Vakit

6 0 0
                                    

Her ne kadar nereden geldiğini anlamasam da sese doğru seslendim

" Kimsin ?"

"Yakında öğreneceksin."

Peki o gördüğüm rüyadan nasıl mı uyandım ? Hani filmlerde ana karakter boş boş dinlenirken aklına harika bir fikir gelirde bir anda gözü açılır ya , ben de aynısını yaşadım . İlk başta etrafıma bakındığımda kütüphaneye geldiğimi unutmuş olmalıyım ki aniden ayağa kalktım. Uyurken kucağıma düşürdüğüm kitap kalktığım sırada yere düştü. Ha evet en son bu kitabı okuyordum değil mi ? Yanıma alsam iyi olur . Umarım yokluğu fark edilmez. Etrafa bakınıp kütüphaneden çıktım . Bayağı bir uğraştıktan sonra Marionette'i bir kapının önünde dikilirken gördüm.

Amaris: Marionette?

Seslenmem ile tıklatmak üzere olduğu kapıdan elini çekti .

Marionette: Ah,Amaris odandasın sanıyordum. Çok fazla yemedin bu yüzden iyi misin diye kontrol etmek istemiştim.

Amaris: İyiyim endişelendiğin için teşekkürler.

Yanından geçip kapıyı açtım ve içeri davet ettim. Amaris'in odasının bir yerinde çay yapabileceğim bir çay takımı bulmuştum. Elime geçen bir tanesini hazırladıktan sonra iki fincanı alıp Marionette'in yanına gittim . Çay fincanının birini onun önüne koyduktan sonra kendi fincanımı da alıp Marionette'in oturduğu masadaki boş sandalyeye oturdum ., ben çayı getirene kadar Marionette'in masada bıraktığım ve az önce kütüphaneden aldığım kitabı incelediğini yeni fark etmiştim.

Marionette : Kütüphaneden mi aldın ?

Amaris : Evet.

Marionette: Bir dahakine daha dikkatli ol . Ortak kütüphaneye erişiminin olmadığını unuttun mu? Ama kitap ilgini çektiyse senin aldığının anlaşılmaması için ben aldım diyebilirim.

Ve evet keşke Amaris'in günlüklerini daha önce okusaydım dedirten bir olay daha . Ben nereden bileyim Amaris'in kütüphaneye girmesinin yasak olduğunu.

Amaris: Cidden mi ? Teşekkür ederim.

O sırada Marionette'in yüz ifadesi eski bir anıyı hatırlamışçasına buruk bir hal almıştı. Aramızda bir süre garip bir sessizlik oldu ve çaylarımız bitene kadar ikimizin de ağzını bıçak açmıyordu. En son Marionette'in çayının bittiğini fark ettiğim an tekrar isteyip istemediğini sordum. Sonrasında çay yaptığım seramik çaydanlığa yönelip Marionette'e bir bardak daha çay doldurdum.

Marionette: Geziden önce yaşananlar ve bu gün olanlardan sonra bana karşı soğuduğunu düşünmüştüm , ama eskisi gibi birlikte çay içebildiğimize göre bir sorun kalmadı umarım.

Amaris: İlk olarak bu sabah yaşananlardan dolayı ab- öhm genç efendi gayet haklıydı . Sizi o kadar bekletmemem gerekiyordu. İkincisi de , Geziden önce ne yaşanmıştı ki?

Marionette: Boş ver o kadar da önemli değil . İkindi vakti benimle beraber çiçek bahçesine gelmek isteyip istemediğini sormak için gelmişim. Kolunu hâlâ iyi hissetmiyorsan dinlenebilirsin gerçi.

Amaris: Gelmeyi çok isterim ve ayrıca kolum sadece yaralandı o kadar endişe gerektirecek bir durum değil.

Marionette doldurduğum ikinci bardak çayı da içtikten sonra odamdan ayrıldı. İkindi vaktine kadar fazlasıyla vaktim vardı ve vaktimi sanırım şu günlükler ve kitabı okumak ile geçireceğim. Birkaç saat sonra 2 tanesini okumayı bitirmiştim ve geriye bir tane kalmıştı. Marionette'in bahsettiği olay gezi öncesi yaşandığına göre bu günlükte olmalı. Sonuncu günlüğün diğer ikisinden çok büyük bir farkı vardı. İlk ikisinde sadece o gün yaşadığı şeyler yazarken sonuncusunda Marionette'e olan nefretini yazmıştı. Onun durumunda çok şaşırmazdım açıkçası , aniden beliren ve sadece bir çiftçinin üvey kızıydı. Normalde ailede kan bağı taşıdığı için bu kadar sert tepki görmemesi gerekirdi ,onu ayıran bir sebep mi var acaba ? Her ne ise ne kadar kaldı bunun da bitmesine ? Son bir sayfa kalmış o zaman bu geziden önce yaşanan olayın yazdığı sayfa olmalı.

Selam günlük,

Evet aşırı klasik bir giriş yaptım ama özel bir hitap düşünecek zamanım yok .Hepsi o herkesin gözdesi olan Marionette yüzünden. Her şeyde hep ilk geliyor ve artık bu beni cidden bunaltmaya başladı.Ben de onun olduğu kadar bu ailenin bir üyesiyim ,herkese iyi bir şekilde davranılırken benim onlardan farkım ne? Kont ve Kontes hayır onlara böyle hitap edemem annem ve babam kazada öldüğünden ve o şerefsiz Kontluğun başına geçtiğinden beri bana rahat yok. O kadar aşağılanmayı ve küçümsenmeyi hakkedecek bir davranışım olsa bari, normalde tartışmalarda sessiz davranırdım ta ki bu gün ki balo gününe kadar. Ben o lafların hiç birini hak etmedim .Bu sefer ağzıma ne geldiyse söyledim sırf Işığın varisi olduğu için sanki tanrıçaymış gibi davranılan Marionette benim yerimde olsaydı hiçbir laf yemezdi tabi .Orada söylediklerimden sonra muhafızlar tarafından dışarı atıldım . Bu o kadar çok dokundu ki, yolda eve dönerken araba falan çağırmadım yürüyerek kontluğa geri döndüm.Ne olsaydı sanki Marionette'in yerinde ben olsaydım .

Şey sanırım senin böyle olmanın sebebi benim Amaris. Gözlerim yoruldu biraz dolansam iyi olacak ,ve bir de Kontluktan en kısa sürede ayrılmam lazım , şu mücevherleri ve kıyafetleri satarak büyük bir arazi satın alabilirim. Az bahçeye mi çıksam acaba ? Hem ikindi vakti yaklaşıyor

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 22, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

İyi Karakteri(?) Hayatta Tutma RehberiWhere stories live. Discover now