31.bölüm "Yazıklar Olsun! "

965 84 17
                                    

Herkese hayırlı yıllar dilerim ♡

Lütfen oy ve yorum yapmayı unutmayın !

Bir yıldıza basıp bir tane yorum yazmak çok mu zor merak ediyorum 🙈

Neyse yine de teşekkürler ❤(Hayalet okuyucular hariç )

Keyifli Okumalar 🎬

Sonsuz güven olmazmıydı hiç ?

Ağzından çıkan her söze can-ı gönülden inanıp içten bir şekilde ben güveniyorum demek. İllaki bu güven kırılmalımıydı ,Güveni boşa çıkarmayan insanlar varmıydı bu hayatta, peki benim karşıma niye çıkmamıştı böyle birisi ?

Belliki güvendiğimiz kişileri yanlış seçiyorduk bizim de en büyük ve tek hatamız buydu !

İnanmakla büyük bir aptallık yaptığımın farkına varırken içimde patlamaya hazır öfkemle cehennem gibi yerden kurtulmayı bekliyordum.

Bedenimi taşıyan kolumdaki zincirler sayesinde hala ayaktayken vücudumda ki acıların az da olsa dinmesi için gözlerimi kapatmıştım. Kemiklerim kırılana kadar tekmelenip dövülmüş sonrada bir çöp gibi bedenip sürüklenmişti.

Kampın ortasına koydukları direklere zincirlerle bağlanmıştım. Gün yeni doğmuştu ona rağmen ayak sesleri çoktu. Bu kamp beklediğimden de hareketliydi.

Yerin altına kazdıkları tüneller vardı yeryüzündeki kamp madalyonun sadece bir yüzüydü. Kulaksız denen piç aptal olduğu gibide zekiydi.

Meydana beni neden zincirlettiği belliydi 10 metre ilerideki kazılanan mezar ve yapılan tabut benim içindi canlı canlı gömecekmiş beni it.

Bana doğru gelen ayak seslerini hissettiğim anda göz kapaklarımı araladım mimikleri oynattığım anda bile canım yanıyordu. Kulaksız iti hemen önümde dururken sırıtarak beni inceledi.

"Ah be güzellik yazık olacak sana ama ne yapalım dik başlılığın beni buna zorladı yoksa seninle iyi bir ikili olurduk." elindeki su kovasını yüzüme çarparken kaynar suyun bedenimi yaktığımı hissettim.

Sıktığım dişlerimi gıcırdatırken etimin yandığını hissettim. "Seni ibret olsun diye parçalara ayıracağım öyle ki parçalarını itler bile bulamıyacak!" etrafımda dolanan it sözlerimi pek fazla kale almazken yanımda durarak parmağıyla kazılan mezarı işaret etti.

"Bu sözleri toprağın altında nefesin kesildiği anda da söylersin artık üsteğmen zevkle bana yalvarışlarını izleyeceğim birazdan baban yalvarmadı anneni de habersiz geberttik ama sen yalvara yalvara gebereceksin."üstüne basa basa söylediklerine canım yansa bile alayla güldüm.

"Hadi ya ,itlerin de toz pembe hayeller düşündüğünü bilmiyordum ne ince bir son kendin için düşünmüş olmalısın. Hem oğlunu parçalara ayırdığımı ne zaman unuttun be kulaksız çok güzel yalvarmıştı bana aynı melodi gibiydi ha seni daha beter edeceğim."güldüğüm için canım yanarken karnıma geçirdiği tekmeyle iki büklüm oldum.

Kaburgalarım etime batıyordu sanki nefesim kesilmişti kısa bir anlığına. "Sadece bu mu lan gel vur vurki daha da hırslanayım bu vuruşlar sadece kendi sonunu hazırlıyor bilesin." sert bir tekme daha bir tane daha.

VATAN DELİSİNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ