Küçük Atışma

823 52 33
                                    

Konuşmanın üstünden 2 ay geçmişti. Ne Tom'un yüzüne bakıyordum ne de o bana bakıyordu. Sanki birbirimiz için hayalettik. İçimde bir eksiklik, bir boşluk hissediyordum.

Üzgünüm. Neden böyle yaptığını anlamıyordum. Belki zihnini okumalıyım.

Ama anlar. Tom zeki birisi, o benim zihnime girmeye çalıştığında ben farkediyorum. O da farkeder.

Burda ikimizden başka bunu yapabilen yok. Ben olduğumu anlar. En iyisi vazgeçmek.

"Bu okulda ölüm yiyenler hariç seninle tek kelime ediyorsam bu okulda ki salaklardan değilsindir."

Aklıma Tom'un bu sözleri gelmişti. Ama bu sefer vazgeçmek değil, içimden gelmiyordu, öğrenmek istemiyordum. Benden nefret ediyorsa eğer bunu bilmemek daha iyi.

Neden böyle şeyler diyorum? Neden benden nefret etmemesini istiyorum? Boşlukta gibi olmamın sebebi ne?

"Hadi ama Elena, okulda ki herkes seni tanıyor ve sen de onları tanıyorsun. Gayet popülersin. Aran da kötü değil. Seni seven onca kişi var birisine şans versen?"

Adele Chris, benim flört yapmam için bana baskı yapıyor.

"Hayır Chris, yapmayacağım. İstemiyorum neden anlamıyorsun?"

"Hadi ama! Çok güzelsin, havalısın, eğlencelisin. Yani ciddi olmadığın sürece eğlencelisin. Mesela Orion Black. Çok yakışıklı."

"Black arkadaşım Adele."

"Arkadaşın olmayan biri seçelim."

"Offf ben kütüphaneye gidiyorum."

"Ancak kütüphaneye git sen de. Ne buluyorsun orda?"

"Kitap."

"Ciddimisin!?"

"Evet."

"Off Elena. İyi görünmüyorsun."

"Değilim zaten."
Dedim ve ordan ayrıldım.

Biraz ders çalıştıktan sonra Abraxsas önümde ki sandalyeye oturdu.

"Bugün dersler yok. Tadını çıkarsana."

"Halsizim biraz."

"Normal, yemek yemiyorsun ki. Bitkin düşüceksin Elena. Birşeyler yemen lazım."

"Yiyorum zaten."

"Sence bu yalanı yedim mi?"

"Yedin."

"Hayır yemedim. Neyin var senin? Hiç yüzün gülmüyor. Ve bu durumdan rahatsızım Potter."

"Üsüttüm herhalde."

"Revire gittin mi?"

"Gittim. İlaç içtim." Yalan.

"İyi bari. Benim kalkmam gerek, görüşürüz."

Hiçbir şey dememiştim. Yatakhane yemekhaneye çıkıp aynadan kendime bakmıştım. Adele'nin dediği kadar güzelmiydim?

 Adele'nin dediği kadar güzelmiydim?

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Hangisini tercih edersineniz)

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


(Hangisini tercih edersineniz)

Ardından ortak salona geçtim. Çoğunluk hogsmade ye gezmeye gitmişti. Bu yüzden salon boştu.

Kapı açıldı ama kimin geldiğine bakmadım. Öylece koltukta oturuyordum. Arkama yaşlanmış, bacaklarım serbest öylece pencereye bakıyordum.

Erkekler yatakhanesine çıkan kişiye baktım. Oydu. Tom..

Artık konuşmanın vakti gelmişti.

"Tom!"

Durdu ama arkasını döndmedi. Ben de şeklimi bozmadan oturduğum yerden konuşuyordum.

"2 ay oldu. Bana açıklama yapmak zorundasın."

"Kimseye birşey açıklamak zorunda değilim."

"Bana öylece uzak dur dedin. Neden?"
Tam gidecekken,

"Dur! Ardından beni öylece düşüncelerle bırakamasın. Buraya seninle beraber geldim. Bana öylece uzak durmamı söyleyemezsin!"

"Çünkü öyle gerekiyor Elena"

"Öyle gerekiyor, öyle gerekiyor, öyle gerekiyor. Yeter artık! Haklısın birdaha konuşmayalım tamam mı? Geleceğe gidip orda yaşicam. Dumbledore planını erkene çek." Dedim bağırarak ve hızlı adımlarımla ortak salondan çıktım. Görmüyordum ama arkamdan baktığını hissedebiliyordum.

Kimsenin olmadığı kızlar tuvaletine girdim ve iki elimi lavaboya yaslayıp derin nefes alıp verdim. Sakinleşmeye çalışıyordum. Daha sonra iki avcumu yüzüme koydum ve bastırdım. Sinirden deliye dönmek üzereydim.

Nasıl hiçbir şey açıklamak zorunda değildi? Beni öylece arkasında düşüncelerimle bıraktı ve hiçbir şey açıklamak zorunda değilmiydi? Neyin kafasını yaşıyordu bu, aptal aptal hareket etmesinin sebebi de neydi!?

Havalı mı sanıyordu kendini? Asla, tam bir aptal hareketi. Herkese böyle davranabilir ama bana asla. Ben diğerleri gibi piyon değilim. Beni yönetemez.

Tom Marvolo Riddle ağzından

Çok sinirlenmişti. Bana bağırmıştı. Bana bağıran kişinin sağlam kalma ihtimali hiç yoktu ama ona birşey yapamadım.

Geleceğe gideceğini söyledi ve Dumbledore planını erkene çekmemi.

Gitmesini istiyormuydum?

Aslında farketmez.

Kimi kandırıyorum, gitmesini istemiyorum.

Sanki o giderse büyük bir yalnızlığa düşecektim.

Büyük bir boşluk.

Şuan ki boşluktan daha fazlasını...

Onunla konuşmam gerekiyordu. Ancak böyle üstümde ki yük hafiflerdi.

Ama ona ne diyecektim ki?

Sen gel voldemort ol bi kizla konusama 🥱

⭒✵𝐒İ𝐘𝐀𝐇 𝐃𝐄𝐅𝐓𝐄𝐑✵⭒ '𝐓𝐦𝐫 Where stories live. Discover now