GEL TANIŞALIM (COME MEET)

İLK KONUŞMA

Uygulama şu şekilde çalışıyordu. Tanımadın insanlarla konuşup tanışıyorsun. Bu konuşma süreci belli bir saniye içinde gerçekleşiyor. Saniye bittikten sonra arama direk bitiyor. Konuştuğun kişileri beğenirsen arkadaş ekleyip sonradan da sadece arama olarak değil mesaj ve görüntülü de olmak üzere farklı şekilde de iletişim kurabiliyorsun.

Uygulamayı açtım. Oturum açma mı istiyordu bende açtım. Nike name olarakta Küçük Ruh Hastası yazdım. Aklıma ilk bu isim gelmişti. Hasta olduğum için sesim kısılmıştı. Bu yüzden ilk başta aramaktan vazgeçmiştim. Sonra biranda cesaretlenip ilk aramamı yaptım. Aramayı yaparken karışıma ilk önce konuşacağım kişinin nike name karşıma çıktı adı 'Lara'dı. Bir süre sonra da arama başladı.

İlk konuştuğum kişinin kız olması beni rahatlattı. Konuşmaya başlayan ilk ben oldum.
"Merhaba. Nasılsın?"
"İyiyim sen nasılsın?" diye cevap verdi bana.
"Bende iyiyim. İsmin ne?"

İsmini çok merak etmiştim acaba gerçekten de Lara mıydı.
"İsmim Lara Yeril. Peki senin ismin ne?"

Biraz duraksadım. Acaba gerçek ismimi söylemesem mi diye düşündüm ama dilimden kendi ismimi söyledim.

"Bende Melek Taran. Memnun oldum."
"Bende memnun oldum. Kaç yaşındasın Melek? Ayrıca seni arkadaş olarak ekleyebilir miyim? Çok cana yakınsın seninle biraz daha konuşmak isterim."

Aniden çok heyecanlandım. İlk arkadaşımı edinmiştim.

"Evet tabikide ekleyebilirsin. Ayrıca ben 20 yaşındayım. Peki sen kaç yaşındasın?"
"Bende 20. Aynı yaşta olmamıza çok sevindim." dedi ve arama bitti.

Bana arkadaşlık isteği atmıştı. Bende kabul ettim hemen ve onu geri aradım. Oda aramamı kabul etmişti.

"Peki Melek istersen kendimizi tanıtmaya devam edelim ne dersin?"
"Olur. Benim için fark etmez." Biraz korkuyordum ama olumsuz düşünmemeye gayret ettim. Çünkü bir yabancıyla konuşuyordum. Biran onunda kendini tanıtacağını unutmuştum ama hemen hatırladım.

"Okuyor musun Melek? Ayrıca nerelisin ve nerede oturuyorsun? Beni yanlış anlama sadece seni tanımak isterim. İyi birine benziyorsun." dedi mahcup bir sesle. Bende onu rahatlatmak istedim.

"Hayır önemli değil. Bende seni merak ediyorum. Ayrıca ilk defa kullanıyorum bu uygulamayı. İlk konuşmamda senin gibi biriyle olduğu için çok mutluyum."

"Aaa demek ilk defa kullanıyorsun uygulamayı. Bende çok mutluyum senin gibi biriyle tanıştığım için."
Bana tebessüm ettiğini açık bir şekilde hissetmiştim.

"İstersen şimdi sorularını cevaplıyım."
"Tamam."
"Peki o zaman başlıyorum. İlk olarak ben okumayı bıraktım. Üniversiteye gidiyordum ama işimden dolayı bırakmak durumunda kaldım. Benim memleketim İzmir ama ben İzmir'de yaşamıyorum. Yurt dışın da yaşıyorum. Peki ya sen?"

"Ben şuan okuyorum. Bölümüm psikolog. Ben Sivaslıyım ama İstanbul'da yaşıyorum."
Biraz duraksadı ve sonra devam etti.

"Yurt dışında nerede yaşıyorsun? Ve sorun olmazsa ne işte çalıştığınıda söyleyebilir misin?"

"Tabikide söylerim. Ben İtalya'da yaşıyorum. İşim ise çevirmenlik. Bir yılda bir şirketlerle anlaşma yapıp o şirketin yaptı anlaşmaları ya da yaptığı ürünlerin bilgilerini çeviriyorum. Her anlaşmam bittiğinde başka şirketlerle yeni bir anlaşma imzalıyorum."

"Vayy canına. Ne kadar güzel. Peki kaç dil biliyorsun?"
"7 dil biliyorum. Bunlar İtalyanca, Fransızca, İngilizce, Türkçe, Japonca, Çince ve Rusça"

"Ne kadar da çok. Hiç kafan karışmıyor mu? Ayrıca kaç yaşından beri çalışıyorsun?"
Çok meraklı ve neşeli bir kızdı. Onunla konuşurken zaman çok hızlı geçtiğini bile fark etmemişim. Devam ettim konuşmaya.

"Hayır. Hiç kafam karışmıyor. 18 yaşımdan beri bu işle meşgulüm. Ben yeterince kendimden bahsettim şimdi sıra sende."
Lara durgun bir sesle şöyle dedi:

"Benim senin gibi bir işim yok. İstersen sana biraz fiziksel özelliklerimden bahsediyim. Sonra da sen bahsedersin. Nasıl olur?"
"Çok güzel olur. Başlayabilirsin."

"Ben 1.63 boyundayım. Ten rengim kumral. Yeşil gözlüyüm. Koyu kahve ve uzun kıvırcık saçlarım var. Şimdi sıra sende."

"Bende 1.67 boyundayım. Ten rengim beyaz. Gözlerim kahve rengi. Kestane ve orta boyda dalgalı saçlarım var."
Kendimizi tanıtmamız böyle sona ermişti.