Soğuk & Sıcak

1.4K 156 35
                                    

On Birinci Bölüm-

"Soğuk & Sıcak"

Ezhel & Murda ~ Bir Sonraki Hayatımda Gel

| Şura Rodos

Aran'la daha fazla bir şey konuşamadık, çünkü ailelerimiz bizi bekliyordu (!).

"Yanıma gel."

Aramızda yaklaşık bir metre varken yanına yaklaşmamı istemişti. Nedenini bilmesemde önden yürümeyi bırakıp onun bana yetişmesini bekledim, önce elini belimde nefesini de ensemde hissettim.

Kulağıma doğru "Bizi çekiyorlar." diye fısıldadı.

Gözlerimi kapatmamak için kendimle mücadele edip belimden ittirmesiyle yürümek için çaba harcadım. Burnu saçlarıma değiyordu, dip dibeydik! Dayanamayıp başımı ona çevirince göz göze geldik, önüne bakmak yerine bana bakıyordu...

"Gazetecileri bu sefer ben ayarladım."

Nedenini sormadım, yorum da yapmak içimden gelmedi. Sadece şu an çok güzel ve ben onunla bunun tadını çıkartmanın derdindeyim. Gerisi sonraya kalsın, o da bana.

"Rolümü iyi yapıyor muyum?" diye gülümseyip ışıldayan gözlerle yüzüme bakmaya devam ettim.

Rol yaptığımı sanıyordu. Evet, gerçekten bunu düşünüyordu. İşime gelirdi benim ama bu aşkımı yüzüne haykırmamı söyleyen tarafımı ağır yaraladı. Beni bu halimle bile görmemesi içimi acıtıyordu. Belimi sıkarak kendi gövdesine çekti ve "Oldukça iyi yapıyorsun." dedi.

Kuruyan boğazımın kendisine gelmesi için yutkundum. Gözlerime bakmayı bırakıp önüne dönünce bende aynısını yaptım ama kalbim hâlâ söylediklerinin ve yaptıklarının etkisindeydi. Kalbimin sesini duyuyor muydu acaba? Duysaydı anlar mıydı? Anlamazdı, kesin kalp çarpıntım olduğunu düşünüp hasta biriyle evlenmem ben diyip terk ederdi beni.

İyice mala döndün.

Telefonu çalar çalmaz ekrana bir saniye bakmadan cevap verdi. Onu izlerken her detayını, mimiğini dikkatle inceledim. Bana bu kadar yakınken elde edilmesi gereken mükemmel bir fırsattı. Telefonu hiçbir şey söylemeden açtığı gibi hiçbir şey söylemeden de kapattı. Göz göze gelince yakalandığım için hızla başımı başka yöne çevirdim.

Ben kendimi toparlamak için uğraşırken elimde elini hissettim, elimi tutmuştu! Elimi tutmuştu! Elimi!

"Rolüne ayak uyduralım bakalım."

Hissiz sesi, duygusuz bakışları umrumda değildi. Umrumda olan, eliydi. Sahiplenici tutuşu, yanımda ki varlığıydı.

Restorantın içinde ailemizin yanına gittiğimiz zaman tanıdık olan biriyle göz göze geldim. Sahte gülümsemesiyle pekte samimi olmayan bir ifadeyle ablam tam karşımdaydı. Önce Aran'a kısa bir bakış attı, ardından gözleri yeniden bana doğru döndü. Onu umursamamayı seçip Aran'ın elini daha sıkı tuttum, Aran da fark etmişti bunu. Abimi görmeyi beklemesemde annemle babamın yanına oturduğunu gördüm. Düz bakışları karşısında ki boş sandalyedeydi, varlığımızı da fark eden diğer bir kişi o oldu. Yüzüme bakmadan önce ilk başta Aranla ikimizin ellerine ifadesizce baktı.

"Ben de nerede kaldığınızı merak ettim." diyerek gülümseyen Hüra babaannenin yüzünde büyük bir gülümseme mevcuttu.

Bence bizi böyle gördüğü için sevinmişti. Duygularımız aynı sayın babaannecim.

Oturacağımızı düşünsem de Aran elimi tutmayı bırakmadan, "Şura'yla bir karar verdik." dedi.

Babaannesine baktıktan sonra bana doğru dönüp gözlerime baktı.

ŞERWhere stories live. Discover now