Zeynep omuzlarını düşürerek işaret parmağıyla Beren'in elindeki küçük yaprağı işaret etti. "Yazacaklarım ona sığmaz ki,"

Beren, Zeynep'i haklı bulduğu için yavaşça kıkırdayıp yaprağı Zeynep'e tekrar uzattı. "Biliyorum. Buraya sadece aşk yaz. O aşk sana gelirken, sende isteklerini düşün. Bir deftere yaz... Geldiğinde istediğin şekilde gelsin. Evren senin için her zaman daha iyisini verir."

Ona uzatılan yaprağı aldıktan sonra tekrar önüne dönmüştü. Daha sonra omzunun üzerinden Beren'e bakış attı. "Sen ne yazacaksın?"

Beren derin bir nefes verip kalemini eline aldı. "Sevmek... Ve sevilmek."

"Sevilmek mi... Sevmek yaz önce." dedi Zeynep, gözlerini devirerek. "Seviliyorsun ama sevmiyorsun,"

Beren yüzünü buruşturup dil çıkarttıktan sonra kalemin kapağını açtı. "Ne istediğimi biliyorum! Siz gibi bana gösterilen her ilgiyi hayatımın aşkı sanmıyorum."

"Ay Beren ya!" dedi Zeynep, söylenirken kaşlarını kaldırmıştı. "Kimmiş hayatının aşkı çok merak ediyorum! Geçen gün kalemle çizilmiş adama göz ucuyla bile bakmadın! Adam yere düşecekti-"

"Beni sadece yatağa atmak istiyordu. Salak mısın sen? İstediğini elde edince arkasını dönüp gidecek."

"Söyle o zaman... Bu işlerle kafayı bozmuşsun. Niye hala hayatının aşkı gelmiyor? Nasıl birini istiyorsun da evren hala hazırlayamadı bu kişiyi?!"

Beren dudaklarını birbirine bastırdı. Zeynep'e anlatmak iyi bir fikir gibi gelmişti. Sesli bir şekilde istediği kişiyi anlattıktan sonra elindeki defne yaprağına dileğini yazmak daha etkili olabilir diye düşündü.

"İstediğim kişi..." Derin bir nefes aldıktan sonra kafasında cümlelerini toparlamaya çalışıyordu. "Beni benden daha çok sevsin. Bana tapsın! Aklımda hiçbir şüphe bırakmasın... Ona sonsuz bir şekilde güveneyim... O da bana güvensin."

"Sana güvenmek mi-"

"Şşş. Enerjimi bozma!" dedi Beren gözlerini büyüterek. "Çok güçlü birisi olsun. Onu gören herkes ona sahip olmak istesin ama onun gözü benden başka kimseyi görmesin istiyorum. Ve herkes onun bana ait olduğunu bilsin... Herkese aslan, bana kedi olsun." Beren gülmesini tutamadığında Zeynep'te gülmüştü.

"Bu özelliği bende isterim,"

"Beni çok sevsin istiyorum Zeynep... Bende onu çok seveyim. İkimiz bir olduğumuzda aramıza kimse giremesin. Birbirimizi en yükseğe taşıyalım. Onunla zirvede olalım, kimseyi duymayalım. Aramızdaki tutkuyu, çekimi herkes görsün!" Beren sanki kendine konuşur gibi bir yere dalmış konuşmaya devam ediyordu.

"Beni koruyup kollasın... Hiç vazgeçmesin benden... Peşimde koşsun. Benim merakım, şüpheciliğim, deliliklerim onu yıldırmasın... Zihnimdeki seslerle sevsin beni."

Zeynep aralanan dudaklarını kapattığında omuzlarını kaldırıp sordu. "Mesela bu kişi gelir ama sen onu göremezsen ne olur? Ya diğerlerine davrandığın gibi ona da öyle davranırsan ne olacak? Sen kesin anlamazsın,"

"Evet. Bu yüzden isteklerimin arasına onun bana hiç usanmadan anlatmasını da ekliyorum. Ben inkar ettikçe, anlamadıkça o üzerime gelmeye devam edecek."

Zeynep gözlerini devirdi. "Çok şey istiyormuşsun gibi geliyor, ayrıca sabır küpü istiyorsun."

Beren umursamazca omuzlarını silkti. "Evrenin bir sınırı yok. Her şeyi istiyorum işte."

HERANWhere stories live. Discover now