12.Bölüm

1.1K 56 42
                                    

"Seni sevmiyorum Merih Saygıner

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Seni sevmiyorum Merih Saygıner. Sen sevilmeyi hak edecek bir insan değilsin." Dilimin ayarı yoktu. Gözlerinde gördüğüm acıyla yutkundum. Merih bana acıyla karışık tebessüm ettiğinde dudaklarını aralamak zorunda kaldı.

"Haklısın. Ben hiçbir zaman sevilmeyi hak eden bir adam olmadım." Canım yanıyordu. Ona bu söylediğim doğru değildi ama ben kendimi ona karşı korumak için böyle bir yalan söylemiştim. Merih bir elini saçlarıma götürdüğünde ciddi ve sert yüz ifadesine baktım. Eline saçlarımı aldığında derin bir nefes verdi. 

"Kalbinin sesini duyuyorum Lale. Her ne kadar yalan söylesen de haklı olduğunu kabul ediyorum. Beni sevmemen lazım çünkü ben bunu hak edecek bir insan değilim." Sürekli bunu söylemesi canımı yakıyordu. Ona yalan söylediğimi biliyordu çünkü ben ona mal gibi kendimi belli etmiştim. Bunların hepsi benim suçumdu. Eğer bir gün Merih benim ona karşı duygularımın olduğunu anlasaydı hiçbir şeyin yolunda gitmeyeceğini biliyordum. Bugün de o gündü.

"Senden hoşlanıyorum evet! Bu ne zaman oldu bilmiyorum. Sen benim için yanlış kişisin anladın mı? Senden en başından beri nefret etmem gerekiyordu ama senin bana karşı davranışların hoşuma gitti. Neden karşıma çıktın ki?" Merih hafiften tebessüm ettiğinde elimde olmadan gözlerim doldu. Elini sertçe saçımdan ittiğimde yeşil gözleriyle karşı karşıya geldim. Gözleri gözlerimi delip geçiyordu sanki. 

"Çok güzelsin hem de fazlasıyla ama sana karşı bir şey hissetmiyorum. Bunun için özür mü dilemem gerekiyor bilmiyorum. Sana sadece şunu söyleyebilirim ki seni hak eden bir adamı sev." Kalbimi ellerinin içine almış, hiç acımadan yere atmıştı. Beni sevmediğini zaten biliyordum ama ağır gelmişti. Oysa ki görmemezlikten gelmeye devam etmeliydi. 

"Kimi sevip seveceğime karışamazsın. Belki de bana iyi davrandığın için senden hoşlanmışımdır. Bu hissettiğim duygu gelip geçici olmalı." Şuan belki de sadece kendimi kandırıyorumdur. Gözünde güçsüz bir kız olmayacağıma dair kendime birçok kez söz vermiştim. Bugün bile her ne kadar kötü hissetsem de asla ezik bir kız olmayacaktım. 

"O yüzden şimdi önümden çık ve gideyim." Kollarını iki yana düşürdüğünde bir iki adım atmıştım ki durdum. 

"Beni buraya sen getirdin ve geri de götürmek zorundasın." Merih'in bir cevap vermesini beklemeden bu tozlu ve bilmediğim odadan çıktım. En sonunda fabrikadan çıktığımda arabaya doğru yürüdüm. Arkamdan adım seslerini duyduğumda beni takip ettiğini anladım.

Artık ona karşı nasıl davranmalıydım. Aslında benim onunla bu kadar yakın olmamın tek sebebi babamdı. Merih'in babasıyla arasında ki ilişki neydi. Babam emekli polisti, Merih ve babası ise mafyaydı. Bunu öğrenmek için onun öğrencisi olmak istemiştim. Ve ben bu durumun aslı astarını öğrenmemiştim. Bugünden sonra tek hedefim bu işin aslını öğrenmek olacaktı.

ATEŞ LALESİ •TEXTING•Where stories live. Discover now