1

42 3 0
                                    

Tuhaf Pijama Partisi Kuralları

Arkadaş edinmede veya insanlarla herhangi bir bağ kurmada hiçbir zaman iyi olmadım. Jennie hariç. Hatta ailemdekilerle bile Jennie'yle olduğum kadar yakın değildim. Onu sadece bir buçuk yıldır tanıyordum ama o benim en iyi arkadaşımdı. Beni anlayan tek kişiydi.

Akrabam olmayan birinin evinde hiç yatıya kalmamıştım. Birinin evinde kalmam gerekse bile hemen huzursuzlanıp ailemi beni almaları için arardım. Beni almak için gelirlerdi ve gecelerini mahvetmiş olurdum. Bu kadar endişeli bir insan olduğum için ailem bana her zaman kızmıştır. Doğrusu onlara hak veriyorum.

Jennie onun evinde yatıya kalmak isteyip istemediğimi sormuştu. Teklif ettiği için hem çok mutlu olduğumu hem de tereddüt ettiğimi kabul etmeliyim. Jennie bana düşünmem için zaman verdi ve ben de kabul ettim. Aileme söylediğimde oldukça şok olmuşlardı ama gitmeme izin vermişlerdi çünkü en iyi arkadaşımla bağlarımızı güçlendirebilmemiz için bir şansım vardı. Böylelikle daha yakın olup sonsuza dek en iyi arkadaşlar olabilirdik.

Babam arabayı büyük bir malikanenin önüne yanaştırdı. Şimdiye kadar gördüğüm en büyük evdi. 1.80 boyunda olan babamın bile iki katı büyüklüğünde olan ön kapıya gittik. Kapı zili yerine kapının ortasında kocaman gümüş bir tokmak vardı. Jennie kapıyı açtı. Beni görünce yüzü aydınlanmış, gülümsemesi büyümüştü. Hemen birbirimize sarıldık. Jennie'nin anne ve babası yüzlerinde hoş bir gülümsemeyle arkada duruyorlardı.

Jennie beni devasa evlerinde gezintiye çıkardı. Sonra onun kocaman pembe yatak odasına gittik. Her şey pembeydi. Hatta biraz fazla pembeydi.

Jennie'nin odasında bir süre oyun oynayıp şekerlemelerden yedikten sonra annesi odaya girdi ve Jennie'nin yatağının üzerine bir kağıt bıraktı. Yürüyüşü bir balerin gibiydi, çok zarifti. Kulaklığımı çıkarıp kağıdı elime aldım.

Yatıya Kalma Kuralları!

Güvenli ve mutlu bir pijama partisi geçirmeniz için bu kurallara uymalısınız.

Çok fazla şeker yemeyin! Kokusunu kilometrelerce öteden alabilirler.

01.45'ten sonra yatak odasından çıkmayın. Lütfen bu kuralı unutmayın, hayatınız buna bağlı.

Gece herhangi bir sebep olmadan uyanırsanız 25 saniye içinde yatağın altına saklanın ki sizi görmesinler.

20.56 ve 21.47 saatleri arasında mini buzdolabından atıştırmalık almayın, bulduklarınızı beğenmeyeceksiniz.

TV dışındaki tüm ışık kaynaklarını kapattığınızdan emin olun. Televizyonu gece boyunca açık tutmalısınız. Bunun ne kadar önemli olduğunu unutmayın.

Rastgele uyanır ve Jennie'yi yatağında otururken görürseniz, koşun. Kendinizi banyoya kilitleyin ve gecenin geri kalanında oradan çıkmayın. Jennie kapıyı çalıp kendine zarar verdiğini, yardıma ihtiyacı olduğunu söylese bile onu görmezden gelin ve cevap vermeyin.

Uyanır ve bir bebeğin ağladığını duyarsanız, görmezden gelin, hareket bile etmeyin. Güvende kalmak istiyorsanız bu çok önemli.

Bir köpeğin kapıda sızlanıp tırmaladığını duyarsanız, Jennie'yi yatağın altına sürükleyin ve ardından kitaplığın arkasına saklanın. Bizim köpeğimiz yok.

Kulağınızda bir çınlama duyarsanız koşun, evden çıkın. Tek istisna bu. Yapmazsanız hepimiz ölürüz.

İyi uykular Lisa :)

Bu bir tür şaka olmalıydı. Bunlar gerçek olamazdı. Ama içimden bir ses yine de bu ürkütücü kurallara uymam gerektiğine söylüyordu. Kağıdı katlayıp cebime koydum ve sonra Jennie ile oyun oynamaya devam ettik.

Yaklaşık bir saat sonra Jennie'nin babası kapıyı açtı. "Yatma vakti kızlar." Birdenbire çok endişelenmiştim çünkü bu, tüyler ürpertici kurallara uymaya başlamam gerektiğini gösteriyordu. Jennie gibi bir arkadaşı kaybetmemek için endişelerimi görmezden geldim. İkimizde yatmıştık. Jennie'nin başı ayak ucumdaydı. "İyi geceler Lisa. Tatlı Rüyalar," dedi esnemelerinin arasında. O okuduklarımdan sonra rüyalarım nasıl tatlı olacak bilmiyordum.

Şaşırtıcı bir şekilde oldukça çabuk uykuya daldım. Uykum derindi ve çoğu gece olduğu gibi kabus da görmemiştim. Ama bir anda uyandım. Midem bulanıyordu. Döndüm ve Jennie'nin dik bir şekilde oturduğunu ve doğruca beni izlediğini gördüm. Onun saatlerdir beni izlediğini düşünürsek bu gerçekten hayatımın en korkutucu anı olabilirdi. Bu kuralların doğru olduğuna inanmak istemiyordum ama içgüdülerim kaçmamı söylüyordu. Banyoya girdim ve arkamdan kapıyı kilitledim. Orada birkaç dakika durduktan sonra bunun çok aptalca olduğunu düşünüp kapıyı açmaya karar verdim. Elim kapı koluna ulaşmadan hemen önce biri kapıyı çaldı. Donakalmıştım. "Lisa bana yardım et! Başımı vurdum ve çok acıyor!" Kapıyı açmak istedim ama çaresizce öylece durdum. Jennie bağırmaya devam etti. Köşeye sinmiş, derin nefesler almaya çalışıyor, titriyordum. Bağırmaya devam ediyordu ve dayanılmazdı. Sesi her çığlıkta daha az insani ve daha fazla bozuk çıkıyordu. Durduğunda ise ben çoktan uyuyakalmıştım.

Gözümü yakan güneş ışığıyla uyanmıştım. Kulaklarım ise hala zonkluyordu. Banyonun köşesinden yavaşça kalkıp kapıyı açtım. Jennie PS5'iyle oynuyordu ve her şey tamamen normal gözüküyordu.

"Merhaba Lisa!" dedi her zamanki neşeli ses tonuyla. "Annenle baban çoktan geldiler, dışarıda seni bekliyorlar." Konuşmaya bile halim yoktu, vücudumun her yeri ağrıyordu. Eşyalarımı topladım ve aşağı indim.

Jennie'nin ailesi merdivenlerin sonunda beni bekliyorlardı. "Ailen dışarıda seni bekliyor Lisa," dedi annesi gülümseyerek. Annemler nasıl bu kadar çabuk gelmişlerdi? Saat daha 9'du. Açık olan kapıdan dışarıyı, ailemin arabasını görebiliyordum. Sonunda buradan ayrılacağım için çok mutluydum.

Hemen koştum ve arabaya atlayıverdim. Annemle babamın yüzlerinin tekrar gülüyor olduğunu görünce ne kadar rahatladığımı anlatamam. Arabayla uzaklaşırken arka camdan Jennie ve ailesinin el salladığını görmüştüm.

"Pijama partisi nasıldı?" Diye sordu babam.

Tam cevap verecekken telefonuma bildirim gelmişti. Annemden bir mesajdı.

Hey Lisa! Seni Jennie'lerin evinden ne zaman almamızı istersin?

Anneme baktım. Bana ürkütücü şekilde gülümseyen de kimdi?  

Ve sonra babama. Arabayı süren de kimdi?  

Siktir. Televizyonu açmayı unuttum. Sanırım midem bulanıyor.

"Bir şey mi unuttun tatlım?"

uykudan önce hikayelerUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum