7

141 17 18
                                    

"Bedava hamburgerin tadı ayrı güzel oluyor ya!"

"Kapa çeneni Peter Parker."

"Mhm! Bedava kola da çok iyi!"

Dirseğimin yanındaki hamburgerin kese kağıdını top yapıp Peter'ın kafasına attığımda kahkaha atarak hamburgeri kendine siper etti.

Milkshake bitirme yarışmasını ben kaybetmiş, hamburgerleri ısmarlamıştım. Peter'ın keyfi yerindeydi. Para ödemediği için zevkle ısırıyordu hamburgerini.

"Yarışı kaybetmeseydin o zaman Elodie. İstediğim kadar dalga geçme hakkım var şu an." dedi alaycı bir ses tonu eşliğinde. Ne kadar haklı olsa da bunu ona söyleme niyetim asla yoktu tabii ki.

Peter'la mükemmel bir gün geçirmiştim. Dünü unutmuş, onların yerini güzel anılarla doldurmuştum. Ama eninde sonunda eve döneceğim aklıma gelince moralim bozuluyordu. Şu an olduğu gibi.

"El, ciddi değildim yarın ben ısmarlarım söz."

Gözlerimi yerden çekip anlamsız bir ifadeyle Peter'a baktım. Son söylediği şey için üzüldüğümü düşünüyordu salak.

"Sağ ol Peter ama sorunum o değil."

Elinde kalan küçük parçayı ağzına attı, hızlıca çiğneyip yuttuktan sonra konuştu. "Ne o zaman?"

"Eve dönecek olmak. Nick'i görmek istemiyorum." dedim ve başımı bıkkınla havaya kaldırarak iç çektim. Nick'in ne yapacağını bilmiyordum. Belki olanlar hiç olmamış gibi davranacaktı. Belki özür dilemeye devam edecekti. Nick'in ne yapacağını kestirmek çok zor bir şey, inanın bana.

Kafamı indirdiğimde Peter'ın yere baktığını gördüm yanağının içini ısırarak. Öğrenmiştim, bir şey düşündüğünde yapıyordu bunu.

O düşünürken ben onun şirin surat ifadesini izledim gülümseyerek. Kim bilir ne planlıyordu yine.

"Gitme o zaman."

Kirpiklerimi kırpıştırırken başımı salladım. "Tebrikler, çok yaratıcı bir çözüm Bay Parker." diyerek alkışla destekledim sözlerimi.

Peter kıkırdadı. "Ya hayır, babanı ara, arkadaşımda kalacağım de ve bize gel?"

Umutsuzlukla başımı salladım. "Babam seni tanımıyor. Cinsiyetini bilse asla izin vermez. Şu ana kadar hiçbir arkadaşımın evinde kalmadım. Garip karşılayacaktır."

Peter bana küçümseyici bir bakış attı. "Ne varmış erkeklerde? Sadece artı olarak bir Y kromozomumuz var. Ne var yani? Yeter bu cinsiyetçilik."

Yaydığı müthiş dişil enerji kahkaha atmama sebep olmuştu. Beni güldürmek için yapmıştı ve başarmıştı.

"Bence baban asıl şimdi izin verir. İlk defa birinde kalacaksın sonuçta." dedi sakin ve yatıştırıcı ses tonuyla.

Bilmiyorum, haklı olabilirdi.

"Deneyeceğim." Telefonumu çıkarıp önce rehbere sonra babamın numarasına girdim. Tıklamadan önce Peter'a son kez baktığımda güven verici bir ifadeyle başını salladı.

Ona güvenip tıkladım ve telefonu kulağıma götürdüm. Birkaç çalmadan sonra açıldı ve babamın sesi geldi.

"Efendim tatlım?"

Kelimeleri kafamda toparlayıp konuştum. "Biraz kafamı dağıtmaya ihtiyacım var. Bu akşam arkadaşımda kalabilir miyim?"

"Ne? Ne arkadaşı?"

Beklediğim tepki gelince tedirginleştim. "Geçenlerde söyledim ya baba."

"Oh doğru. Adı ne?"

"Adı..." Peter'la göz göze geldik. "Adı Pamela."

clumsy boy, peter parkerDonde viven las historias. Descúbrelo ahora