"Nasıl"

"Kamera kayıtları yok. Adamları yolladım. Telefon senin odandaymış ordakı kameralarda çalışmıyor"

"Oyun oynuyor benimle bir bu eksikdi"

"Evdekilerden haberin varmı"

"Sedatla konuşdum. Selim beyin durumu iyi yarın uyndırıcaklar. Ahmet bey ve oğulları şirkete geçdi. Mine hanım ve çocuklar evde."

"Deryanın yanına korumu yerlesşdirdinmi"

"Evet. iki gün sonraya bilet almış dönüyormuş"

Araba durunca arabadan indip depoya girdim.

~𝑖𝑘𝑖 𝑠𝑎𝑎𝑡 𝑠𝑜𝑛𝑟𝑎~

Üstümedeki beyaz ceket kan olmuşdu. Zahit beyin kanı kendisi şu anada ölü bulunmakdadır. İki saatdir adama yapmadığım kalmadı. Sizi şimdi işkencelerimi anlatıp hiç midenizi bulandırmayayım. Şimdide evin kapısını açmak için çalışıyorum. Çünki hava soğuk ve ellerim titriyor. Aslında soğukdan bu kadar etkilenmezdim üzerimde sadece yarım sporcu atleti vardı ceketi kan olduğu için çıkardım. Pantolandada bir kaç damla kan vardı ama onu deyiştiremedim. Yasir gelip elimdeki anahtarları alıp kapıyı açdı. Bende eve girdim sesizce odama gidip banyo yapdım üzerime spor kıyafetlerimi giyinip çalışma odama girdim. Bilgisayarı açıp karşısına oturdum. Maillerimi kontrol etdim. Önemli bir şey yokdu Sabah olmak üzereydi. Ayağa kalkıp dedemin yanına indim. Doktor odadaydı. Evde 3 tane doktor kalıyor. Dedemi sevmesemde annem gibi sevdiyim teyzemin hatrına yapıyordum her şeyi.

"Durumu nasıl"

"İyi yarım saate uyanır."

"Tamam"

Evden çıkıp koşmaya başladım. 1 saatlik koşunu ardından eve döndüm. Banyo yapdım şimdide okul formamı giyinmiş çantamı hazırlıyordum. Deftet ve kalemleri atdıkdan sonra hazırdım. Çocuklara Gökhanın odasını vermişdim. Salona indiyimde abiler Ahmet beyle bir şeyler konuşuyorlardı. Çocuklar uyukluyorlardı.

"Gönaydın"

"Günaydın kızım"

"Günaydın kızım"

Abi tayfasıda ağızlarının içinde günaydın diye mırıldandılar. Çocuklarda hala uyukluyorlardı.
Bende dedemin yanına aşağı indim.
Odaya girince dedemin uyandığını gördüm.

"İyimisin"

"İyyim. Kim yapmış"

"Orhan her yerde aratıyorum. Bulmamız yakındır"

"Teslimat noldu"

"Seni vurdukları gün depoyu basıp silahlarıda almışlar. Onlarla daha ilgilenemedim"

"Orhanmı almış silahları"

"Bilmiyorum ama öyrenicem"

"Gökhan nerde"

"Gitti"

"Nereye"

"Amerikaya"

"Neden"

"Silahlarla uğrşamıyormuş hayatını bize adayamazmış falan filan. Babamın yer altındakı işlerini şirketi büroyu çocukların velayetini her şeyi bana bırakmış"

"Ne yapıcaksın"

"Hep olduğu gibi ailemi koruycam ve ilgilenicem. Benim ne zaman sorumlulukdan kaçdığımı gördün"

"Hiç bir zaman işte bu yüzden seninle gurur duyuyorum. Ama bu şımarman gerketiyi anlamına gelmiyor."

"Şımarmak, ben ne zaman şımardım adam öldürdüyümdemi yoksa bana işkence etdiyindemi? Eger iki yıl önce onların kanını taşımadığımı öyrenmeseydim. Sen hala o zalim adam olurdun"

 Kraliçenin Kalbi: Aile BağlarıWhere stories live. Discover now