13/b ( kaçsam neye yarar?)

297 38 2
                                    

Korkma Azra! Asla korkma! Sen her zaman korkdun, ama bu sefer korkma! Demesi kolay dimi...

Azradan

Gözlerimin dolduğunu his etdim. Evet yine korkuyorum,yine o acıları yaşamak istemiyorum. Kaçıyımmı? Diye sordum kendi kendime. İç sesim cevabını geciktirmeden verdi.
Kaçsan neye yarar? Doğru söylüyor kaçsam neye yarar?

Göz ucu Ferite bakdım. Tam gözlerine bakdım. Onda sadece yaptıkları şeyler için pişmanlık hissi duymalarını görmek istedim. Onda görsem başklarında göremem.
Feritde gözlerini gözlerime çevirdi. O an ki, yüz halin anlatsam bitersiniz. Yüzü kıpkırmızı olmuş, gözleri korkmuşcasına dolmuş, elleri beyazlamış.. sanki babasına kızgındı. Onun yüzünü görmeye tahammülü yoksa ben nasıl bakarım. Ferit korkmuyodu tabiki ama, neden öyle bakıyoduki?

Arif ağa-" bu kız kim?" Dedi sertliğini koruyarak.

Karşımdakı Burak dönmem için kaş göz yapıyodu. Onlar bilmedikleri için böyle davranıyodular eminim. Bense Burakdan gözlerimi çekerek Mirana bakdım. Miranın gözlerinin içine bakdım. Ona güvenmek istiyorum, düşsem ondan tutarak kalkmak istiyorum, benim kaçdığım her şeyin önünde dağ gibi durmasın istiyorum. Kötü insanların karşısın almasın isterim.

Miranın bakışları sanki buz kesmişti. O babasını gördükden sonra bu hale geldi. Ne geçmiş ola bilirdi ki aralarında? Miranın bakışları beni buldu. O bana farklı bir şekilde ve beni şoka salıcak bir şekilde kafasını iki yana olumsuz bir şekilde salladı. Ne? Bu 'hayır' demekdi. Yani dönmemi istemiyomuydu? Dilim nutkum tutulmuştu. Ben anlamamış bir yüz ifadesiyle yüzüne bakdım. Oysa açıklama yapmadan yanıma doğru ilerledi. Beklemediğim an elini uzatarak elime sıkıca tutdu. Şaşırmış bir elimize bakdım. Sonra ise yüzüne. O bana bakmadan beni elimden çekerek döndürdü. Ve beni iterek babasının önüne atdı. Bedenimi his edemiyodum. Sanki toprak ayaklarım altından kayarak gitmiş gibi.

Düşdüğüm an ellerim ve dizlerimin çizildiğini gördüm. Ellerim kan içerisindeydi. Yüzüme düşmüş saçımı kanlı ellerimle arkaya atdım. Önümde duran adamın yüzüne bakmak için kafamı kaldırdım. Evet karşımdaki kim ola bilir acaba?
Tabikide Arif ağa!
Yüzüme öyle bakıyoduki sanki elinde silah olsa bana sıkacakmış gibi. Ama benim bu hikayede suçum yokdu. Suçlu aslında onlar. Kalkıp yüzlerine bağırıp 'suçlu sizsiniz!' Demek istiyorum.

Ferit-"Arif Ağ-"

Miran-"Abi!" Dedi sertçe Feritin sözünü keserek.

O an sadece ona güvenmek istiyordum. Yüzümü Mirana çevirdim. Bana sertçe ve duygusuzca bakıyodu. Bense ürkek gözlerimle. Ondan umudumu üzerek Buraka bakdım. Burakın acımasız sert bakışlarıyla karşılaşdığım an zaten yıkıldım. Bumuydu abilik? Nasıl ya ben ona güveniyodum ama? Bakışları daha da sertleşdi. Sanki karşılarında düşmanları vardı. Ama düşmanları olsa bu kadar sert bakmazdılar eminim. Onun bakışlarını görmezden gelerek Ferite bakdım.
Ne olamaz bir tek o bana acımışcasına bakıyodu. Başımı Arif ağaya çevirdim.

Arif ağa-"kalk!" Dedi bağırak ve emir verir gibi sertce.
Kalka bilsem kalkardım tabiki ama bedenimi his edemiyordum. Sanki ruhum bedenimden ayrılmış ve bende bedenimi kontrol edemiyorum. Arif ağa eğilerek kolumu sertce tutdu.
" sen ne yüzle burdasın! Seni burdan kovmamıştımmı? Söyle! Pişman oldun aklın başına geldi para istiyosun dimi!?" Diyerek beni sertce itdi. Yere ikinci kez düşdüm. Acıdımı? Acıdı. Kaç gündür dayak yemeden rahat uyuyodum.

Bu sefer kollarım çizildi. Ağlamak istiyodum haykıra haykıra ağlamak.

Miran-"kalk!" Dedi. Yanıma gelerek. Sadece hayel kırıklığıyla bakdım. Gölerimden yaşlar süzülüyodu. Ayağa kalkdım. Kanlı ellerimle göz yaşlarımı sildim. Yanında kısa kalan boyum farkımızın fazla olduğunu isbatlıyodu. Yanımda duran adama sadece ama sadece güvenmek istiyodum. Artık susmuycam bende konuşacam.  Yanımda beni koruyan biri olmaasa bile. Dayak yemeyede hazırım. Zaten alışığım bu durumlara.

Azra-"B-ben sana g-güvendim ya!" Dedim kısık çıkan sesimle. Konuşmayı unutdum, dilim tutuldu.
"Ya sen f-farklısın demiştim! Neden ya neden!" Dedim kanlı ellerimle kafama vurarak. " y-yada farklı diğilmişsin.. ben.. seni görmek istediğim gibi görmüşüm.." dedim gözümdeki yaşları serbest bırakarak. Başımı Buraka çevirerek "ben mutluydum biliyomusun?.." dedim kızarmış gözlerimi gözlerine dikerek. "Çünkü ilk kez bir erkek bana bu kadar yakın davranmıştı..ilk kez bir erkeğin bana güvendiğini his etmişdim.. çünkü! Çünkü! İlk kez bir erkek yanımda oldu ama beni dövmedi!" Diye çemkirdim. Ayaklarımın üzerinde duramıyodum. Burak bakışların kaçırdı. Bu çok zordu. Benim için bu çok zordu. İçim içimi yiyip bitiriyodu. Bakışlarımı son kez Mirana çevirdim. " neden? Neden ya?" Dedim kuyunun dibinden gelen titreyen sesimle. Titriyodum. Ve bu doğruydu, beni bu duruma getiren adamda Mirandı. "Güvenmiştim,güvenmiştim,güve-"

Miran-" GÜVENMESEYDİN! GÜVENMESEYDİN AZRA!!."

İlk kez ismimi söylemişti ama nefre ederek. Söylediği kelimeler beni olduğum yerden sarsıtdı. Sanki kurumuş,tükenmiş, bir yaprakdım, o ise sert ve keskin bir rüzgar. Dudaklarından çıkan 'güvenmeseydin' kelimesi beni bitirdi. Ölsem ağlayanım olmadığını öğrendim. Abim dediğim bana böyle yaptı güvendiğim Miran güvencimi hiçe saymıştı. İşte bu çok acı.

Bölümü yazerken duygulandım. Umarım beğenmişsinizdir.

~•ŞARKI OLARAK•~

°Çağan Şengül & Cem Adrian°
▪︎ben sana veda edemem▪︎

Çaresiz KadınWhere stories live. Discover now