|4|SEN Mİ BEN Mİ?

Começar do início
                                    

"Noldu lan... yüzünün hali bir karış..ve kan içerisinde...nolduuuuu?"

Kafamı başka yere çevirip

"Beni kabul etmedi"

Adam gülmeye başlamış

"Tahmin etmiştim...senin gibi yakışıklı adamların burda işi yok diyorum sana.."
Demişti..

Sikerler..bir de taşak geçiyor.

"Ama pes etmeyeceğim."

Adam oflayıp elini omzuma koydu .
Böbürlenircesine

"Eğer seni bir kere kovduysa daha kabul etmez seni..bitti oğlum işte..inat etme !"

Ben bitirmeden bitemez.

"Bana bir şans daha verin..onu etkilemenin bir yolunu bulmam lazım"

Adam elini omzumdan çekip

"Neredeyse onu etkilemek o kadar zor ki..resmen imkansızı ister gibisin....
Bak çoğu kişi pes edip geri döndü...gençsin ne güzel.. buralarda çürüme!"

Bunu bana eziyet eden adam diyordu...ne ironik.

Başka bir yolu olmalıydı..en azından ufacık bir yakınlık bile yeterdi benim için.
Yüzümü somurtup başımı eğdim.Moralim o kadar bozulmuştu ki...elim boş dönersem...Çetin abimin yüzüne nasıl bakacaktım.

Ki aklıma bir fikir gelmişti...Beni kabul etmiyorsa etrafında dolaştıkça kabul etmekten başka çaresi olmayana kadar onu rahatsız edecektim.

Kafamı kaldırıp

"Normal koruma olarak devam edebilir miyim peki ? "

Görevli adam gözünü devirip

"Hala vazgeçmeyeceksin değil mi?..."

"Yapabilir miyim? Yapamaz mıyım? "

Elini cebine götürüp...

"Yanlış bir yanını göremedigim için kovamıyorum da... iyi yeni işin hayırlı olsun "

Tamamdır...

Sen mi inat..ben mi inat...

"Bu arada adım Orhan...Orhan Abi desen yeterli."

Kafamı sallayıp.. giyinme odasına girdim .. üstümü değiştirdikten sonra Orhan Abinin yanına gidip işle alakali bilgileri öğrenmem gerekiyordu.

Üstümü degiştirdikten sonra odasına girdim.
Yarın ilk iş günüm olacaktı.. kalacağım yere kadar karşılanacaktı...

"Ender Bey ofisten çıktı..eve gidiyor sanırım yakalayabilirsen yakala "

Dedi Orhan Abi'nin odasından çıkarken..
Bu adamın bana yararı gittikçe daha çok artıyordu.

Hızla merdivenlerden inip...ona yetişmeye çalışıyordum.
Kendi asansörüne bindiği için kaçıncı katta olduğu hakkında bir fikrim yoktu.

Aha...tam zamanında...

Ondan önce şirketten çıkıp garajın önünde durdum..
Bana doğru gelirken sırıtışıma engel olamıyordum.

Ki beni görmesiyle yüzü asıldı.

"Ne işin var burda "

Gülümseyip

"Sizi yolcu etmek istemiştim.. Şirketin koruması olarak "

Yüzüme dik dik bakıp

"Saçmalamayı kes..kimse seni işe almadı"

Yakamdaki takılı amblemi gösterdim.

"Sanırım ufak bir göz sorununuz var "

Yakama bakıp kafasını çevirdi.

"Birkaç gün sonra atılacaksın..neyin havasındasın...çekil önümden"

Arabasına ulaşmasını engelleyip ufacık bile olsa konuşmak istiyordum.

"Benim gibi zeki insanlar kolay kolay atılmazlar "

Sinirle yüzüme bakıp

"Kapa çeneni de çekil önümden..."

Daha fazla önünde durup

"Çekilir misiniz derseniz belki"

Bana vuracak..yada kafama fırlatacağı herhangi birşey olmadığı için bu kadar götüm kalkıktı.
Ek olarak eldivenleri olmadığından dokunup itemiyordu bile.

Tam avcumun içindesin oğlum sen.

"Hay...ben...senin.."

İlk defa küfür edecegini hissedip heyecanlanırken..

Anidenm...
Diz kapağıma ayağıyla vurmasıyla yere düşmem bir oldu..

Herşey o kadar hızlı gelişti ki...

"Sana .. çekil önümden demiştim! "

Hassiktir ya..

SON KORUMA ||GAY||Onde histórias criam vida. Descubra agora