biz, birbirimizin gece manzarasıyız, biririmizin Ay'ı

29 8 13
                                    

12 Eylül 1994

Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.

12 Eylül 1994

🌕

Satırlarımda dolanan karmaşıklıklar arasında,
Saatlerimi harcıyorum bir ad bulabilmek için sana.
Işığı altında doğduğumuz Ay'dan kalma isimler çınlıyor zihnimde.
Ve bir fısıltı yükseliyor can çekişen ruhum ortasında,
İlk Dördün,
Dudaklarım arasında takılı kalan kelimelerle yakıştırıyorum sana,
Ve başlıyorum şimdi, çığlıklarımı anlatmaya.

Nefes alamıyorum, İlk Dördün,
Gün ışığı yok etrafımda ama bir fırtına var ruhumda.
Gizlemekten yorulduğum kalbim sığmıyor tabutuna.
Üzgün olmak için doğduğumuz bu dünyada,
Acı çekiyorum ama emin değilim bu kez mutlu olmak için olduğuna.

Olması gereken sahiden bu mu?
Anlamak istemiyorum tüm bunların kaderimiz olduğunu.
Biliyorsun, başından beri böyle olan hayatlarımızı kabullenmenin zorluğunu.
İnkâr edemiyorum, İlk Dördün,
Sen dans etmemi isterken hiç oluşumu.

Herkesten çok ihtiyaç duyduğumuz gece manzaraları,
Neredeler İlk Dördün?
Acı içinde kıvranırken ben bile teselli edemiyorum şimdi kendimi.
Eğer sorun değilse akıtmam incilerimi,
Paramparça oluşumun olacak mı telafisi?

Tutunma çabalarım avuçlarımı acıtıyor bazen,
Sahipsiz bir çığlık yükseliyor içimden,
Terk edemiyorum bir kez olsun gitmeme rağmen bu yeri.
Her bir sözcüğünde hırçınlaşıyor fırtına, İlk Dördün,
Sessizce kayıyor göz yaşlarım yüzümden.

Söylemek istemiyorum ölüm dileklerimi,
İstemiyorum ben öylece yitip gitmeyi,
Can verdiğin sözcüklerin esirgemiyor hiçbir gerçeği,
İlk Dördün, devam ediyorum tutkuyla yaşamaya,
Yerle bir olsa da ruhumun bahçeleri.

Bırakmak kayıtsızca cazip geliyor bazen,
Yalan söyleyemem sana, içimi kaplıyor arada inceden.
Düşünmek istemiyorum hiçbir şey derken,
Biliyorum İlk Dördün,
Yine esir ediliyor zihnim ve oluyorum bir kaybeden.

Sorguluyorum bazen, benzer dediğin kaderlerimizi.
Kabullenmek istemiyorum sonsuz acı içinde gülümsediğimizi.
Gururla özgür ilan ederken kendimizi,
İstemiyorum, İlk Dördün,
Bunu iddia edişimin beni kelepçelemesini.

Yaşlar ince ince akıyor gözlerimden,
Ve dikiliyor irislerim gökyüzüne, Ay'ın vakti geldiğinden.
Nerede parmakların, bana penceremi gösteren?
Yolumu bulamıyorum, İlk Dördün,
Gel bul beni, kendimi iyice kaybetmeden.

Kahvelerimin seçemediği sokak lambası,
Teselli mi ediyor dikenlerimizin varlığı, bir başkasını?
Sahiden de çok acımasız bu "gece manzarası"
İtiraf et o halde İlk Dördün,
Biz de acımasızdık o zaman, olduğumuz için birbirimizin Ay'ı.

Satırlarım bile içimi dolduramıyorken,
Ne fayda eder tamamlamam yarım olan seni?
Sekiz yıl, dokuz ay, üç gün üzerinden geçen,
Yine de tam hissetmiyoruz kendimizi.
Dolunay oluşum ne ifade ediyor, İlk Dördün,
Bugün, on dokuz yıl, altı ay, iki gün,
Yine eksilmiş ışığımız, zaman tutamıyor ikimizi.

Bu yüzden güçsüzce kesiyorum sesimi,
Bu gece de düşüyor başım sessizce,
Kendi yalnızlığıma dikiyorum irislerimi.
Ve ben yine teselli edemiyorken kendi kendimi,
Saat vuruyor gece yarısını üç saat geçeyi.
Kirpiklerimin dipleri titreşiyor, İlk Dördün,
Bitirmek istemiyorum böylece bu ıssız geceyi.

Uyanacağım sabahın üzeri örtülecek yine,
Biliyorum, göreceğim güneşi.
Dudaklarım yine iki yana kıvrık olacak,
Selamlayacağım bana vaat edilen umut dileklerini.
Yine de içimde asla ölmeyecek, İlk Dördün,
Çünkü biliyorum hep ait olduğum yeri.
Doğdum gecedeki Dolunay belirledi kimliğimi;
Biliyorum kim olduğumu,

Ay'ın kızı ya da ta kendisi.

🌕

15 Ocak 2023

Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.

15 Ocak 2023

Heera Park
15 Ocak 2023
03.36

Vous avez atteint le dernier des chapitres publiés.

⏰ Dernière mise à jour : Jan 15, 2023 ⏰

Ajoutez cette histoire à votre Bibliothèque pour être informé des nouveaux chapitres !

moonchildOù les histoires vivent. Découvrez maintenant