Bölüm 20 (FİNAL)

Start from the beginning
                                    

"Sağol Serpil teyzecim, ablaların ya da teyzelerin işte her neyse, görevi budur" diye cevapladı Merve.

Ateş Merve'ye göz devirirken Eda gülümsüyordu.

Onlar sohbet ederken, hemşireler odaya geldiler. "Eda hanımı ameliyathaneye götürmeye geldik"

"Sezaryen ne kadar sürüyor?" diyerek öne atıldı Merve.

Hemşirelerden biri "Yaklaşık 45-50dk sürer, 1 saat içinde Eda hanımı servise çıkarmış oluruz." dedi.

"Teşekkürler"

Hepsi hemşireleri ve sedyede yatan edayı takip etti. Ateş ameliyathane kapısına kadar Eda'nın elini bir an olsun bırakmadı. "Seni seviyorum minik çiçeğim" diye kulağına son kez fısıldadı. "Ben de seni seviyorum aşkım." dedi ve Eda kapanan kapının arkasından gözden kayboldu.

İşte Ateş için asıl cehennem şimdi başlamıştı. Sevdiği kadına bişey olmasını istemiyordu. Kızlarının da sağlıklı bir şekilde doğmasını diliyordu. Zaten erken doğum oluyordu. 32 haftalıkken Eda doğum yapmış olacaktı. Doktor Eda'nın durumundan dolayı bebeğin erken doğabileceğini söylemişti. Ameliyatta bişeylerin ters gitmesi en büyük korkusuydu. Doktor öncesinde sezaryenin sorunsuz olacağı konusunda onları temin etmişti ama sonuçta yüzde 1 de olsa risk her zaman vardı.

Ameliyathanenin önündeki geri sayım böylece başlamış oldu. Merve ve Edanın annesi koltuklara oturmuş, Ateş ise ayakta bir oraya bir buraya volta atıyordu.

"Sakin ol baba, her şey kontrol altında" diyerek telkin etmeye çalıştı Merve babasını. Ama Ateş onu duyuyor gibi görünmüyordu. Edayı ve kızını kapıdan canlı bir şekilde çıkarken görmeden içi rahat etmeyecekti.

Dakikalar geçtikçe geçiyor, hala bir haber gelmiyordu.

Hepsinin gözü kapıdaydı. Doktorun çıkmasını ya da Edanın çıkarılmasını bekliyorlardı.

Ve beklenen, tam 57 dakika sonra gerçekleşti.

Eda kucağında Işık bebek ile beraber ameliyathaneden çıkarıldı.

Eda gülümseyerek kucağında bebeği ile birlikte onlara doğru getiriliyordu. İkisini gördüğü o an Ateş'in dünyası alt üst oldu sanki. İlk önce Eda, sonra Işık... bu iki küçük kız çocuğu Ateşin hayatını temelinden sarsmıştı. Şüphesiz ki hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı.

"OH BE!!!" diye bir ses duyuldu Ateş'ten. Rahatlamanın sesiydi bu. Hemşireler dahil herkes hem şaşırmış hem de gülmüştü bu tepkiye.

Eda ve bebeği yukarı servise çıkarılırken Merve onları videoya alıyordu. Bu anların ölümsüz olması lazımdı. Eda kolunda bebeği ile adeta ışık saçıyordu. Kızını kucağına almıştı sonunda. Bebeğinin kokusunu içine çekebilmişti. Ateş in ise gözleri dolu dolu olmuş ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Herkes çok duygusallaşmıştı.

Ateş Işık'ı kucağına ilk defa aldığında yutkunarak "Çok güzel.." diyebildi sessizce. "Çok masum benim küçük meleğim." Sonra Edanın alnından öptü. Birbirlerinin gözlerinin içine baktılar. Konuşmadan anlaşabiliyorlardı artık. İkisi de minnettardı.

Doktor gelip Eda'nın durumu hakkında bilgi verdi. Gayet güzel geçen bir operasyon olmuştu. Çocuk doktoru da Işık ı muayene etmiş geçmiş olsun diyerek yanlarından ayrılmıştı. Her ikisi de capcanlı ve sağlıklı bir şekilde odaya getirilmişti.

***

4 yıl sonra Italya'da...

***

ATEŞ (Arkadaşımın Babası)Where stories live. Discover now