"Öyle oldu sen beni bulamazsan ben öldürülecektim babam beni kurtarmaya bile gelmemişti umurumda değil demiş"

"Şerefsiz Halil işte ne olacak"

"Efendim"

"Yok bir şey demek biz önceden karşılaştık ha"

"Evet sana bir can borcum var"

Kaçırılma olayını anlatayım biz o zamanlar tabi yurttan kaçmıştık ve sokaklarda kalıyorduk o park büyüktü gece orada yatıyorduk Atlas ve bakıcısı geldi hatta kadının Türkçesi kötü diye biz baya dalga geçmiştik daha sonra bir araba geldi ve Atlası alıp götürdüler daha sonra bizde kağıt toplamak için çöpleri geziyorduk Atlasın sesi gelmişti sonra bende gidip Atlası kurtarmıştım Kader...

"Kumsal senin küçüklüğünü de görmüş oldum o zamanlarda tabi cesaretliydin aklına eseni yapıyordun şimdide öylesin de"

"Ben huyumdan asla vazgeçmem"

"Belli"

"Yoruldum ben yatayım"

"Bende yorgunum iyi geceler"

"İyi geceler"

Ben koltuğa geçtim biraz gök yüzünü izledim daha sonra yattım...

Sabah Dilan hanımın kapıyı tıklatmasıyla uyandım

"Çocuklar babaanne gelmiş hadi gelin"

Atlasta kalktı.

"Babaannem gelmiş bu hiç iyiye işaret değil Kumsal kalk çabuk hazırlanalım"

"Neden"

"Bak canını sıkacak şeyler söyleye bilir aldırış etme"

"Kimse benim canımı sıkamaz"

"İnşallah"

İkimizde hızlıca hazırlanıp aşağıya indik hizmetçiler Dilan hanım ve Halil hepsi ayakta sıraya dizilmişti Atlas elini öptü bende gidip öptüm.

"Hoş geldin babaanne"

"Hiç hoş bulmadım"

"Hoş geldiniz Havin hanım"

"Hanım ne güzel kızım bana babaanne de"

"Tamam efendim"

"Ne oldu babaanne bir sorun mu var"

"Var tabi ki oğlum"

"Ne oldu"

Bir bardak su istedim.

"7 aydır evlisiniz nerede torunum benim"

O an su boğazımda kaldı öksürmeye başladım Atlas sırtıma vurdu

"Helal helal"

Hemde gülüyordu neden bu konuyu açıp duruyorlardı.

"Havin hanım biz daha genciz işlerimiz var daha önümüzde koskoca yıllarımız var daha bizim planlarımız var çocuk düşünmüyoruz"

Havin hanım gözlerini irice açtı.

"Ne münasebet canım Sönmez ailesine bir torun vermek zorundasın hem ben Atlas oğlumun çocuğunu da görmek istiyorum ölmeden önce"

Buna siz mi karar veriyorsunuz birde zorundaymışım o zaman oğlunuz benimle evlenmeseydi tabi bunu içimden söyledim.

"Havin hanım ben evlenmeden önce bu konuyu Atlasla konuştum ben çocuk istemiyorum dedim Atlas bunu bile bile kabul etti eğer kızacaksanız Atlasa kızın benim bir suçum yok"

Atlasla göz göze geldik masumca baktı topu ona fırlattım çok torun istiyorlarsa boşanayım ben Atlasla sevgili torununu evlendirsin banane.

"Babaannem şu an düşünmüyoruz ama ilerde neden olmasın bizimde küçük küçük bücürlerimiz dimi hayatım"

İnadıma yapıyordu.

"Öyle bir şey imkansız Atlas ben çocuk doğurmam"

"Olur Kumsal"

"Olmaz"

"Olur"

Çok güzel çocuk gibi kavga edecektik ama atlas inadıma yapıyordu.

"Olmaz"

"Olur"

"Bana bak Atlas"

Nerede olduğumu hatırladım ve sustum herkes bizi izliyordu. Telefonum çaldı çok şükür tek kurtuluşum telefondu.

Fırat arıyor...

"Efendim"

"Kumsal Kemalin peşine düşmüşler ve senin ekip seninle konuşmak istiyor tek gelmesin  cesedi çıkar demişler"

"Onlar kim ki beni tehdit ediyor"

"Kumsal bak başın büyük belada yapma Atlasa haber ver lütfen"

Salondan çıkıp mutfağa geçtim tabi Atlasta peşimden gelmiş farkında bile değildim.

"Bana bak ben ne zaman birisine muhtaç oldum ben tek başıma bu sorunun üstesinden gelebilirim kimsenin haberi var mı"

"Evet Kaya yanımda Kayayı aradılar onun telefonunu açmayacağın içinde benim aramamı söyledi"

"Bana bak o haine güven olmaz kimseye söylemesin"

Kaya telefonu aldı.

"Hain mi oldum Kumsal senin için o kadar şey yaptım bütün olanlardan sonra bunu bana nasıl söyleyebilirsin ben bunu hak ediyor muyum"

"Evet hainsin beni sattın lan sen oysa biz birbirimize söz vermiştik nasıl yaparsın"

Hiç sevdikleriniz tarafından bıçaklandınız mı eğer bunu yaşadıysanız anlamışsınızdır beni

"Bundan kimsenin haberi olmayacak senide orada görmeyeyim bu benim meselem"

"Kumsal"

Yüzüne kapattım arkama döndüğümde Atlasla göz göze geldik.

"Başın belada yine Kumsal bak inat etme bana ne olduğunu söyle"

"Bu konu seni ilgilendirmez"

Sesimiz yükseldi.

"Beni ilgilendirir ben senin kocanım"

"Beynin basmıyor mu senin lan"

Gitmek istedim ama kolumdan tutu o sırada herkes mutfağın kapısına toplandı.

"Buna izin vermem Kumsal"

"Senden izin mi istedim bırak kolumu"

"Kumsal anlat"

"Atlas bırak"

"Oğlum kızım ne oldu neden kavga ediyorsunuz"

Kolumu çektim Halil her şeyi biliyordu.

"Kumsal kızım anlat ne derdin varsa bak başın belada tehlikedesin"

Atlas babasına baktı.

"Yani oğlum görmüyor musun başı belada belli"

Kolumu çekip hızlıca evden çıktım Atlas peşimden geliyordu nelerle uğraşıyordum ben evlenmem benim için hiç iyi olmamıştı sürekli maydanoz oluyordu işime sonunda atlatmıştım eve gittim silahlarımı aldım telefonumu evde bıraktım sinyallerden takip etmesinler diye arabaya binip yer altına gittim.

Kimi insan ölümden korkar kimi insan korkmaz kimi insan ise ölümün ta kendisidir bazıları yaşamak için uğraşır bazıları ise ölmek için uğraşır ben ne yaşamak için uğraştım ne ölmek için...

Umarım hikaye mi beğenmişsinizdir instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın sizleri çok seviyorum yorumlarınızı bekliyorum bana destek olursanız sevinirim.

BEYAZ SİYAHWhere stories live. Discover now