29....

27 11 0
                                    

Telefonumun çalmasıyla  gözlerimi açtığımda telefonu elime alarak ekrana baktığımda arayan Yusuf'tu.

Yüzümde gülümsemeyle hemen telefonu yanıtladığımda " Alo, sevgilim." Dedim.

Yusuf da bana " Uyuyor musun?" Diye sorduğunda ona merakla bakarken " Saat kaç?" Diye sordum.

Bugün hafta sonuydu. O yüzden de evdeydim. Yusuf bana " Saat on iki." Dediğinde gözlerim kocaman olmuştu.

Telaşla yataktan kalkarak " Ya, çok uyumuşum. Normalde bu kadar uyumam." Dedim.

Yusuf da bana " E, dün yoruldun tabi. Bizim eve gidiyoruz?" Diye sorduğunda ben de ona " Niye?" Diye sordum

Yusuf da bana "  E, eşyalar gelecek unuttun mu? 1 hafta sonra gelecek dediler." Dediğinde elimi oflayarak alnıma vurdum.

Telefonu kapatarak dolaba doğru ilerledim. Hemen üstüme bir şeyler giydikten sonra da odadan çıktım.

Anneme " Anne, ben kaçtım."  Diyerek evden çıktım. Annem de arkamdan kapıyı açarak " Yine, nereye Azra?" Diye bağır sa da onu duymamış gibi davrandım.

Yusuf da gelmiş beni bekliyordu. Hemen arabaya atlayıp eve gitmek için yola koyulduk.

Yolda giderken Yusuf bana bakarak " E, annemler ne zaman evi  görecek?" Diye sorduğunda  aklıma gelen fikirle ona bakarak " Ben, düşündüm de. Hani bu çeyiz serme mi filan oluyor ya. Annem anlatır hep. O zaman zaten eve gelecekler. Bahaneyle görürler işte." Dedim.

Yusuf da ilk defa duymuş olacak ki " İlginç adetmiş.". Dedi.

Nihayet evin önünde durduğumuzda kamyonlar da gelmiş, iki adam da eşyaları eve götürüyordu.

Görevli de bizi görünce " Hoş geldiniz Yusuf bey." Dediğinde Yusuf da ona bakarak başını salladı.

Görevli kapıyı açtığında biz de içeriye girdik. Heyecanla Yusuf'u beklemeden arabadan inerek koşar adım apartmana girdim.

Yusuf da peşimden geldiğinde ise evimize çıkmak için asansöre bindik. Asansör durduğunda ise hemen uzun koridorda hızla yürümeye başladım

Yusuf da arkamdan nefes nefese " Azra, bekle beni. Acele etme." Derken ben çoktan eve girmiştim bile.

Evi zaten önceden boyatmıştık. Adamlar içeride paketleri açıyordu..

Onlara gülümseyerek bakarken " Kolay gelsin. ". Dediğim sırada başlarını kaldırıp bir süre bana baktı. Ardından da işlerine kaldığı yerden devam ettiler.

Ben de onlara tek tek eşyaları koyacakları yerleri  " Onlar salona, bunlar mutfağa. Aman bari kırılmasın dikkat et." Diyerek  gösterdim.

Adamlar benim tarif ettiğim gibi eşyaları yerleştirdiler. Koridora kocaman bir dolap koymuştuk. Bir de ayna asmıştık.

Salona da yere kadar uzanan camların önüne iki berjer koltuk atmıştık. Onların tam karşısında ise iki koltuk vardı.

Tam soluna ise kocaman bir masa koymuştuk. Burada ailecek yemek yiyecektik. Neşenin, kahkahanın eksik olmadığı...

Yemek masasının tam yanına ise kocaman bir televizyon koymuştuk.

Yüzümde gülümsemeyle hemen mutfağa gittim. Burada  da bembeyaz dolaplar vardı. Aynı salonda olduğu gibi camın önüne masa koymuştuk.

Bir de manzarayı izlemek için, kimi zaman balkonda keyif yaparız diye buraya da masa koymuştuk. Köşeye bir de sallanan koltuk koymuştum.

Yusuf'a bakarak  elinden tutarak " Hadi, diğer odalara da bakalım." Diyerek onu içeriye soktum. Merdivenlerden yukarıya koşar adım çıktım.

Bay Romantik/Yarı Texting/ Tamamlandı.Where stories live. Discover now