"Yeniden yazılmıştır"
Medyadaki Şarkıyla Okumanızı tavsiye ederim.
29 Temmuz 2017 / Miami
Kıpırdamak, dönmek istedi. Neymar'a bakmak, konuşmak, sormak istedi.
Ama sanki vücudundaki tüm sistemler durmuş, nefes almayı dahi unutmuştu.
Göz pınarlarında biriken yaşlar karşısındaki ekranı bulanıklaştırıyordu.
Sonunda video bitmiş, ekran kararmıştı.
Sanki tonlarca yükün altındaymış gibi güçlükle dönüp yanındaki adama baktı.
Hala karşıya bakan adamın dönüp inkar etmesini, hepsinin yalan olduğunu söylemesini istedi.Adam başını yere eğerek cevaplandırmıştı kadını.
Kabullenmişti.
Kadının dudakları kontrolü dışında hareket etti. " Neymar." Belli belirsiz bir iniltiden fazlası değildi.
Neymar bir anlık cesaretle kafasını kaldırıp kadına, kadınına baktı.
Öyle bir ifadeyle karşılaşmıştı ki...
Adamın başı yalvarırcasına yana eğildi. Ela gözleri yaşla parlıyordu.
Titreyen dudaklarından kadının adı döküldü. "Angelina..." bu tek bir kelimeden ibaret değildi.İçinde adamın yakarışını, pişmanlığını, çaresizliğini barındırıyor; kadına onu bırakmaması için yalvarıyordu.
Ama biliyordu ki bu bakış, kadının gözlerindeki bu daha önce hiç karşılaşmadığı bakış her şeyin bittiğinin göstergesiydi.
Daha fazla bakamadı acı ve hayal kırıklığıyla bakan yeşillere. Başını eğdi suçunun ağırlığı altında.
Angelina hala inanmak istemeyerek başını iki yana salladı.
Dudaklarını araladı.
Bağırmak, hesap sormak istedi. Tüm acısını öfkesini çıkarmak istedi.Ama yapmadı.
Yapamadı.
Söylenecek hiçbir söz bırakmamıştı Neymar.
Hızla arkasını dönerek kapıya adımladı. Gözyaşlarını elinin tersiyle silerek olabildiğince hızlı adımlar attı. Bacaklarının titrediğini, geri dönmek için yalvardıklarını hissediyordu ama artık dönüş yoktu.
Bitmişti.
Arkadan Neymar'ın bağırışlarını duydu. İsmini haykırıyor, gitmemesi için yalvarıyordu.
Adamın koşan adımları kendisine yaklaştıkça kadın da hızlandı. Hızla kendisini bekleyen araca bindi. Kapısını yumruklayan adamı görmezden gelerek şoföre sürmesini söyledi.
Dakikalar süren yol boyunca kadın sessiz gözyaşlarıyla avuçlarını izledi.
Sonunda konuşmaya cesaret eden şoför sordu.
"Nereye gidiyoruz efendim?"
Bir süre cevap vermeyerek sessizliğini sürdüren kadın burnunu çekerek kafasını kaldırdı ve kendisine dikiz aynasından endişeyle bakan adama baktı.
"Şehri en kolay ve sessiz terk edebileceğim yere."
I'm next in line and my supply is running out/
Sıradaki benim ve desteğim tükeniyor.It's time to leave, the clouds are hanging low/
Gitme zamanı, bulutlar dağılıyorThe truth begins to show/
Gerçek gün yüzüne çıkıyorLover, hunter, friend and enemy/
Sevgili, avcı, dost ve düşmanYou will always be every one of these/
Sen her zaman bunların her biri olacaksınNothing's fair in love and war/
Aşkta ve savaşta hiçbir şey adil değilBroken pieces of the night/
Gecenin kırılmış parçalarıSing like hollow lullabies/
Yalancı ninniler gibi söylüyorYou and I, always in disguises/
Sen ve ben, her zaman maskelerin ardındaIn life, in love, this time I can't afford to lose/
Hayatta, aşkta, bu sefer kaybetmeyi kaldıramam'Fleurie~ Love and War'
Merhabalar...şu şarkının sözleri o kadar anlamlı ki özellikle bu kitap için...
inlovewith050292 hesabımda zaten yazmakta olduğum bu kitabı buraya, asıl hesabıma almaya karar verdim.
kitabın 4 part/sezon dan oluşmasını planlıyorum. ilk part başlangıç, olaylara giriş, karakterleri tanıma niteliğinde olacak. diğer hesabımda ilk partı zaten yayımlamıştım. şimdi o bölümleri yavaş yavaş buraya alacağım.
bütün bölümleri biraz değiştirip düzelterek burada yeniden yayımlayacağım.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pretinha (& Neymar Jr) (+18)
Fanfiction"Neither black nor white, you are my pretinha" Bazen siyah olan kadın, beyaz olan adamdı; bazen de tam tersi. Onlar birbirine zıt iki farklı kişilikti; iki farklı zihniyet, iki farklı kalp ve iki farklı ruh... Ama her nasıl olduysa, birbirlerine bağ...