Kayıp Büyücü'nün Gizemli Mührü {TAEKOOK} B×B

✧25.BÖLÜM✧

Derin bir nefes alıp verdim ve önümde ki suyun kaynamasını bekledim. Arkamda hissetiğim beden ile istem dışı tebessüm ettim çenesini omzuma yasladı ve ellerini bana doladı . " Bebeğim..."

Boynuma sıkıca bir öpücük kondurdu başımı geriye yasladım derin bir nefes alıp verdim . Dudaklarımı yaladım, gözlerimi bir kaç kez arka arkaya kırpıştırıp önümde ki kaynayan suya baktım .

" Gerçekten çok yoruldum Tae biz ne ara buralara kadar geldik anlamış değilim herşey birbirine girdi bir iş bitti derken başka birşey çıkıyor . Biz ne zaman rahat bir şekilde evimize gidip güzel bir hayat yaşayacağız." Su atınca kenarda koyduğum kahve bardakları da yavaş yavaş dökmeye başladım .

Elimde ki suyu alıp köşeye koydu ona döndüm elleri ile yüzümü kavradı ona anlamayarak baktım . Hızla eğildi ve burnumun ucunu ısırdı hissetiğim acı ile yüzümü buruşturdum.
" Tae-hyung ne yapıyorsun acıdı . " güldü bu haline başımı olumsuzca salladım . Gerçekten ufak bir çocuk ile yaşıyordum .

Güldüm ve yanaklarına iki üç kere hafifçe vurdum. " Hadi koca bebek içerde bizi bekleyen iki kişi var onlara bakmalıyız onlar bizim arkadaşlarımız. " Suyu doldurmaya geri döndüm ama bu sefer suyu gene elimden aldı sıkıntıyla nefes verdim ona döndüm . Su soğumak üzereydi ve biz buz gibi kahve içecektik .

Eğildi ve nazikçe dudaklarıma minik bir buse kondurdu . " Sonu nasıl biterse bitsin sana söz veriyorum güzelim ilerde çok güzel hayat sunacam sadece bana güven ne olursa olsun güven olur mu? " Gözlerim dolmaya başladı, üst dudağımı hafifçe ısırdım ve gülerek ona baktım başımı olumluca salladım .

Ellerimi kaldırıp boynuna doladım aynı saniye o da bana sıkıca sarıldı . Bulunduğumuz konumdan istifa hızla boynumda ki mührünü sert bir şekilde öptü. Bu haline hafifçe tebessüm ettim .

Çenemi elime yasladım ve kokusunu derince içime çektim . Ne kadar öyle kaldık bilmiyorum ama en sonunda ondan ayrılmak zorunda kaldım .

Kenarda hazırladığım yiyecekleri Tae tepsiye dizmeye başladı ona gülerek baktım . Aşırı ciddiydi bu hali gerçekten o kadar komikti bazen bir iş yapacağı zaman o kadar ciddi oluyor bu haline çok şaşırıyorum .

Bana döndü elimde ki kahveleri ikimiz dizmeye başladık tepsiyi alıp salona geçtiğimizde onlara baktık. Salonun sol tarafında duran minik köşede oturmuşlardı . Kenarda duran küçük köşeye ilerledik dörtlü olan puflara oturduk tepsiyi ortada ki beyaz , küçük masaya koyduk .

Gözlerim A-rin'e takıldı üzgün bir şekilde önünde duran beyaz masaya bakıyordu . Bu hali beni çok üzüyordu derin bir nefes alıp verdim ve hafifçe omzuna vurdum bana döndü ona gülerek baktım .

" Kim olduğunun , ne olduğunun bir önemi yok ben seni A-rin olduğun için seviyorum başkası olmak zorunda değilsin . İstemediğin biri olmak zorunda değilsin biz buradayız , senin aileniz ve lütfen artık üzülme ve bize herşeyi anlat . "

Gözleri doldu ona tekrardan gülümseyerek baktım Tae elini omzuma attı gülerek ona baktım eğilip dudaklarıma nazik bir öpücük kondurdu. " Kim olduğunun, ne olduğunun bir önemi yok biz buradayız A-rin ben arkandayım . Hem lütfen sen üzülme artık sen üzüldükçe benim güzelim de üzülüyor . Onun ağlamasına dayanamam ."

Tae'nin göğsünü hafifçe vurdum ona gülerek bana baktı alnıma minik bir buse kondurdu . A-rin bu halimize güldü Min Ji onu kendine çekip sıkıca sardı ve eğilip dudağına minik bir öpücük kondurdu. Bu halleri aşırı tatlıydı kuzenim ve en yakın arkadaşımın evlenmesi kadar güzel birşey yoktu .