....

"O adamın ismi ne idi?"

"Dean." dediğimde yüz ifadesi anlık bambaşka bir hâl alsa da tekrar eski haline bürünmüştü.

"Peki yanında ki?"

Sert sesi bu günler de hiç durulmamıştı.

"Cyrus."

"O adamı gözüm hiç tutmadı."

"Dean'ın sağ kolu."

Kendimi yeniden bir sorguya çekilmiş gibi hissederken resmi bir o kadar da samimi olan konuşmamız son söylediklerim ile farklı bir hâl almıştı.

"Sen orada mahkum değil miydin?"

Bildiği bir şeyi sormasını duymazdan gelmeyi tercih etmeyi istesem de yeni bir tartışmanın fitilini ateşlemek istemiyordum.

"Evet."dedim.

"Bir mahkumdan ziyade onlardan biri gibisin."

Tartışmayı benim başlatmama gerek kalmamıştı sanki dünden buna razıymış gibiydi.

"Onlardan biri olmadığımı biliyorsun."

Kayıtsızca yanıtlamış olduğum soru karşısında derin bir nefes aldı.

Günler sonra ki konuşmamız onun ayağa kalkıp kapıya yönelmesiyle son bulmuştu.

"Umarım evli olduğunu unutmuyorsundur."

Dean'a karşı hislerim olduğu konusunda neden bu kadar ısrarcıydı. Ne zaman bu şekilde düşünmekten vazgeçecekti. Hem öyle bile olsa bu durum onu ne kadar ilgilendirirdi.
....

"Bugün daha iyi görünüyorsun?"

Parmaklarını yüzüne götürüp derin bir nefes aldı.

"Öyleyim... Sayende Lisa."

Artık bu isimle hitap etmemesini söylemeliydim. Koşullar değişmişti. Ve bu isimle bana hitap ettiğini duyan Zeyd ile yeni bir münakaşaya girmek istemiyordum.

"Artık ismimle hitap edebilir misin?"

Mavi harelerini istila eden sayısız duyguların hiçbirini seçemedim.
"Biliyorum kız kardeşin..." Sözlerimi yarıda kestiğinde sıkıntıyla elini alnına götürdü.

"Sana gerçek adınla hitap edemem."

"Neden? Eğer..."

"Sözünü kestiğim için afedersin ama bu durum başka."

Nasıl bir durum olabilirdi ki? Rahatsızca yerinde hareket ettiğinde endişeli sesim bir kez daha kulübeyi kaplamıştı.

"Yaran mı acıyor?"

Ayağa kalkacağım an bana öyle bir bakışı vardı ki oturduğum yerde kalakaldım. Ve ona acıdığım için ilk kez kendimden nefret etmedim. Söze nasıl başlayacağını bilmiyor gibiydi.

"Eğer sana Lisa diye hitap edersem kız kardeşim olursun ama isminle hitap edersem.... Sevdiğim kadın olursun."

Aldığım nefes yarıda kesildiğinde sözlerini tekrarlayan beynim bu gerçeğe inanmamakta ısrarcıydı. Çelişkilerle dolu Nur heyecanla gizlendiği köşeden çıktığında heyecanını hiçe sayıp ayağa kalktım. Birkaç adım da daha da uzaklaştım.  Kalkmak için hareket ettiğinde durmadı için elimle işret ettim.
Durdu. Çaresizce gözlerime baktı.
Bu duyduklarım çok fazlaydı.

FİZÂNİWhere stories live. Discover now