıyla sohbet ediyorduk. Tepemizde güneş gelince biraz durmak istedim sıcaklığı seviyordum.

Konuşmaya devam ederken durduk yere aklıma Faruk gelmişti. Yüzü, vücudu, bakışları, duruşu aklıma geldikçe onun yanına gitmek istedim. Rüzgar'la vedalaşıp odama gittim odaya girer girmez Faruk'un kokusu burnuma dolup taşıyordu. Lavanta kokusu bu kadar güzel olur mu?

Kokuyu içime çektikçe çekesim geliyordu ve bu beni deli ediyordu. Faruk'un dolabın önüne geçip dolabı açtım. Dolabı açtığımda kokusu daha yoğun gelmeye başladı. Bu kadar güzel kokuyor muydu?

Dolaptan siyah ve kısa kollu sweet tişörtü aldım. Kıyafeti burnuma getirip kokusunu içime çektim. Ayyy gerçekten deli edici feromonlarına sahip. Üstümdeki tişörtü çıkartıp onun tişörtünü giyindim. Bana biraz büyük gelmişti kollarımı havaya kaldırdığımda popomun neredeyse yarısı gözüküyordu. Altımada kısa şortumu giyinip Faruk'un yatağına uzandım.

Yorganın altında yastığı bacak arasına alarak sarıldım ve yastığı Faruk gibi düşündüm. Odasına fazla gelmediği için çok rahattım zaten şu son 2 gece bile odaya gelmiyor.

*******

Gözlerimi yavaşça açtım, uyuya kalmışım uyandığım da kendimi Faruk'un yatağında buldum ve yastık kafamın altındaydı. Yatağın üstünde oturur pozisyona geldiğimde içeriye Faruk gelmişti. Saçı ıslak ve kafasında baş havlusu vardı, duş mu almış?

"Günaydın uyuyan güzel" dedi dolabımdan saç kurutma makinesini alırken. Eşyalarımı almasına dert etmiyordum çünkü bende onun eşyalarını kullanıyorum. Ayaklarımın olduğu yere oturup konuşmasına devam etti. "Ne oldu kızışman mı yaklaştı?"

"İple çekiyorsun galiba" dedim alay ederek fakat ciddiye almış gibi duruyordu.

"Bağırmanı mı? Neden olmasın." Dedi yorganı üstümden çekerek. Yavaşça üstüme gelip sağ ayak bileğimden tutup kendine çekti. Sağ ayağımı sol omuzuna koyup yavaşça yüzüme yaklaştı. Elini kafamın yanına koyarak destek alıyordu. Çok ciddi bakıyordu ve bu yüzüne hayran kalıyorum. Yüzüne daha da bakmak istiyordum ama saçlarında ki su damlacıkları yüzüme düşüyordu bu yüzden gözlerimi biraz kapatmak zorunda kalıyordum.

Tek Omega Ω BxB (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin