Nasıl gay degilsin

806 42 50
                                    

Minho arkadaşları onu takmayınca küçük mü küçük tehtitler edip onları yanlarına çağırmıştı. Onlarda canlarını sokakta bulmadıkları için ikiletmeden Minho'nun evine gelmişti. MinSung shipini gerçekleştirmek için plan yapıyorlardı. Evet, daha göz göze gelmemişlerdi bile ama plan her zaman olmalıdır değil mi?

"Ya şimdi canım arkadaşım, kardeşim, senin ilk önce gidip onunla en azından bir nasılsın diye sorman lazım. Sen böyle bizi evine çağırıp plan yaptırdıktan sonra yanına bile gidememen bir şey değiştirmez." diye yakınıyordu Chan. Ama haklıydı da.
"Ama hayır amına koyayım ya siz gidin bir arkadaşlık kurun ondan sonra ben kaynaşırım onunla." diye cevap verdi minho. Ondan beklenen cesaret onda yoktu çünkü. Ama iki üç aydır sadece Jisung'a baktığını ve bir adım bile atamadığını arkadaşlarına söyleyemezdi.

Seungmin pes etmiş bir şekilde konuştu
" üff tamam sen bir adım atmayacaksın madem, ben tanışırım onunla. ama sakın saçmalama yoksa seni güzel sikerim." minho bunları duyduktan sonra sevinç çığlıkları atıyordu. Ancak Jisung'un onlara şaka yapıcaklarından haberleri yoktu. Jisung'ta Minho'dan hoşlanıyordu ve o da adım atamamıştı. Ve Minho'nun ona karşı atacağı adım da ona şaka yapma fikri cazip geliyordu.

~~Pazartesi günü ilk teneffüs~~

Minho aşırı heyecanlıydı. Seungmin sabır diliyerek Jisung'un yanına gitmeye başladı. Jisung'ta sonunda gelen hamleden bir oh çekmişti artık. aylarca beklemişti bunu. Seungmin sonunda Jisung'un yanına geldiğinde bir off çekti ve konuşmaya başladı.
"Selam, tanışmak ister misin?"

" Tabi olur. İsmim Jisung,senin?"

sanki ilkokuldaymış gibi tanışmaları seungmin'in sinirine gidiyordu ancak bir pot kırmaması lazımdı.

"Seungmin. Teras katında oturmak ister misin? burası biraz bunaltıcı da."

"tabi neden olmasın, gidelim hadi."

İkiside terasa gitmeye başladı. Terasa vardıklarında bir iki dakika havadan sudan sohbet ettiklerinden sonra Seungmin plana uyarak bir arkadaşını getirip getirmemesinde bir sorun olmadığını sorunca Jisung'ta sorun yok diyince onları başından beri dinleyen Minho, bir sevinç çığlığı atmıştı. Seungmin Minho'yuda alıp gelirken tekrar sabır diliyordu. bazen arkadaş çevrene daha çok dikkat etmek gerekir diye geçirdi içinden. Cidden çocuk gibilerdi. Seungmin sadece sevgilisi Chan ile birlikte zaman geçirmek istiyordu ancak buna engel olan şey hatta kişi, sadece 2 dakika sürecek olan bir yürüyüşte onun başını yemekten başka bir şey yapmıyordu. Fazla tepki veriyordu belki ama Minho'da planını tam da Chan'a bir sürpriz yapmak için ayarladığı gün gerçekleştirmek istemişti.

"Ya amına koyayım bir sus ya Allah için sus."

"Üff tamam. A-Seungmin! Seungmin! Bak orada, bizi bekliyor. BİZİ YANİ BENİ BEKLİYOR, BANA BAKIYOR SEUNGMİN BANA BAKIYOR NE YAPAYIM SEN ERKEKSİN BİLİRSİN NE YAPAYIM"

"ANANI GÜZELCE SİKERİM SENİN SADECE SUS"

"Ay tamam sende sinirini çıkarmak için insan arıyosun ya sustum."

"S-Selam"

"Selam, Minho'ydu değil mi?"

"Evet, s-sende Jisung?"

"Tam da karşında duruyor."

Kıkırdadı Minho. Jisung ise Minho'nun yüzünün nasıl bu kadar mükemmel olduğunu sorguluyordu. Kendisinin tombul yanakları vardı.

"Hey minho, yüzün çok güzel yani baksana mükemmel bir suratın var."

"Aslında hiç yüzüme bu şekilde bakmamıştım, teşekkür ederim."

"Rica ederim, ama baksana benim yüzüme. Yanaklarım çok tombul."

"Yaa öyle deme. Yanakların seni çok tatlı yapıyor."

"Gerçekten mi? Teşekkür ederim."

Bu ikisi konuşurken Seungmin'de onlara gözükmeden gitmişti. Belki plana uymuyordu ama sevgilisi daha önemliydi.

"Hey Jisung, bir şey soracağım. Ama beni yanlış anlama lütfen."

"Tabi, sor."

"Yönelimin ne? "

Jisung bunu duyduğunda sonunda diye içinden geçirerek vereceği cevabı düşündü. Şimdi şaka yapmazsa ne zaman yapardı değil mi?

"ben homoseksüelim."

"ne? nasıl gay değilsin?"

"baya baya. senin ki peki?"

"ben biseksüelim."

"öyle mi? iyiymiş."

"şey jisung sana bir şey sorsam?"

"sor."

"Şey seni basketbol takımında görmüştüm de, eğer basketbol takımındaysan benim de girmemi sağlayabilir misin? çok özgüvenim yok çünkü."

demek bu yüzden ilk adımı atması uzun sürmüştü.

"tabi, neden olmasın. ben changbin ile konuşurum merak etme."

"çok teşekkür ederim jisungie, basketbol takımına katılmayı çok istiyordum."

"sıkımtı yok minho. peki benim sana farklı bir şekilde seslenebileceğim bir adın var mı peki?"

" Aslında bana direkt minho diyorlar ama lee know dedikleri de oluyor. sadece özel kişiler böyle söylüyor."

" o zaman benim söylememde bir sıkıntı olur mu?"

"t-tabi olmaz."

aklı hâlâ jisung'un homoseksüel olduğundaydı minho'nun. nasıl olursa gay olmazdı jisung?

"şey minho, sana bir şey söyleyeyim mi ben aslında gayim. sadece tepkini ölçmek istemiştim."

"nE"


NE DEMEK HANSEXSUEL DİYE BİR SEY YOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin