episode 24

4K 442 824
                                    

Kore'de ağaçlarda yavaş yavaş çiçek tomurcukları açmaya başlıyordu, bunlar ilkbaharın habercisiydi.

Duruşma salonunda son dakikalardı herkes hakimin sözüyle ayağa kalktı.

Hakim: "İddianame okundu, dosyalara bakıldı. Sanık Seo Changbin'in mevcut delil durumunu göz önünde bulundurularak tutuksuz yargılanarak serbest bırakılmasına karar verilmiştir.."

Hakim son sözünü söyledikten sonra Changbin'in gözünden bir damla yaş aktı, bu yaş onun için çok şey ifade ediyordu. Hapishanede geçirdiği günleri, uykusuz kaldığı geceleri ve o soğuk koğuşu...

"Mahkum 1521, cezaevinden çıktı."

Artık her şey bitmişti Changbin özgürdü. Ona yapılan bu adaletsizliği affetmeyecek ve peşinden gidecekti.

3 gün sonra

Hyunjin: "Perşembe gününe ayarlayabilirsek güzel olur.... Tamamdır tekrardan teşekkür ederim... evet..... iyi günler dilerim."

Hyunjin telefonu kapattıktan sonra kafasını dışarıya çevirdi ve derin bir nefes aldı. Her şey yavaş yavaş normale dönüyordu. Changbin işinin başındaydı ve Hyunjin'i bir yere götürüyordu.

Hyunjin, Changbin'e bir şey söylemek için ağzını açtığında durdu. Acaba ona bunu sormalı mıydı? Yoksa o günleri ona hatırlatmaması daha mı iyi olurdu? Changbin ve Hyunjin ne kadar koruma-patron gibi görünse de onlar arkadaştı. Hyunjin boğazını temizledi ve söze girdi.

Hyunjin: "Daha iyi misin?"

Changbin dikkatini yola vermiş bir şekilde araba sürerken Hyunjin'in sorusunu duydu ve kısa sürede cevap verdi.

Changbin: "Evet iyiyim, teşekkür ederim... Yani sorduğun için."

Hyunjin buruk bir gülümsemeyle karşılık verdi.

*

Changbin kırmızı ışığın yandığını görünce yavaşça frene bastı. Daha sonra dikiz aynasına baktı ve arkada ki araba dikkatini çekti. Bu araba yabancı değildi.

Changbin: "Of, yine mi bu araba? Gerçekten mi?"

Onu duyan Hyunjin şaşkınlıkla Changbin'e baktı.

Hyunjin: "Araba mı? Yine mi derken? Ne oldu Changbin?"

Changbin derin bir nefes aldı ve yeşil ışık yanınca yavaşça gaza bastı. Ondan cevap bekleyen Hyunjin'i fark edince konuşmaya başladı.

Changbin: "Cezaevinden çıktığımdan beri siyah bir araba dikkatimi çekmeye başladı. Plakası hep aynı ve gittiğim yerlerde onu görüyorum. Açıkçası... izleniyormuş gibi hissediyorum."

Hyunjin: "Hmm, anladım. Peki polise gitmeyi düşünüyor musun?"

Changbin: "Polise artık güvenmiyorum. Suçsuz olduğum halde hüküm giydim. O zaman polisler neredeydi? Soruşturmanın derinine bile inmediler. Bu saatten sonra işleri polis değil kendim halledeceğim."

Hyunjin, Changbin'in bu kızgınlığını anlıyordu. Hyunjin cevap verecek bir şey bulamadığından kafasını aşağı yukarı sallamakla yetindi.

Changbin, Hyunjin'i gitmesi gereken yere bırakmış daha sonra tanıdığı birisine gitmek için yola koyulmuştu. Dediği gibi işi kendisi halledecekti. Changbin öncelikle plakanın nereye kayıtlı olduğunu bulacaktı. Daha sonra kayıtlı olan yere gidecek, kendi yöntemleriyle hesap soracaktı.

***

Changbin'in kısa bir süre sonra telefonu çaldı. Changbin telefonu açtı ve konuşan kişiyi dinlemeye başladı.

Change Meحيث تعيش القصص. اكتشف الآن