Sedef (Düzenlemeye Alındı )

Final

"Bana iyi gelir diye gideceğim kimsem kalmadı benim..."

Gine bir gün daha başlıyordu , güneş kendini yavaş yavaş beli ediyordu. Bu Manzara çoğu kişiye yeni umut, bazılarına ise klasik güneşti ama etraflarına baksalar bu hallerine şükür ederlerdi

Karşımdaki dağdan yavaş yavaş kendini beli eden güneşe baktım. Bugünle birlikte 27 Gündür dağda' ki günümüzdü. 

Şerefsizler saçma bir dava için sınırdaki köylere baskın yapıyordu.  Buraya kırmızı listedeki baro denen herifi bekliyorduk aldığımız istihbarata göre baro bu guruba gelecekti dün akşam ama hala gelmedi it 

"Yusuf haraketlilik var mı" dedim.

"hayır komutanım " dedi. derin bir nefes aldım ve verdim. bu baro denen iti alırsak bizim dağ görevi bitiyordu bu günlük 

"komutanım" dedi yusuf 

"başlıyoruz hazır olun " dedi can 

"lan oğlum sen bir dur komutanımıza da bir şey dedirttirmiyorsunuz ki" dedi Yusuf 

"tamam söyle kardeşim tutan mı var ağzını bağlıyan mı var "dedi can. Yusuf bu sefer 

"komutanım dönünce bana kız istiyoruz Dimi" dedi yusuf. ona bakmak istedim ama bizden en uzağa gidip görüşün iyi bir yere gitmişti 

"niye ben yusuf hı ben senin anan mıyım baban mıyım oğlum niye ben istiyorum hem kızı git Mahmut istesin olmadı can haa oda olmadı albay" dedim 

"komutanım siz cidden albayın kız istemeye götüre bileceğimiziz düşüne biliyor musunuz. hem komutanım yiğit yüzbaşıda gelir olmaz mı. beni bu ibnelerin eline mi bırakıyorsunuz" dedi 

 "neyimiz beğenmiyorsun lan neyim var hem benden iyi kim kız istiye bilir ki" dedi can 

"de git kardeşim senle 'gel kardeşim beraber kafeye gidelim dedimiz de başımızdan ne olaylar gelmişti de git" dedi yusuf 

"lan kız istemeyle kafeye gitmek aynımı lan" dedi şaşkınlıkla can 

"ya olum uzatma sen ya" dedi yusuf. can bir şeyler demişti ama sesi anlaşılmamıştı. bundan sonra kimse konuşmamıştı herkeste biraz yorgunluk vardı  

"komutanım bir hareketlilik var" dedi yusuf 

hemen silahımın dürbünü yaklaştırdım evet bir hareketlilik vardı arabalar geliyordu 

"napıyoruz komutanım " dedi emir 

"komutanım direk dalalım bence" dedi mustafa. iki araba geliyordu. çadırlardan terörüstler çıkmaya başlamıştı 

"tim" dedim "baron arabadan indinde başlıyoruz benim atışım ile atış serbest baro'yu sağ lazım " 

"emredersiniz komutanım" dedi hepsi bir ağızdan 

araçlar durmuştu çadırdan nerdeyse bütün terörüstler çıkmıştı. ve baroda arabadan çıkmıştı. Ve benim atışımla timde başlamıştı. 

kısa sürmüştü çatışma nerdeyse iki,üç kalmıştı baroda bir köşeye saklanmıştı it 

son teröröüstlerde ölmüştü 

(şimdi diyeceksiniz ki terörüstü niye doğru yazmıyorsun veya o yazım yanlışı düzelt diyeceksiniz ama içimden gelmiyor doğru yazmak )

"etraf temiz komutanım" dedi yusuf onun talimatıyla yerimden yavaşça doğruldum 

"barooo" dedim bağırarak aşağı inerken. benle beraber mustafa,can,engin iniyorduk 

"elma dersem çık armut dersem çıka" dedim " çıkmaman işime gelir ama sen bilirsin" demiştim